"Alternatif yollar aranırken, çevreci örgütler 'Saros mu yoksa Boğazlar mı' tercihine zorlanıyor" denilen açıklamada, Doğa ile Barış Derneği'nin "Karadeniz ve Türkiye boğazlarına alternatif petrol nakli yollarının çevreye yapacağı etkiler net olarak bilinmeden 'çözüm' şeklinde sunulmasına" karşı çıktığı vurgulandı.
"Petrol nakil hatlarının çevreye etkisi bilinmiyor"
Açıklamada, Doğa ile Barış Derneği'nin yöre halkının ve yerel yönetimlerin mücadelesini desteklediği vurgulandı ve şu ifadeler yer aldı:
* Türkiye boğazlarından tankerlerle yapılan taşımacılığın eskisi kadar kolay sürdürülemeyeceği anlaşıldı.
* Ancak, Karadeniz ve Türk Boğazları'na alternatif petrol nakli yollarının çevreye yapacağı etkiler net olarak bilinmeden "çözüm" şeklinde sunulmasına karşıyız.
* Altında Türkiye'nin de imzası bulunan Gündem 21 ve Habitat II kararları doğrultusunda, bahsedilen petrol boru hattı projelerinin, öncelikle yöre halkı, sivil toplum, üniversiteler, yerel yönetimler olmak üzere tüm sektörlerin tartışmasına açılması gereklidir.
* Bahsi geçen projelerin müelliflerini, ilgili tüm sektörlerin davet edileceği bilgilendirme toplantıları düzenlemeye çağırıyoruz.
* Doğal hayatın ve doğal kaynakların önemini ve korunmasını savunan bir sivil toplum kuruluşu olarak, özellikle Kıyıköy - Saros (Transtrakya) projesinde olduğu gibi, bakir ve korunması gereken fauna ve floradan geçirilmeye çalışılan projelerin, çok daha hassas incelenmesini gerekli görüyoruz.(BB)