BİA2den Doğu Anadoluya Daha Çok İlgi!
Tanışma/Danışma toplantıları daha önce Mersin, İzmir, Bursa, Trabzon, Ankara ve Diyarbakır'da gerçekleştirilmişti. Erzincan'da yaşanan Otel sıkıntısı nedeniyle toplantı, çarşı içindeki bir kafede sıcak bir ortamda gerçekleşti.
BİA2 Koordinatör Yardımcısı Ayliz Baskın, İPS İletişim Vakfı Müdürü Baran Gündoğdu ve Danışma Kurulu üyesi Kahraman Eroğlu'nun katıldığı toplantıda, BİA2 Koordinatörü Ertuğrul Kürkçü 6 aylık hazırlık dönemi biten 36 aylık projeyi tanıttı; BİA2 Medya İzleme yönetmeni Erol Önderoğlu, 2003'te sona eren 33 aylık BİA projesinde medyaya ücretsiz hukuki destek veren Hukuk birimi çalışmalarını anlattı ve iletişim özgürlüğüne dair sorunları aktarmaları konusunda gazetecilere çağrı yaptı.
Bunun ardından yöneltilen sorular Proje Koordinatörü Ertuğrul Kürkçü tarafından yanıt verildi.
"Doğu Anadolu'ya daha çok önem"
İlk söz alan "Iğdır TV" ve "Hudut" gazetesinden Aydın Deniz, BİA2 Danışma Kurulu'nda Doğu Anadolu'dan, örneğin Erzincan'dan bir temsilci bulunmamasının eksik olduğunu dile getirerek bu konuda neler yapılacağını sordu.
Yanıt olarak Danışma Kurulu'nun birçok etkene göre belirlendiği, öte yandan, belli bir sayıyı aştığında toplanma ve karar alma yeteneğinin zayıfladığı; asıl olanın her bir ilin temsilinden çok belirli bölgelerin çalışma gruplarının ve proje hedef kitlesinin temsili olduğu belirtildi.
Bununla birlikte, çalışmaya aktif olarak katılmak isteyenlerin önünde kurumsal bir engel bulunmadığı, fahri olarak da danışma desteği verilebileceği açıklandı.
"Kaynaklar ne kadar önemli?"
Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Hamle gazetesi sahibi Haydar Karaduman, toplantı öncesi dağıtılan Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) aylık yayını "Çağdaş" dergisi ve Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) ile İPS İletişim Vakfı'nın ve projenin bir ilişkisi olup olmadığını sordu.
Kendisine ÇGD dergisinin dağıtımına yardımcı olmaktan başka ÇGD ile Vakıf ve Proje arasında kurumsal bir ilişki olmadığı açıklandı.
Karaduman, ayrıca, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin (TGC) Konrad Adenauer Vakfı desteğiyle sürdürdüğü Yerel Gazeteci Seminerleri'ni çalışmanın kaynağı bakımından nasıl karşılandığını sordu.
Kendisine bu seminerlerin açıkta ve saydam bir biçimde gerçekleştirildiği, öte yandan, çalışmanın TGC'nin iradesiyle yürütüldüğü, dolayısıyla İPS İletişim Vakfı açısından mesleki ya da etik bir sorun bulunmadığı ifade edildi.
"Akla seslenmek"
Malatya Gerçek gazetesi yazarı Asım Demirkök, düşünce özgürlüğü ve aklın gelişimi açısından insan unsurunun önemine değinerek projenin bu çerçevede kaynaklarını ve programının nasıl düzenlemeyi öngördüğünü sordu.
Yanıt olarak, proje kaynaklarının en önemli bölümünün eğitime ayrıldığı, eğitim çalışmalarının da hem eğiticiler hem eğitilenler açısından var olanın eleştirisini ve yeni katkılar sağlanmasını esas alarak yürütüleceği belirtildi.
Öte yandan, eğitimin içeriği konusunda da yerelden yapılacak katkılara ve yerelden gelecek eğitici desteğine açık olunduğu söylendi. Bianet Web sitesinde de, tüm bu tartışma ve katkıların sürdürülmesi için açık bir ortam yaratıldığı eklendi.
