Baro Tecridi Durdurmak İçin Harekete Geçiyor
Baro üyeleri, yarın (15 Aralık) cüppeleriyle, "Tecrit İnsan Hakları İhlalidir" sloganıyla saat 15:00'te İstanbul Tünel'deki Baro merkezinden Taksim'deki Cumhuriyet Anıtı'na kadar yürüyecek.
Çözüm için önce insanca muamele talimatı, sonra ortak çalışma
İstanbul Barosu basın açıklamasında, F tipi cezaevlerindeki insan hakları ihlallerine ve ölüm oruçlarına çözümün güç ya da olanaksız olmadığını vurguluyor, "Mevzuatta değişiklik öngörmeyen, hiçbir mimari tadilat gerektirmeyen, güvenlik kaygılarından uzak bir biçimde, insanca muamelenin başlatılması için talimat verilmesini talep ediyoruz. Öylece ölümler duracak, insan hakları ihlalleri sona erdirilmiş olacaktır" diyor.
Baro, sorunun kalıcı çözümü için de, Adalet Bakanlığı'nın, baroların ve ilgili meslek odalarının oluşturacağı bir çalışma grubunun sorunun kapsamını ve çözüm olanaklarını araştırması gerektiğini, bunun için her türlü katkıyı vermeye hazır olduklarını duyuruyor.
"Tecrit ikinci bir ceza"
"Tecrit bir insan hakları ihlalidir. Asla kabul edilemez. Tecride maruz bırakılan kişinin tutuklu veya hükümlü olması da bu gerçeği değiştirmez. En kısa zamanda tecride son verilmeli ve ölümler durdurulmalı" diyen Baro, tecritle ilgili şu saptamaları yapıyor:
* F tipi cezaevlerinde yaklaşık 6 yıldır uygulanan "özel model" tutuklu ve hükümlüleri en doğal gereksinimlerinden uzaklaştırıyor.
* Bu model, havalandırma, görüşme, okuma, giyim ve sağlık gibi temel vazgeçilmez hakların kullanılmasına engel oluyor.
* Tutuklu ve hükümlülerin fiziksel sağlığında, ruhsal bütünlüğünde ve kimliğinde telafisi mümkün bulunmayan hasarlar oluşturuyor.
* Ceza Muhakemesinin değiştirilen hükümleriyle savunma ve adil yargılanma hakkı ile adalete erişim giderek olanaksız kılınıyor
Eylemin "ölüm oruçlarına destek vermek amacıyla değil, tam da tersine ölüm oruçlarının sonlandırılması için" yapıldığının altını çizen İstanbul Barosu, "Tecrit, yargının verdiği hükmün dışında ikinci bir cezanın infazı anlamına gelmektedir. Hukukla bezenmiş vicdanların sadece bu olguyu bile kabul etmesine olanak yoktur" diyor. (TK/KÖ)