"Türkiye'de Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği: Sorunlar, Öncelikler ve Çözüm Önerileri" raporu kadınların güçlenmeleri ve özgürleşmeleri için eğitim, çalışma ve siyasete eşit katılımlarının gerekli olduğunu, ancak yeterli olmadığını söylüyor.
Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği'yle (TÜSİAD) ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği'nin (KAGİDER) ortak raporu bu üç alandaki eşitsizliklere dikkat çekiyor ve çözüm önerileri sunuyor, 2000'den bu yana olan gelişmelerin dökümünü yapıyor.
Prof. Dr. Mine Tan, kaleme aldığı eğitim bölümünde, "okulun, yapısı, aktörleri, süreçleri ve gündelik yaşamıyla "cinsiyetçiliğin yeniden üretimine katkısının sürdüğünü", eğitimde toplumsal cinsiyet yaklaşımının yerleştirilmesiyle ilgili bütünsel bir ilerleme olmadığını söylüyor.
Beş kadından biri okuma yazma bilmiyor
Rapora göre, eğitime katılımdaki eşitsizliğe dair rakamlar şöyle.
Beş kadından biri okuma yazma bilmiyor: 2000'de erkekler için yüzde 94,5, kadınlarda yüzde 78,3 olan bu oran, 2006'da erkeklerde yüzde 96, kadınlarda yüzde 80,4.
Okul öncesinde 700 bin kız çocuğu sistem dışında: 2005-2006 döneminde okul öncesi eğitim sistemi dışında bulunan kız çocuğu sayısı 704 bin, oğlan çocuğu sayısı 438 bin.
İlköğretime devam edemeyen 667 bin kız çocuğu: İlköğretim çağında olup da okula devam edemeyen 1 milyon 111 bin çocuğun yüzde 60'ı kız çocuğu.
Yükseköğretimin yüzde 17,4'ü kadın: Yükseköğretimdeki öğrencilerin yüzde 17,4'ü kadın. Bu oran 1999-2000 döneminde yüzde 10,5'tu.
Zorunlu eğitim 12 yıl olmalı
Rapora göre, eğitimde eşitlik için geniş kapsamlı nüfus ve kalkınma programlarına ihtiyaç var. Tan, zorunlu eğitim süresinin 12 yıla çıkarılmasının bu politikaların odağında olması gerektiğini söylüyor.
Raporun çözüm önerilerinden bazıları şöyle.
Bütün politikalarda cinsiyet eşitliği: Toplumsal cinsiyet eşitliğinin gerçekleştirilmesi tüm eğitim politika, reform, yapı, bütçeleme ve uygulamalarının merkezine yerleştirilmeli.
Bütçe payı: Eğitime ayrılan bütçe payı Gayri Safi Milli Hasıla'nın (GSMH) en az yüzde 5’ine çıkarılmalı.
Yıl sonuna kadar stratejik eylem planı: Çocukların okula devamlarının önündeki toplumsal cinsiyete dayalı engellerin kaldırılmasına yönelik "stratejik eylem planı" 2008 sonuna kadar hazırlanmalı. Bunun görevli kurulun yarısı kadınlardan oluşmalı.
Acil Okul Öncesi Eğitim Yasası: Okul Öncesi Eğitim Yasası 2008 sonuna kadar çıkarılmalı.
Kayıt ve istatistik: Kız ve oğlan çocukları doğdukları anda nüfus kaydına alınmalı. Toplumsal cinsiyete göre ayrıştırılmış veriler geliştirilmeli ve yaygınlaştırılmalı.
Eşitlik komisyonları: Talim Terbiye Kurulu ve Yüksek Öğretim Kurulu'nda "eşitlik komisyonları" oluşturulmalı.
Karma meslek eğitimi: Mesleki ve teknik eğitimdeki oğlan ve kızlara yönelik ikili yapı 2010'a kadar birleştirilmeli.
Ruh sağlığı yardımı: Taciz de dahil okulda şiddetin bütün biçimlerine karşı mağdur ve ailesi için psikolojik ve pedagojik danışmanlık hizmetleri yaygınlaştırılmalı.
Üreme sağlığı eğitimi: Üreme sağlığı eğitimi 2010'a kadar öğretim programlarına alınmalı.
Toplumsal cinsiyet duyarlı eğitmen: Toplumsal cinsiyet duyarlılığı öğretmen yetiştirme, rehberlik ve danışmanlık, hizmet içi eğitim programları ve eğitimde yönetim ve teftişin hedefleri arasına kaynaştırılmalı. Karar ve denetim kadrolarına eğitim verilmeli.
Eğitim malzemesinde kadın görünür olmalı: Eğitim araç ve gereçlerinde kadınların sivil yaşama, sanata ve bilime katkıları görünürleştirilmeli, eğitim fakültelerinde toplumsal cinsiyet dersleri programa girmeli.
Yardım değil sosyal politika: Eğitimle ilgili destekler, gerçek gereksinim sahiplerine ulaştırılmalı. Yardım kavramı yerine hak temelli sosyal politikalara geçilmeli. (TK/NZ)