Bianet'in reytingi
Sivas Arkadaş Radyo temsilcisi ve eski BİA Proje Yürütme Kurulu üyesi Erdem Özden, BİA'nın ve Bianet'in reyting ölçümlerinin yapılıp yapılmadığını sordu.
Yanıt olarak, Bianet site trafiği istatistiklerine göre günlük ortalama 3 bin gerçek ziyaretçi ve 30 bin dolaylı da sayfa izleme oranı olduğu açıklandı. Ancak, Bianet'in birçok gazete Web sitesi ve radyo için bir tür ajans işlevi görmesi dolayısıyla bileşik etkisinin görünenden daha yüksek olduğunun anlaşıldığı açıklandı.
"Danışma Kurulu niye dar?"
Malatya Radyo Fon temsilcisi İbrahim Ulutaş, uzak yerlerden gelerek yapılan toplantıların tanıtımla sınırlı tutulmasının katılımcılar açısından verimsiz sonuçlandığını, Danışma Kurulu'nun belirlenme tarzının demokratik olmadığını, bu yöndeki eleştirilerin geçiştirildiğini, proje kaynaklarının ayrıntılı olarak açıklanmasının kötü niyetli kişilere gereksiz spekülasyon fırsatı sağladığını, öte yandan, eğitim dışında geçtiğimiz proje döneminde kayda değer bir iş yapılmadığını söyledi.
Ulutaş'ın eleştirilerinin bir bölümünün yapılan sunuşun yeterince anlaşılmamasından kaynaklandığı belirtildi. Çağrının çok belirgin olarak bir tanıtım ve danışma toplantısı için yapılmış olduğu hatırlatıldı. Öte yandan, saydamlığın yaratacağı bütün görünüşteki sakıncalara karşın projenin vazgeçilmez bir ilkesi olduğu vurgulandı.
Söz alan PYK eski üyesi Özden de, kendisinin bu projede Danışma Kurulu'na çağrılmış olmamasından bir sıkıntı duymadığını, etkin katkı vermenin kurulda yer almaktan daha önemli olduğunu belirtti.
Proje kaynakları konusundaki saydamlığın ise Yürütme Kurulu'nda yer alanların gönül rahatlığı ile görev yapmaları için çok önemli bir motivasyon sağladığını sözlerine ekledi.
Danışma Kurulu belirlemesi konusunda, yeniden söz alan Kürkçü, önceki projede yerel medyanın üretim temelinde bir dayanışmasının hedef alındığını, dolayısıyla biçimsel koşulları tam olarak yerine gelmese de bir seçimin ve bir konferansta bu seçimin onaylanmasının kaçınılmaz olduğunun ancak BİA2 Projesi'nde bu türden bir üretim ortaklığı söz konusu olmadığından ve yürütme işlevinin İPS İletişim Vakfı'nca doğrudan üstlenildiğinin altını çizdi ve danışmanların ehliyetleri önceki proje ile olan ilgileri, toplumsal cinsiyet dengesi ve coğrafik dağılım da göz önüne alınarak göreve davet edildiklerini, bir seçimin söz konusu olamayacağını tekrarladı.
"Profesyonel ve pratik uzun süreli eğitim"
Malatya "Güneş TV" sahibi Duran Özkan, daha önceki eğitimlere katıldıklarını, yarar sağladıklarını ancak kısa süreli eğitimlerin beklendiği kadar etkili olmadığını söyledi ve profesyonel uzun süreli ve pratiğe dayalı uzmanlaşmaya yönelik bir eğitim için katkı istedi.
Öte yandan, proje kapsamında televizyon haberci ve programcılarının ihmal edildiğini belirtti. Ayrıca, teknik ve teknolojik konularda özellikle araç gereç teminine ilişkin doğru kararlar vermeyi sağlayacak bir danışmanlık sunulması isteğinde bulundu.
Yanıt olarak bu tür bir eğitimin gerektirdiği kaynağın projenin gücünü aştığı, bununla birlikte üniversitelerle işbirliği yapılarak onların teknik donanımından ve stüdyolarından yararlanarak bu yönde bir eğitimin de düşünülebileceği açıklandı.
