Dış Güçlerin Hükümeti Parçalama Planı Vardı

Demokratik Sol Parti'nin (DSP) İzmir 2. Bölge ikinci sıra adayı ve eski Cumhuriyet Başsavcsı Vural Savaş, " ulusal çizgide politika üreten tek partinin Demokratik Sol Parti (DSP) olduğu için, bu gerçeği bilen "dış güçlerin" DSP'yi parçalama harekatı başlattığını iddia etti. Savaş, buna neden olarak da DSP'nin Irak, Kıbrıs ve Ege konusundaki "taviz vermeyen tutumunu" gösterdi.

Hükümetin çökertilmesi için yabancı başkentlerde planlar hazırlandığını öne süren Savaş, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli'nin 3 Kasım'da seçim istemesinin planları bozduğunu iddia ederek şöyle konuştu:

* Seçimlerden sonra Irak harekatına karşı durmayacak bir hükümet için bu plan zorunluydu. Bu nedenle Türk ekonomisi kasten çökertilmiştir. Düzeltilmesi için ulusal kaynaklar harekete geçirilmelidir. Bu kaynaklar bankalarda yatıyor. Ekonomi savurganlığı tamamen önleyen planlı programlı bir yapıya kavuşsa, siyasi amaçlar için 125 milyar dolar harcadığımız seçim yatırımlarını verimli amaçlar için kullanırdık."

"Derviş, oynanan oyunun bir parçası"

Savaş, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekili adayı ve eski Ekonomiden Sorumlu Bakan Kemal Derviş'i "tüm olumsuzlukların başı olmakla" suçladı. Savaş, Derviş'in bakanlığı süresince "tefeci faizi borçlandırmaktan öte bir şey yapmadığını" savundu, Derviş'in "oynanan oyunun bir parçası" olduğunu belirtti.

Türkiye'nin Avrupa Birliği para birimi Euro'ya geçmesi önerisini "uçuk kaçık bir öneri" olarak gören Savaş, bu önerinin sorumlusu olarak da Derviş'i gösterdi. "Derviş'i gördüğünde milli ruhunun kabardığını" belirten Savaş'ın Derviş hakkındaki sözleri şöyle:

"Finans kuruluşlarının emir eri: Derviş"

* Derviş, uluslararası finans kuruluşlarının o kadar emir eridir ki, Devlet Bakanı Masum Türker ABD ziyaretine çıkmadan önce apar topar bu ülkeye gidip, ne yapılması gerektiğini söylüyor. Bir insan beynini ve kişiliğini böylesine dış güçlerin emrine veremez.

* Derviş'in CHP'ye geçeceğini, ortada seçimin lafı edilmezken ,CHP'li dostlara söyledim. Beni rüya görmekle suçladılar. Ama üç ay sonra dediğime geldiler. Açık konuşayım, Derviş'i görünce milli mücadele ruhum kabarıyor."

"Refah'ın kapanması bir demokrasi adımı"

Savaş, 1997'de açtığı Refah Partisi'nin kapatma davasını "demokrasinin normal şartlarda sürdürülmesi için' bir adım" olarak gördüğünü söyleyerek, aksi halde Türkiye'nin "kötü" manzaralarla karşılaşabileceğini savundu. Bir askeri ihtilali önlemek için bu davayı açmadığını vurgulayan Savaş'a göre "o dönemde Refah Partisi'ne büyük bir antipati oluşmuştu ve tüm cumhuriyetçi güçler de bu antipatilerini söylemde bırakmayarak eyleme geçiriyorlardı." (HA/NK)