Haberin İngilizcesi için tıklayın
Diyarbakır Barosu, Avrupa Konseyi (AK) Bakanlar Komitesi'ne, Selahattin Demirtaş hakkındaki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararının uygulanmamasına ilişkin gözlemlerini ve tavsiyelerini içeren bir dilekçe gönderdi. AİHM kararının Demirtaş'ın devam eden tutukluluğunu da kapsadığının vurgulanmasını talep etti.
Başvurunun AK Bakanlar Komitesi İç Tüzüğü'nün ilgili maddesi kapsamında yapıldığını ifade eden Diyarbakır Barosu, Demirtaş'ın, 905 sicil numarası ile barolarına kayıtlı bir avukat olduğunu hatırlattı.
Bugün başvurunun yapıldığı tarih itibariyle AİHM'nin 22 Aralık 2020'de verdiği ihlal karanın uygulamadığını ve eski milletvekili ve Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın halen Edirne F Tipi Cezaevi'nde tutulduğuna işaret eden Diyarbakır Barosu şöyle dedi:
"Türkiye'nin en üst düzey kamu görevlileri tarafından AİHM kararına verilen tepkiler ve AİHM kararlarının bağlayıcı olmadığı ya da AİHM kararının Demirtaş'ın mevcut tutukluluğu için geçerli olmadığı yönündeki argümanlar, Demirtaş'a yönelik yargılamaları yürüten yargı makamları üzerinde hukuka aykırı bir baskı veya etki oluşturdu ve oluşturmaya devam ediyor."
TIKLAYIN - AİHM Büyük Daire: Demirtaş'ı derhal tahliye edin
TIKLAYIN - Mahkeme AİHM'i tanımadı, Demirtaş tahliye edilmedi
TIKLAYIN - AK Bakanlar Komitesi: Demirtaş ve Kavala serbest bırakılsın
Diyarbakır Barosu, 30 Aralık 2020'de, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 6-8 Ekim 2014 olaylarına müdahil olmakla suçlanan Demirtaş ile aralarında eski HDP milletvekilleri de bulunan 107 kişi hakkında yeni bir iddianame düzenlediğini ve bununla ilgili Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden yargı sürecinde, AİHM'nin derhal salıverilmeye dair ihlal kararının gereği yerine getirilmeyerek bağlayıcı mahkeme kararının aksine Demirtaş'ın tutuklu yargılanmasına devam edildiğine dikkat çekildi:
"Büyük Daire'nin kararında Demirtaş'ın tutukluluğunu haklı hale getirmede yetersiz bulduğu aynı belirsiz iddia ve vakalara dayanmaktadır. İddianame, Demirtaş'ın yasadışı herhangi bir eylemle ilgili bağına ilişkin somut bir delil içermemekte ve Demirtaş'ın devam eden tutukluluğuna makul bir gerekçe sunmamaktadır. Büyük Daire'nin açık tespitleri ve Türkiye'nin AİHM kararlarını yerine getirme yükümlülüğü ile de açıkça çelişmektedir."
Demirtaş'ın tutukluluğuna dayanak yapılan gerekçelerin, Daire tarafından ele alınan aynı gerçekler ve olayların yeniden vasıflandırılması niteliğinde olduğunun gözlendiğini belirten Baro, bu nedenle devam eden tutukluluk ile AİHM tarafından tespit edildiği gibi Demirtaş'ın haklarının ihlalinin sürdürüldüğünün altını çizdi.
Türkiye'de ceza yargılamasının kötüye kullanılmasına ilişkin yapısal sorunlar olduğunu ifade eden Diyarbakır Barosu, "Selahattin Demirtaş'ın davası tekil olmayıp, HDP'li çok sayıda siyasetçi açısından keyfi yargı süreçlerine maruz bırakılmaktadır. Mahkeme ve Komite'ye ulaşan çok sayıda diğer davada ortaya çıkan yapısal bir sorunu ve pratiği yansıtmaktadır" dedi.
TIKLAYIN - "Karara uymamanın ağır sonuçları olabilir"
TIKLAYIN - "Demirtaş, siyasetten silinmek için tutuklandı"
Diyarbakır Barosu, AK Bakanlar Komitesi'ne ilettiği talep ve öneriler şöyle: