Dilek Ekmekçi tahliye edildi

Ceza hukukçusu avukat Dr. Dilek Ekmekçi'nin "örgüt üyeliği" suçlamasıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması İstanbul Çağlayan Adliyesi 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşma sonrasında kararını açıklayan mahkeme, Ekmekçi’ye "örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan 1 yıl 13 ay hapis cezası verdi. Ancak Ekmekçi'nin yurt dışına çıkış yasağı ile tahliyesine karar verildi.

Ekmekçi 152 gündür Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunuyordu. Mahkeme, Ekmekçi'ye verilen hapis cezası süresinden daha önce tutuklu kaldığı sürenin düşürülmesine karar verdi.

Duruşmanın başlangıcı

Duruşma öncesi Ekmekçi, jandarma görevlileri eşliğinde duruşma salonunda hazır bulundu. Ekmekçi'nin avukatları Av. Ömer Kavili, Av. Murat Sadak, Av. Efe Eldek ve Av. Eren Keskin de duruşmaya katıldı.

10:30’da başlaması beklenen duruşma, hakim görevlendirilmesi beklendiği için 11:30’a ertelendi.

Ekmekçi'nin davasına bakan savcı değişti. Avukatları, adli kontrol verilmeden Ekmekçi’nin tahliyesini talep etti.

Duruşmayı İstanbul Barosu'ndan gözlemciler, MLSA ve pek çok gazeteci takip etti.

Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, Ekmekçi'nin "örgüte yardım etme" suçlamasıyla cezalandırılmasını ve tutukluluğunun devamına karar verilmesini talep etti.

Ekmekçi: "Ben feminist bir kadınım"

Savcının esas hakkında mütalaasına ilişkin savunma yapan Ekmekçi şöyle konuştu:

Kerim Altıay'ın hazırladığı evraklarla kumpas ihbarda bulunan ve geçen celse tanık olarak dinlenen Mehmet Talat Ertürk, ifadeleriyle bizim ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi.

FETÖ ile mücadele ettiğime dair yapılan haberleri dosyaya sunmamıza rağmen FETÖ üyesi olmakla suçlanıyorum. Ve savcı, mütalaasında da FETÖ'ye yardım ettiğimi iddia ediyor. Ben feminist bir kadınım, meslek örgütüm baro hariç başka örgütle ilişkilendirilmek bana en büyük hakaret olur.

"İddianameye bağlılık ilkesinin ihlali"

Ekmekçi'nin avukatlarından Ömer Kavili, mütalaanın yenilenmeden savcının değiştirilmesine dikkat çekerek şunları söyledi:

İddianameye bağlılık ilkesi heyette görev yapan üç hakimi de bağlar. Ancak savcıyı da bağlar. Bu celse savcı da değişti ve tutukluluğunun devamını istedi. İşte bu mütalaa hukuka aykırı olduğu gibi bugün duruşmaya ilk kez gelenler savcının mütalaasını öğrenemedi. İddia makamından mütalaayı yeniletmediniz. Siz kanuna bağlı olanlar açısından söylüyorum bizim meslek kurallarımız sizin kanunlarınızdan üstündür.

"Salt sosyal medya paylaşımları dayanak teşkil etmez"

Esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunma yapan Ekmekçi’nin avukatı Murat Sadak esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunma yaptı.

Mütalaanın dayanağının Ekmekçi’nin sosyal medya paylaşımlarından ibaret olduğunun altını çizen Sadak, “örgüt üyeliği” suçlamasının hukuka aykırı olduğunu belirtti:

Mütalaanın temel dayanağı müvekkilin sosyal medya paylaşımları ve etkileşimlerinden ibaret. Salt sosyal medya paylaşımlarının müvekkilimin FETÖ terör örgütüne yardım ettiği şeklinde değerlendirilmesi hukuka aykırıdır. İsnat edilen hiçbir fiili FETÖ terör örgütüne yardım ettiğine dayanak teşkil etmez.