Televizyonlar ile iletişimin zayıflığının gerçek olduğu söylendi. Ancak, bunun önemli bir nedeninin televizyon haber üretimi konusunda ortaklık sağlamanın gerektirdiği maliyetin yüksekliği dolayısıyla geçtiğimiz BİA Projesi döneminde gerçekleştirilememiş olmasına değinildi. Ancak, bu uyarının eğitim planlamasında dikkatle değerlendirileceği belirtildi.
"Açıklıktan sorun doğar mı?"
Erzincan Radyo Tek ve İnci Tek FM temsilcisi Oğuzhan Roma, BİA Eğitim Çalışmaları'na birden çok kez katıldığını, gerek habercilik gerekse spikerlik eğitimlerinden büyük yarar sağladıklarını, Habercinin El Kitabı dizisinin kendilerine büyük katkı sağladığını vurguladı.
Yeni BİA2 Projesi çerçevesinde özellikle profesyonel eğitim almamış olan genç habercilerin önemsenmesi gerektiğini belirtti. Bianet haberlerinin kendi yayınları için büyük yarar sağladığını, bununla birlikte uluslar arası güçlerin bu arada Avrupa Birliği'nin bu yayınları izledikleri de göz önüne alındığında, bunun ülke çıkarlarına bir zarar verip vermeyeceği konusunda soru işaretleri bulunduğunu dile getirdi.
Yanıt olarak, saydamlık ve açıklığın sonuçlarının bu haberlerden yararlanan herkes için farklı olabileceği ancak açıklıktan bu tür gerekçelerle vazgeçilemeyeceği belirtildi.
Bu arada, söz alan Demirkök, bir zamanlar Mahmut Makal'ın "Bizim Köy" öyküsünde Aksaray'daki köylerde tuvalet bulunmadığını yazdığı için "memleketi dünyaya ihbar etmek" ile suçlanmış olduğunu ve Komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle tutuklandığını hatırlattı. Başkaları ne düşünürse düşünsün kendi gerçekliğimizle yüzleşmekten kaçınamayacağımızı ifade etti.
Görüş alış verişinden sonra kokteyle geçildi. Katılanlar bir arada olmaktan duydukları hoşnutluğu dile getirdiler. BİA2 eğitim toplantılarının Doğu Anadolu'da daha yaygın bir biçimde sürdürülmesi, bu arada, Erzincan'da ikinci bir toplantı, Malatya'da ayrı bir toplantı gerçekleştirilmesi istekleri tekrarlandı.
Son yıllarda yerel medyada gerçekleşen gelişmeler dolayısıyla Erzurum'a da özel önem verilmesi gereği hatırlatıldı.
Toplantıya katılanlar
Aydın Deniz (Iğdır TV, Hudut Gazetesi), Halil Yüksel (gazeteci), Özge Özden (İletişim Meslek Lisesi/Sivas), İbrahim Gezmez (Malatya Son Nokta gazetesi), Vahap Güner (Malatya Hamle gazetesi), İbrahim Ulutaş (Malatya Radyo Fon), L. İhsan Senir (İhlas Haber Ajansı/Erzincan), Recep Demirci (Doğan Haber Ajansı/Erzincan), Selçuk Atasoy (Erzincan Can TV), Zeki Demirbaş (Erzincan Can TV), Hüseyin Toplar (Malatya Güneş TV), A. Semih Önen (Malatya Radyo Süper 44), Mustafa Kısacık (Malatya Çağlar FM), Lokman Karakuş (Sabah gazetesi Erzincan muhabiri), Murat Keleş (Erzincan Özsöz gazetesi), Kemal Atamtürk (Sivas Arkadaş Radyo), Metin Kavak (Sivas Sipas TV), Umut Türkay (Sivas Sipas TV), Erdem Özden (Sivas Arkadaş Radyo sahibi), Haydar Karaduman (Malatya Hamle gazetesi), Asım Demirkök (Malatya Gerçek gazetesi), M. Duran Özkan (Malatya Güneş TV), Erdem Uysal (Malatya Güneş TV), Nihat Abacı (Malatya Son Söz gazetesi), Halit Çalık (Erzincan YHA/ Gündem gazetesi), Oğuzhan Roma (Radyo Tek/İncitek FM), Murat Emre (Malatya Radyo Süper 44), Eyüp Aksaç (Malatya Çağlar FM).