GİDENLER NEREYE?..
Bugün Tarım Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, çiftçilere yapılacak doğrudan gelir desteğinin stardını vermek üzere Konya'ya geliyor. Yokluk ve yoksullukla boğuşan çiftçilerimiz için bu paralar az da olsa katkı anlamına gelecek. Ancak, buraya nereden geldik, çiftçiye verilen rakamla faize verilen rakam arasında bir karşılaştırma yapalım.
İYİ Kİ MİLLETİN EFENDİSİ!
123 bin çiftçi ailesine verilecek olan 97 trilyon lira, 2002 yılında bir günde faize ödenecek para etmiyor. Çünkü 2002'de iç borç faizine günde 117 trilyon TL ödenecek. Köylü milletin efendisi. Bir başka deyişle efendi olmasa idi, ne kadar ezilecekti? Faize bir günde verilebilecek para Konyalı çiftçilere dağıtılsaydı, her bir aileye ortalama 951 milyon lira verilebilecekti. Bu da yılda 354 milyar lira ediyor ki; bütün çiftçilerimizi fabrikatör yapmaya yetiyor.
25 KG. PANCARA 1 KG ŞEKER
Bugün 1 litre mazot alabilmek için 18.5 kg. şekerpancarı veya 5.8 kg buğday satmak gerekiyor. Çiftçi tarlasında yetiştirdiği ürünün işlenmişini satın alamıyor. Örnek vermek gerekirse; 25 kg. şekerpancarı 1 kg. toz şekeri, 4 kg. buğday 1 kg. ekmeği ancak karşılayabiliyor. Tabi tarımsal girdilerin ağır maliyetleri nedeniyle elde ürün kalırsa....
19.5 SAATLİK FAİZ GİDERİNE EŞİT
Konya'da çiftçilere verilecek para 19.5 saatlik faiz giderine eşit. Hükümet'in Türkiye'nin önünü kapatan bu sarmala el atması geleceğimizi kaybetmeme, çağdaş sömürge olmama adına büyük anlam taşıyor. Bu tabloyu düzeltmeden ne Konya'da ne de başka bir yerde yapılacak, startlar, süslü konuşmalar hiçbir anlam taşımayacak.
Bazı tarımsal ürünlerde destekleme fiyatı karşılaştırması:
2000 2001 Artış(yüzde)
Buğday 102 bin, 162 bin, 59
Arpa 81 bin 600, 131 bin, 60
Şekerpancarı 34 bin, 50 bin, 48.5
Bazı tarımsal girdilerde 1 yıllık artış:
2000 2001 Artış(yüzde)
Mazot 452 bin 600, 927 bin, 104
Dap gübresi 190 bin, 345 bin 560
Süper 20/20 160 bin, 285 bin 79
Üre gübresi 100 bin, 260 bin, 160
Tohumluk 150 bin, 300 bin, 100
Ot ilacı 42 bin, 65 bin, 55
Çetin ORANLI
57. Hükümet döneminde çiftçi en kara dönemini yaşıyor. Borç faizi ödemelerine günde 117 trilyon TL aktarılırken, 123 bin çiftçi ailesinin sübvanse edilmesi amacıyla aktarılan kaynak, 1 yılda sadece 97 trilyon.
Aynı dramatik tablo Konya yatırımları kıyaslamasını yaptığımızda da ortaya çıkıyor. Konya yatırımlarına aktarılan toplam kaynak 1 yılda 40 trilyon TL. Bu Hükümet çiftçinin Hükümeti mi, yoksa faizcinin, tefecinin Hükümeti mi?
Bugün 1 litre mazot alabilmek için 18.5 kg. şekerpancarı veya 5.8 kg buğday satmak gerekiyor. Çiftçinin ürünü piyasada para etmezken un ve makarna sektörü başta olmak üzere tarımsal üretimi yakından ilgilendiren pek çok alanda işlenmiş ürün bedelleri fahiş boyuta ulaşıyor. Örneğin şekerpancarı taban fiyatı yüzde 49 oranında artırılırken, toz şekere 1 yıl içerisinde gelen zamlar, yüzde 130'u aştı. Buğdaya destekleme fiyatında yaşanan artış yüzde 60'la sınırlı kalırken, buğday unundaki artış yüzde 162, makarnadaki ise yüzde 82 oranında. Tarımsal girdilerin önemli ayaklarından mazottaki artış, 2001 yılının 11 aylık döneminde yüzde 104 olarak gerçekleşirken, gübre ve tohumluktaki fahiş yükseliş çiftçiyi çaresiz bıraktı. Dap gübresinin fiyatı 1 yıl içerisinde tam 6.5 kat arttı. Çiftçi, 2000 yılında 50 bin TL'ye malettiği dap gübresini bu yıl 330 bin TL'ye ancak alabildi. Tohumluk fiyatları ise 2 kat artarak 150 binden 300 bine fırladı. Tabi tohumluk bulmak mümkün olursa. Çiftçi kesiminin önemli bir kısmı tarlasını ekmek için güz döneminde tohumluk bile bulamadı.
Kısacası, halkın her kesiminde olduğu gibi, çiftçi kesimi de, 1997 yılından bu yana giderek yoksullaşıyor. 1997 yılında kg. şeker pancarı ile 1 lt mazot alınabilirken, bugün 18.5 kg. şekerpancarı bir litre mazotu karşılayabiliyor. 2001 yılı çiftçinin yoksulluğunun doruk noktasına çıktığı bir yıl oldu. Tarımsal Destekleme Fiyatları asgari düzeyde tutulurken, yüksek enflasyon nedeniyle çiftçinin ürünü temel ihtiyaçlarını bile karşılayabilecek kadar para etmedi.
BU KARŞILAŞTIRMAYA DİKKAT
Faiz harcamalarının korkunç boyutunu Konya yatırımları açısından ele aldığımızda insanı dehşete düşürecek rakamlar ortaya çıkıyor. Buna göre;
Faize verilen para ile Bağbaşı Barajı ve Mavi Tünel ile Hidro Elektrik Santralini 2,5 günde bitirmek mümkün. Bilindiği gibi Mavi Tünel'in inşası halinde istihdam ve üretim patlaması yaşanacak ve yılda Türkiye'ye 1 milyar dolarlık gayri safi hasıla girecek. Yine faize harcanan para ile Mavi Tünel'e eşdeğerde 146 proje yapmak mümkün. Bu projelerin katma değerlerinin Mavi Tünel'e eşit olduğunu düşünürsek bir yılda 146 milyar dolarlık ilave kaynak demek.