Önceki duruşmada tahliye kararı verilmemesi üzerine Dilek Ekmekçi'nin annesinin ağladığını söyleyen avukat Sadak, "86 yaşında bir kadının ağlamasına atıfta bulunuyorum. Savcı Bey gülüyor" dedi. Mahkeme başkanı ise "Kişisel algılamayın" dedi.

Son sözü sorulan Ekmekçi savunmalarını tekrar ettiğini belirtti. Ekmekçi adli kontrol uygulanmaksızın tahliye talep etti:

Dört senedir bu yapıların kumpaslarıyla mücadele ediyorum. Annemin daha fazla üzülmesini istemiyorum. Takipsizlik verilmesi gereken dosyadan 5 aydır tutukluyum. Hem beraatimi hem de adli kontrol uygulanmaksızın tahliyemi talep ediyorum.

"Örgüt üyeliği suçlamasının hukuki temeli yok"

Ekmekçi’nin avukatı Eren Keskin dava sürecine ilişkin görüşlerini bianet’e değerlendirdi.

Ekmekçi’nin biyolojik ailesinin bağlantılarını irdelemesi ve yurt çocuklarının istismar edildiği bir ağı tespit etmesi nedeniyle davanın açıldığına işaret eden Keskin, davanın “örgüt üyeliği” suçlamasıyla açılmasının hukuki temelinin olmadığını vurguladı:

Dilek Ekmekçi, kamuoyunda da bilindiği üzere, 2 aylıkken yurda verilmiş biri. Ekmekçi’nin bir kardeşi de vardı. Dilek’i eğitimli bir aile evlat edinmiş. Yıllar sonra Ekmekçi bir kardeşinin olduğunu öğrenmiş ve biyolojik ailesini aramaya başlamış. Ekmekçi, kendisine başvuran bu devletin içindeki birtakım grupların, çeteleşmelerin yurt çocuklarını fuhuş operasyonlarında kullandığını tespit ediyor. Bunun üzerine gitmeye başlıyor. Dilek’in bu olayı araştırmaya başlaması ile birlikte bu aile, özellikle abi konumunda olan kişi devletin içindeki birtakım birimlerle yakınlığı olan kişi Dilek hakkında suç duyurusunda bulunuyor.

Dava dosyasında karara yönelik kanıt yok

Keskin, dava öncesinde Ekmekçi’nin pek çok farklı mecralardan gazetecilere konuştuğunu hatırlattı.

Ekmekçi’ye yöneltilen “Fethullah Gülen örgütüne üyelik” iddiasının temelinin yalnızca Ekmekçi’nin Cevheri Güven’in sosyal medya paylaşımlarıyla etkileşimde bulunması ve Güven’in kendisinden bahsetmesi olduğunu hatırlatan Keskin, Ekmekçi’nin Osman Gökçek’in talebi üzerine Adli Tıp’a ve akıl hastanesine götürüldüğünü kaydetti:

Defalarca Osman Gökçek’in, Gökçek’le karşılıklı olan davaları nedeniyle, Gökçek’in talep etmesi nedeniyle Adli Tıp’a ve akıl hastanesine götürüldü. Ekmekçi'ye gerçekten büyük bir zulüm uygulandı. Bütün bunların tek sebebi devletin içindeki birtakım yapıları teşhir etmesi.

İstinafa gidilecek

Tahliye kararında mahkemenin “örgüt üyeliği” suç isnadını “örgüte yardım” ile değiştirdiğine değinen Keskin, Ceza Kanunu’nda böyle bir suçun olmadığına ve Ekmekçi’nin dosyasında buna yönelik bir kanıt olmadığına dikkat çekti.

Ekmekçi’nin tahliye yerine beraat kararı alması gerektiğini vurgulayan Keskin, mahkeme tarafından itiraz yolunun açılması kapsamında dosyada istinafa gidileceğini belirtti. Keskin “sonuçta hukuk dışı olan bu kararın bozulacağını düşünüyorum” dedi.

(EC)