İstanbul'da dün başlayan Dünya Süt Zirvesi'ne karşı hayvan hakları savunucuları ve vegan sağlık uzmanlarından açıklama geldi. 26 Eylül'e kadar devam edecek olan zirveyle ilgili olarak Bağımsız Hayvan Hakları Topluluğu yaptığı açıklamada, zirveyi "Dünya Sömürü Zirvesi" olarak adlandırdı.
"Hayvansal sütün ardında büyük bir sömürü ve vahşet zincirinin olduğu belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:
Açıklamada topluma vegan olma çağrısı yapıldı.
Hayvansal sütün insan sağlığına uygun olmadığını söyleyen vegan sağlık uzmanları ise, hayvanların sütünde kendi yavrularının kısa sürede hızla büyümesi için bulunan hormonların ve maddelerin, insanlarda kanser, otizm, kalp damar hastalıkları, Parkinson hastalığı gibi birçok hastalıkla ilişkilendirildiğini vurguladı.
"Biz hayvan özgürlüğü aktivistleri ve vegan sağlık uzmanları, bugün başlayan ve hafta boyunca devam edecek olan IDF Dünya Süt Zirvesi nedeniyle hayvansal süt hakkındaki gerçekleri dile getirmek amacıyla bu açıklamayı yapıyoruz.
"Bu etkinlik, dünyanın her yerinden 2000'den fazla katılımcının yer aldığı küresel süt sanayiinin yıllık toplantısı olarak duyuruluyor. Toplumun bu dev endüstri hakkındaki gerçekleri bilmeye hakkı var.
"İçinde yaşadığımız toplumlarda doğar doğmaz hepimize hayvansal sütün insan için yararlı olduğu benimsetilerek mutlaka içmemiz gerektiği fikri aşılanıyor. Kendisi ak görünen bu sütün anamızın sütü gibi masum olmadığını anlamamamız için her türlü önlem alınıyor. Reklamlarda yeşil çimler üzerinde gezen ineklerin sütünü isteyerek bize verdiği söylenirken, gerçekte hiç de öyle değil.
"Hayvanlar bu sektörde korkunç fiziksel koşullar altında esir edilirken duygusal olarak da terörize edilir. Yavrularıyla bir arada kalmalarına izin verilmez. Dişi hayvanlar, süt vermeleri için düzenli olarak makine gibi kullanılır; insan eliyle rızasız bir şekilde bedenlerine yerleştirilen boğa spermleriyle gebe bırakılır. Bu işlemin yapıldığı aletin adı tecavüz askısıdır. Endüstri kendi yaptığı işin adını kendisi koymuştur.
Süt sektöründe anne hayvanlar, doğurduklarında ya hemen ya da çok kısa bir süre sonra yavrularından zorla ayrılır. Sütüne el konulan anne, büyük bir acıyla günlerce yavrusu için çığlık atarken; yavrusu bir eşya gibi tek başına ayrı bir yere konur. Bu döngü, annenin bedeni iflas edinceye kadar sürdürülür ve sonunda anne de yavrusu da eti için kesilerek öldürülür. Sonunda herkesin canının alındığı süt sektörü, et sektörü ile el eledir.
Yapay dölleme adı ile tecavüz, anne ile yavruyu zorla ayırma, süte el koymak için makine muamelesi yapıp sömürme ve tabii köleleştirme... Hayvansal ürün tüketiyorsanız, bunları desteklemiş oluyorsunuz." (AÖ)