Düşünenler Pek Dertli!

Düşünce Özgürlüğü Derneği tarafından, "Düşünce Özgürlüğü İçin 4. İstanbul Buluşması" kapsamında İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde dün (Pazartesi) "11 Eylül Sonrasında Düşünce Özgürlüğünün Geleceği" konulu bir toplantı düzenlendi.

Kürt yazar Mehmed Uzun, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Güneydoğu gezisini desteklediğini belirterek, "Bunu modern bir devlet adamına yakışır bir tutum olarak görüyorum" dedi.

Konferans açılışına video gösterimiyle mesaj gönderen ABD'li düşünür Noam Chomsky, Türkiye'nin ciddi insan hakları ihlallerinden payına düşeni aldığını söyledi ve "Ancak Türkiye'deki insanlar mücadeleye devam ediyorlar. Bu açıdan Türkiye, dünyada eşsiz. Avrupa'nın ifade özgürlüğü konusunda Türkiye'den öğrenecek çok şeyi olduğunu düşünüyorum" dedi.

"Yasalar düzeltilmeli"

Konferansı izleyenler arasındaki yazar Mehmed Uzun da, gazetecilerin soruları üzerine, "Ne yazık ki, AB ve tüm gelişmelere rağmen düşünce özgürlüğü konusunda yeterli adım atılmıyor. Yazarların yargılanması ayıp ve çirkin şeyler. Bunları protesto ediyorum. Ne yazık ki, yasalarda düşünmeyi sınırlandıran fazlasıyla yasaklar var. Bunların ortadan kaldırılması gerekli" dedi.

Uzun, Başbakan Erdoğan'ın Hakkâri'ye yaptığı ziyareti ise şöyle değerlendirdi: "Destekliyorum. Modern bir devlet adamına yakışır bir tutum olarak görüyorum. Onun Diyarbakır'a gidip Kürt sorununu telaffuz etmesini çok önemli buluyorum. Halkın içinde olmasını da modern ve tam bir devlet adamına yakışır bir tutum olarak görüyorum. Bunu anlamlı buluyorum."

Utandıran haberler

Yazar Orhan Pamuk ise şunları söyledi: "Türkiye'de sadece benim durumumda olanlar için değil, pek çok kişinin ifade özgürlüğünden dolayı başının dertte olması acı. Türkiye için çok kötü. Yazarların cezalandırılması, hapse atılması dünyanın en kötü ve en yoksul, en dışlanmış yerlerinde oluyor. Hâlâ hapse atılan yazarların haber olmasından utanıyoruz."

"Türkiye'de bir tabu yıkıldı"

Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü Türkiye Raportörü Jonathan Sugden, Türkiye'de insan hakları konusunda ilerleme olduğunu belirterek şunları söyledi: "Kürtçe yayınlar başladı. Bunlar yeterli demiyorum. Özel televizyonlarda da yayın yapılması sözü verildi, ancak henüz gerçekleşmedi. Ama Türkiye'de bir tabu kırıldı. Eğer Şemdinli'de Susurluk'un aksine tüm detayları ortaya çıkarıp suçluları cezalandırırsanız bu, toplumun ve hükümetin lehine olacaktır." (EÖ)