Belki bir ahtapot rüyasında sizi görüyordur
En zeki canlı türlerinden biri, dinozorlardan bile daha yaşlı, çok iyi bir şekil değiştirme ustası.
Bunların da ötesinde en şaşırtıcı olanı, ahtapotların rüya görüyor olması.
Deniz bilimci, biyolog Dr. Alex Schnell, Scarlet adını verdiği dişi ahtapot için “Belki beni rüyasında görüyordur” diyor. Düzenli bir şekilde aynı bölgede dalarak Scarlet’i takip ediyor Schnell. Scarlet de güvenip onu kendi dünyasına kabul ediyor. Çiftleşme anına dahi tanıklık ediyor Dr Schnell, Scarlet’in.
Yapımcı ve yönetmen James Cameron imzalı yeni belgesel serisi “Ahtapotların Gizemli Dünyası” bu tuhaf ve harika hayvanların izini sürüyor.
Ahtapotlar Dünya'daki uzaylılar gibi. Üç kalbi olan, kanı mavi akan ve gözleri büyüklüğündeki bir alana sıkışarak girebilen bir canlı türü.
Ama bundan fazlası olduğunu belgeselden öğreniyoruz. Alet kullanabilecek veya diğer hayvanları taklit etmek için vücutlarını değiştirebilecek ve hatta farklı türlerle iletişim kurabilecek kadar akıllılar.
22 Nisan Dünya Günü kapsamında National Geographic WILD’de üç bölümü birden gösterilen belgesel, Disney+’da da izleyiciyle buluşacak.
Dünyanın dört bir yanındaki 8 farklı ahtapot türüne odaklanan üç bölümlük belgeselde her biri kendine özgü kişiliklere sahip ahtapot türlerinin uyum sağlaması, öğrenmesi, korkutması ve işbirliği yapması gibi anları izliyoruz.
Türkiye denizlerinde şans eseri gördüğünüz bir ahtapot belki sizi de rüyasında görüyordur...
#Yuvamız projesi
Belgeselin, National Geographic ve Yuvam Dünya Derneği’nin işbirliği ile Dünya Ayı kapsamında özel gösterimi yapıldı.
Bu kapsamda ayrıca “Dünyaya Sevgi ve Saygı Kuşağı” projesi hayata geçiriliyor. Disney Koruma Fonu'nun da desteklediği #Yuvamız (ourHOME) kampanyası dahilinde farklı etkinlikler hayata geçirilecek.
Yaban hayvanlarını anlamak
Vahşi doğayı takip edip analizler yapan bir diğer isim ise deniz bilimcisi ve su altı fotoğrafçısı Arzucan Aşkın. Köpekbalıkları ve balinalar üzerine koruma programlarında yer alan Aşkın, Kutuplar'dan Ekvator'a kadar çalışmalarını sürdürüyor.
"Yaban hayvanlarına aşığım. Onları korumak ve anlamak için elimden geleni yapıyorum" diyor.
"Köpek balığı aramaya gittik, plastik bulduk"
"Akdeniz bölgesi iklim değişikliğinde en hızlı şekilde ısınan yerlerin başında geliyor. Diğer bölgelere göre 20 kat daha hızlı ısınıyor. Bu durum Akdeniz’de tropikalleşmeye yol açıyor ve istilacı türler geliyor. O bölgenin ekosisteminde yer almayan türler geliyor.
“Kutuplarda ölü ya da açık denizde yüzen Kutup ayıları gördüm. Normal şartlarda buzun üzerinde yaşamaları gerekiyor. Mercanlar renklerini kaybediyor. Mercanlara renk veren organizmalar terk ediyor onları ve beyazlaşıyorlar.
“Yaban hayvanlarla çalıştığım için plastik sorununu çok görüyorum. Geçen sene bir köpek balığını plastik bir balıkçı ağından kurtarmak için 3 gün uğraştık. Köpek balığı aramaya gitmiştik, başta çöp bulduk."
Beklenmeyecek şeyler var Kutuplar’da; yağ bidonu, diş fırçası, kola kutusu…”
"Hayvanlar bizden farklı değil"
Köpek balıklarının yanlış anlaşılan bir tür olduğunu belirten Arzucan Aşkın şöyle devam ediyor:
"420 milyon sene önce ilk köpek balığı fosili bulundu. Onlarla dalınca dinozorlarla dalmış gibi oluyorum. Yapı olarak çok az değişim yaşadılar. Dalış yaptığınızda sizi algılıyorlar ve durup bakıyorlar; 'sen burada n'apıyorsun?' dercesine. Sosyalleşiyorlar aynı zamanda. Hayvanlar bizden farklı değil. Bu bağlantı ve anlayışı geri getirmemiz gerek."
Plastik çöp ithali
Yuvam Dünya Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Levent Kurnaz ise "Aslında derdimiz plastik değil, tek kullanımlık plastik. Bir hammadde plastik ve o olmadan, arabalar gitmez, uçak uçmaz. Tek kullanımlık plastik sorununu çözmek zorundayız.
Kurnaz ayrıca Türkiye'nin dünyanın en fazla plastik çöp ithal eden ülkesi olduğunu hatırlattı.
"Biz alıyoruz bu çöpleri, ne yapıyoruz? Ayrıştırıp malzeme üretmemiz lazım, geri dönüştürmemiz lazım. Ama biz bunların biriktiği yerleri yakıp sigortadan para alıyoruz."
(AÖ)