Elektrik Mühendisleri Odası (EMO)Bursa Şubesi de, dünyada, son yıllarda gündeme gelen küresel ekolojik kriz karışında, herkesi çevreye sahip çıkmaya çağırarak, "İnsanlık olarak bu yerkürede yaşamak istiyorsak sürdürebilir yaşam koşullarını geliştirmek ve hayata geçirmek zorundayız" dedi.
Doğadaki adaletin toplumsal yaşama aktarılması için "planlama"
Çevrenin sadece bir slogan olarak gerçek anlam ve değeri dışında "sembolik" ve "sözde" korunmaya çalışıldığını söyleyen Şehir Plancıları Odası, endüstrileşme, kentleşme ve küreselleşme süreçlerinin beraberinde getirdiği tehditlerle, bilinen çevre sorunlarının giderek büyüdüğüne dikkat çekti.
"Doğal, tarihi ve arkeolojik sitler üzerinde, orman, kıyı ve su havzalarında yapılaşma baskısı sürüyor. Kaçak yapılaşmaya göz yumuluyor, affediliyor, yasalaştırılıyor. Kamu kaynak ve arazileri işgalcilere satılıyor, elden çıkarılıyor ve özelleştiriliyor" diyen Şehir Plancıları Odası, hedefin çevre ve kentsel yaşam çevresinin sağlıklı ve onurlu bir yaşam kalitesi sunan nitelikte sürdürülmesi ve gelecek kuşaklar için güvence altına alınması gerektiğini belirtti.
Çevre politikalarının, tarım-endüstri-enerji üretimi, kentleşme, ulaşım politikalarıyla bir bütün olarak ele alınması gerektiğini ifade eden Şehir Plancıları Odası özetle şunları söyledi:
* Kentsel yaşam çevremizin oluşumu ve gelişimi ile ilgili usul ve esasları tanımlayan kanunların da birbiri ile uyumlu olması ve bütünlüklü olarak ele alınması gerekiyor.
* Bu anlamda faaliyet alanında kentsel yaşam çevresini ilgilendiren konular bulunduran disiplinlerin de kendilerini yeniden tanımlamaları, mesleki yetki ve sorumlulukları belirleyen örgütlerini geliştirmeleri önem kazanıyor
* Toplumsal, ekonomik ve kültürel ortamın korunup yaşatılmasında, insanın onurlu biçimde doğa ile uyumlu yaşamını sürdürmesinde, yaşanan çevreye sahip çıkılmasında, bunlara ilişkin örgütlenme ve finansman boyutlarının ortaya konulmasında, doğadaki adaletin toplumsal yaşama aktarılmasında "planlama" vazgeçilmez ve önemli bir araçtır.
Enerjiyi etkin ve verimli kullanmayı öğrenmeliyiz
Enerji üretimindeki geleneksel yöntemlerin değişmesi talebiyle birlikte enerji kullanım biçimimizin de değişmesi gerektiğini ifade eden EMO, şöyle devam etti:
"Artık lambalarımızı boşa yakmak, kombimiz çalışırken kapıyı bacayı açmak, bilgisayarımız da çalışmazken fişini prizde unutmak gibi lükslerimiz olmamalı. Evimizde ve işyerimizde enerjimizi doğru, etkin ve verimli kullanmayı öğrenmek zorundayız."
EMO, dünya ülkelerinin enerji politikaları ve bunun üzerinde oynanan iktisadi politik güç oyunlarının insanlığın kaderini belirlediğini ve felaketini hazırladığını savundu.
"Dünyanın verdiği bu felaket alarmı karşısında bir yandan bundan sorumlu olan gelişmiş ülkelerin ve geleneksel enerji politikalarının değişmesi, ayırdıkları kaynakların arttırılması konusunda toplumsal talepleri yükseltirken diğer yandan da kendimizin birey olarak davranma biçimimizi değiştirmemiz gerekmektedir. Bu felaket senaryoları karşısında daha da iyi anladığımız enerjinin kıymetli olduğudur." (KÖ/TK)