"Çatkapı" İmam Gelebilir

Uzun zamandır tartışılan "aile imamlığı projesi", Adana'nın merkez ilçesi Sarıçam'da başladı.

Adana İl Müftüsü İsmail Canbolat, "Aile İmamlığı" uygulamasının, imamı yalnız camide namaz kıldırma, ezan okuma görevlisi değil, çevredeki insanların dertleriyle dertlenen, onların sıkıntılarını gidermeye çalışan, onlarla ilgilenen görevliler olmalarını sağlamak açısından önemli olduğunu belirtti.

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın resmi internet sitesinde, Sarıçam Müftülüğü sayfasında yer alan bilgiye göre "Aile İmamlığı" uygulamasıyla din görevlilerinin sadece cemaatle değil, cami çevresindeki insanlarla da ilgilendiğini ifade ediyor.

"Cami dışındakileri ihmal edemeyiz"

Adana İl Müftüsü İsmail Canbolat, din görevlilerinin ev ev dolaşıp; vatandaşın sorunlarıyla yakından ilgilendiklerini söylüyor.

Mahallede fakirlerin tespit edilmesi, hastaların ziyaret edilmesi, cenaze olan evlere taziye ziyaretleri düzenlenmesi ile ilgili görevlerin yerine getirilmesi gerektiğini belirtiyor.

İnsanları camiye gelmeye teşvik etmeleri gerektiğini söyleyen Canbolat, sırf camiye gelenlerle yetinip, cami dışındakileri ihmal etmemeleri gerektiğini de sözlerine ekledi.

İmamdan "cıs"

Sarıçam'da aileleri evlerinde ziyaret eden ilçe müftüsü, vaiz, mahalle imamı ve cami dernek başkanından oluşan heyet, aileleri sadece dini konularda bilgilendirmiyor.

Dini konuların yanı sıra alkol, sigara ve uyuşturucu gibi konularda da vatandaşlarla fikirlerini paylaşan heyet temsilcileri, vatandaşları kötü alışkanlıklardan uzak tutmak için çaba sarf ediyor.

Aileleri de uyaran "aile imamı" ve beraberindeki heyet, çocuklarının kurdukları arkadaşlıklara dikkat etmelerini öğütleyerek, içki, sigara ve uyuşturucunun intihara varabilecek felaketlere yol açtığını iddia ediyor.

"Çalmadık kapı bırakmayacağız"

Sarıçam Müftüsü Murat Demir, imamların artık sadece namaz kıldırmayacağını, bulundukları mahallenin sorunlarını dinleyip, aileleri acı ve tatlı günlerinde yalnız bırakmayacaklarını vurgulayan Demir, amaçlarının İslam dinini en sağlıklı şekilde topluma anlatmak olduğunu söylüyor.

Demir, proje kapsamında çalınmadık kapı bırakmayacaklarını anlatıyor: "Gayemiz her vatandaşı evinde ziyaret edip birebir görüşmek; dini birtakım meseleleri müzakere etmek, sorunları birlikte çözmek ve tanışmak; zaten Peygamber Efendimiz 'in sünneti budur."

“Dinin topluma rengini verme çalışması”

Konuyla ilgili olarak bianet’e konuşan Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Başkanı Abdullah Karatay, bu çalışmaları yürüten kişilerin “sosyal hizmet” adı altında değil de “din hizmetleri gelişim projesi” kapsamında çalıştıklarını söyleseler de dinin ideolojik alana kaydırılması olarak değerlendiriyor.

Bu gibi hizmetleri ancak sosyal hizmet alanında eğitim almış kişilerin verebileceğini söyleyen Karatay, “sosyal hizmet değil” denilse bile, dinin sosyal hayatta yaygın kullanılmasının, dinin topluma rengini verme çalışması olduğunu düşünen Abdullah Karatay bunun çok normal bir şey olarak kabul edilemeyeceği görüşünde:

“Şiddet eğilimi olan kocaya karşı yaklaşım biçimi, aile sisteminin ne demek olduğu, eşler arası anlaşmazlıkların çözüm yolları gibi konularda yetkinlikleri olduğunu düşünmüyorum. Ben babamdan imamlık öğrendim, camide vaaz vereceğim demiyorsam, onlar da başka bir alanın işi olan sosyal hizmet veremezler.” (EKN/EÖ)