Bürokrasi Kurbanı ya da Şüpheli Şahıs
Kapanan 2000'de Yeni Gündem gazetesi muhabiri Faruk Aktaş, bir yakının pasaportunu alamaya gittiği İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde hakkında gıyabi tutuklama kararı bulunduğu gerekçesiyle çıkışta gözaltına alındı.
Bu kez de yargıda karışıklık
Bir soruşturma nedeniyle Beyoğlu 2. Ağır Ceza Mahkemesi, gazetenin 16 Eylül 2000 sayısında çıkan Sema Tarih imzalı ve bürokrasiyi eleştiren bir yazı nedeniyle gazetenin yazı işleri müdürü Erdal Taş ve Sema Tarih müstear isimle yazı yazan kişinin kimlik bilgilerini istedi.
Faruk Aktaş idi Sema Tarih oldu
Gazete yetkilileri, gözaltında tecavüze uğradığı iddia edilen Kamile Çiğci ile ilgili başka bir habere açılan soruşturma kapsamında kendilerinden istenen Faruk Aktaş'a ait kimlik bilgilerini faksla aynı mahkemeye gönderdiler. Ancak mahkeme görevlileri gazeteci Aktaş'a ait belgeleri yanlışlıkla Sema Tarih'ın yargılandığı dava dosyasına dahil ettiler.
Aktaş'a gıyabi tutuklama kararı
Adalet Bakanlığı'nın oluruyla yazı işleri müdürü Erdal Taş ve Faruk Aktaş'a "devletin manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif" iddiası ve Türk Ceza Kanunu 159. madde uyarınca yargılanmaları talebiyle dava açıldı.
2001'de iki kez ifade veren Taş, yazının gerçek yazarının Faruk Aktaş olmadığını söyleyerek yazarın kimliğini açıklamak için süre istedi. Bu arada, gazetenin kapatılması ve Faruk Aktaş'ın taşınması nedeniyle dava görülemiyor.
Sonuçta, gazeteci Aktaş hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarıldı.
Gazeteci Emniyet'te geceledi
Gazeteciye, Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden çıkarken görevli polisler arandığını bildirerek gözaltına aldılar. Geceyi Gayrettepe'deki Asayiş Şube Müdürlüğü İnfaz Masası'nda geçiren gazeteci, dün sabah Beyoğlu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne çıkarıldı.
"Ben Faruk Aktaş'ım, beraatimi istiyorum"
Gıyabi tutuklama kararı mahkemede verdiği ifadenin ardından kaldırılan gazeteci serbest bırakıldı. İfadesinde gazeteci Aktaş şunları söyledi :
* Ben gazetede muhabirim.
* Yazdığım haberler zaten kendi imzamla çıkıyordu. Müstear isim kullanmıyordum.
* Sema Tarih imzasıyla yazılan yazı bana ait değil. Yazı işleri müdürüm de verdiği ifadelerde bunu ifade etti zaten.
* Adımın dosyaya nasıl karıştırıldığını hala anlamış değilim.
* Beraatimi istiyorum.
O da şüpheliymiş
Günlük Evrensel gazetesi muhabiri Savaş Velioğlu, Esenler Atışalanı Mahallesi'nde basın açıklaması yapılması beklenen bir evde dün (19 Nisan), saat 12:00 sularında Terörle Mücadele Şube ekibine bağlı polislerce gözaltına alındı.
Basın açıklamasını izleyemedi
Gazeteci, cezaevinde sürdürdüğü ölümü orucu nedeniyle sağlığının bozulması sonucu şartla tahliye edilen ancak Emniyet Müdürlüğü'ne geldiği iddia edilen bir telefon ihbarı ile yeniden tutuklanan Özkan Güzel'in ailesinin yapacağı basın açıklamasını izlemek için Atışalanı Mahallesi'ndeki eve gitti.
Kimliğe rağmen gözaltı
Savaş Velioğlu'ya yaklaşan polisler, gazeteci olduğunu bildirmesine ve gazeteci kimliğini göstermesine rağmen gözaltına aldı. Bir saat evin önündeki polisa ait minibüste tutulan gazeteci, ardından Atışalanı Polis Karakolu'na götürüldü.
Gazeteci "şüpheli şahıs" oldu
Karakol girişinde bir odada bekletilen gazetecinin üstü arandı, Genel Bilgi Toplama (GBT) bilgileri kontrol edildi. Gözaltı tutanağında polis gazeteci için "şüpheli şahıs" ifadesini kullandı.
Yapılan araştırmalar sonrasında gazeteci dört saatlik bir gözaltı süresinden sonra serbest bırakıldı.
ÇGD girişimi
Gazetecinin serbest bırakılması için, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Genel Başkanı İsmet Demirdöğen İçişleri Bakanlığı'na başvurdu; ÇGD İstanbul Şube Başkanı Barış Yarkadaş ise karakol görevlileriyle görüşmeler yaptı.
Basın açıklamasını bu nedenle izleyemeyen gazeteci, avukatları aracılığıyla suç duyurunda bulunmayı düşünüyor. (BB)