* Fotoğraf: Ali Balıkçı / AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bugün yaptığı yazılı açıklamada idam cezasına değindi.
Bahçeli, şiddet, cinayet, taciz ve tecavüz vakalarında artışlar gözlemlendiğini söyledi:
Acilen yasal, idari, sosyolojik, psikolojik ve manevi tedbirlerin sırasıyla alınarak tatbik ve temin edilmesi gerektiğini ifade eden Bahçeli, kalıcı ve köklü önlemlerin alınmasının ertelenemez bir mecburiyet olduğunu ifade etti.
“İlk başta akla gelen ve makul bir şekilde tartışılmasında fayda bulunan, cezai yaptırımların artırılması, derinlikli ve tesirli hale getirilmesidir.
“Bu konuda idam cezasının hukuk mevzuatımıza tekrar alınması, iğrenç ve ilkel suçların işlenmesini caydırabilecektir.
“Çocukları, kadınları, masum ve mazlumları en aşağılık yöntemlerle hedef alan canilerin, katillerin, insanlık düşmanlarının fiillerine karşılık gelen cezaların adil ve orantılı tespiti milli birlik ve dayanışma şuurunun istikbali açısından zorunluluktur.”
7 Mayıs 2004 tarihli 5170 sayılı Kanun ile idam cezasıyla ilgili maddelerin Anayasa'dan ayıklanmış, 14 Temmuz 2004 tarihli 5218 sayılı Kanun ile Türk Ceza Kanunu'ndan idam cezası ile ilgili maddeler çıkarılmıştı.
“Anayasa’ya karşı işlenen suçları” da ekledi
Bahçeli, konuya dair şunları söyledi:
“Türk Ceza Kanunu'nun 103'üncü maddesinde düzenlenen 'Çocukların Cinsel İstismarı' başta olmak üzere, yine aynı Kanun'un 6'ncı bölümünde yer alan 'Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar' ile 309'uncu maddede düzenlenen 'Cebir ve Şiddet Kullanarak Anayasa'nın Öngördüğü Düzeni Ortadan Kaldırmaya Çalışmak' suçları hakkında idam cezası getirilmesi ön yargısız şekilde değerlendirilmelidir. Hiçbir insanımız heba ve israf edilmemelidir.
“TBMM'nin 1 Ekim 2020 tarihinde açılmasıyla birlikte milletimizin haklı beklentisi muhterem vekillerinin mutabakatıyla çözüme kavuşturulmalı, bebek katilleri, sapıklar, alçaklar, tecavüzcüler layık oldukları cezalara çarptırılmalıdır. MHP, idam cezası meraklısı değildir. Ne var ki korku sınırını geçen suç ve suçlularla mücadelenin başarıya ulaşabilmesi maksadıyla içinden geçtiğimiz süreçte başkaca bir yol ve seçenek olmadığı da nettir, nitekim alternatifsizdir.”
“İdam cezasının uygulanmasında ölçülülük ilkesine bağlı kalarak, verilen cezanın işlenen suç ile denge ve orantısı kurulacak, şiddet ve dehşet selinin önü alınmış olacaktır.” (AS)