Ayvalık Film Festivali: Kendi karakterini yaratan festival

Ayvalık artık sadece tatilcilerin, denize, güneşe hasret kalanların değil, 2018'den bu yana film festivali takipçilerinin de gitmeye can attığı bir yer oldu.

"Ayvalık çok daha fazlasını hak ediyor" diyor Azize Tan da. Kendisi de artık bir Ayvalıklı ve büyük şehirlerde festival yapmanın çok daha zor olduğunun altını çiziyor, "Şehir bizi sahiplendi" derken.

Seyir Derneği'nin düzenlediği Ayvalık Uluslararası Film Festivali'ne son üç gün kala direktör Azize Tan hem Ayvalık'a hem de festivale dair sorularımızı yanıtladı. Festivalciler için mekân tüyoları verdi.

"Dayanışarak her şey mümkün"  

Ayvalık’ta festival yaparken başınıza gelen en iyi üç şey nedir?

Birincisi gerçek Ayvalık’ı keşfetmek. Sadece deniz güneşle anılmaktan çok daha fazlasını hak ediyor burası, tarihi, kültürü, mimarisi ve mutfağıyla. İkincisi, çok güzel insanlarla tanışmak oldu. İnsan bir yaştan sonra yeni arkadaş edinemez diye düşünürdüm ama çok sevgili dostlar edindim burada. Üçüncüsü de dayanışarak her şeyin mümkün olduğunu gördüm. Büyük şehirlerde bu daha zor ama Ayvalık’ta şahane bir ekip olduk, şehir bizi sahiplendi, hem kişiler hem kurumlar başımız sıkıştığında imdadımıza yetişti ve kısa sürede Türkiye’nin adı anılan festivallerinden biri haline gelmeyi başardık. Daha ne olsun!

"'May December' için çok uğraştık"

Bu yıl festival programına dahil ederken çok uğraştığınız filmler oldu mu?

Programa dahil ederken en çok “Bir Skandalın Peşinde” (May December) için uğraştık galiba. Yurtdışından onay gelmesi çok uzun sürdü. Kaç mail attık hatırlamıyorum. Onun için açılış filmimizi geç açıkladık. Ama filmi sonunda programa dahil edince her şeyi unutuyorsunuz. Asıl bu yıl programa dahil edemediğimiz için içimde ukde kalan bir film var: “Jonathan Glazer’ın Zone of Interest”i. Bizim tarihimize yetişmedi maalesef.

"Kimliğimizi belirleyen önemli öğelerden biri de Ayvalık"

Festivale hazırlanırken Ayvalıklı sanatçılarla çalışmaya özen gösteriyorsunuz. Bunu neden önemsiyorsunuz?

Çok sayıda birbirine benzeyen festival var. Ayvalık’ı kendi karakteri olan bir festival haline getirmeye çalışıyoruz. Programıyla, filmlere paralel düzenlenen konuşmalarıyla, yarışma olmamasıyla, festivale gelen konuklar ve izleyiciler arasında yaratmaya çalıştığımız diyalogla, gençlere ve çocuklara verdiğimiz özel önemle. Bu festivalin kimliğini belirleyen önemli öğelerden biri de Ayvalık. Çünkü bizi özel kılan şeylerden biri de Ayvalık’ın tarihi, mimarisi, kültürü ve mutfağıyla bir cazibe merkezi olması. Burada çok fazla sanatçı yaşıyor ve oldukça sanatsever bir kitle var. Ayvalık’ın sanat ve sanatçılarla bu ilişkisini göstermek istiyoruz. 

Festival afişi, Ayvalık'ta yaşayan sanatçı Tunca'nın "Bedbahtlıklar ve Yeni Hazlar" adlı kişisel sergisine ait bir eserinden ilhamla Erdem Yılmaz tarafından hazırlandı. 

40 yıl önceki Ayvalık: Kırık Bir Aşk Hikayesi

Ve Ayvalık bölümünde gösterilecek “Kırık Bir Aşk Hikayesi” Ayvalık’ta geçiyor. Pek çok kişinin de bildiği bir film. Hatırlamak ya da filmi izlemeyenler için; filmi izleyenler Ayvalık’ın hangi mekânlarının 40 yıl önceki hallerini görecekler?

“Kırık Bir Aşk Hikâyesi”nin Ayvalıklılar için çok özel bir anlamı var. Filmi tekrar tekrar izlemekten bıkmıyorlar. Biz de bu yıl programda göstereceğimiz “Kavur” belgeseli vesilesiyle filmi Eski Köylü Pazarı’nda ücretsiz olarak göstereceğiz. Filmde geçen bazı mekânlar bugün ya filmdekinden başka amaçlarla kullanılıyor ya da çok değişmiş durumda. Örneğin Ayvalık’ın artık yeni bir otogarı var ama eski otogar hâlâ kısmen kullanılıyor. Sarımsaklı’daki otel yıkılmış yerinde başka bir otel var. Filmdeki balıkçı lokantası dondurmacı oldu. Ama bazı mekânlar hâlâ duruyor. Şeytan’ın Kahvesi duruyor. Çamlık Gazinosu’nun işletmesi yakın zamanda değişti ama çok değişiklik yok mekânda. Filmin geçtiği mekânlardan Taksiyarhis Kilisesi duruyor. Sokakların çoğu hâlâ aynı ama evler yenilenmiş. “Kırık Bir Aşk Hikâyesi” filmindeki mekânların eski ve yeni hallerini gösteren ve sürekli güncellenen bir Ekşi Sözlük maddesi var. İsteyenler buradan da bakabilir. 

Çocuklar için bir gün

Seyir Çocuk Günü için çocuklara çağrınız ne olur?

Seyir Çocuk Günü’nü ilk kez düzenleniyoruz, bu yıl başlangıç, gelecek yıllarda geliştirerek devam etmek istiyoruz. Güzel ve dolu bir program hazırladık. Bütün etkinlikler ücretsiz. Gün boyu baskı, boyama, arkeoloji, animasyon atölyeleri; masal dinletileri, konserler olacak. 22 metrekarelik Ames Odası’nda çocuklar hem eğlenecek hem öğrenecek. Akşam 20.30’da “Koca Adam” filmini Türkçe dublajlı olarak göstereceğiz. Çocukların yanında ebeveynler için de programlarımız olacak. Klinik Psikolog ve Pedagog İnci Vural ve Prof. Dr. Yankı Yazgan, “Sosyal Çevre ve Akran İlişkilerinin Ruh Sağlığına Etkisi” başlıklı bir konuşma yapacak.

Çocuklara çağrım rahat şeyler giymeleri, şapka takmayı ihmal etmemeleri ve keyiflerince bir gün geçirmeleri. Bir de bazı atölyelerimizde kontenjan sınırı var, önceden kayıt olmayı unutmasınlar. Formları www.ayvalikff.org/cocuk adresinden doldurabilirler.

Ayvalık mekânları festivalcileri bekliyor

Artık siz de bir Ayvalıklısınız. Ayvalık’taki festivalciler film sonrası, öncesi ya da aralarda hangi mekânlarda vakit geçirsin?

Festivalde Ayvalık’ın mimarisini ön plana çıkaran mekânları kullanmaya çalışıyoruz. Film gösterimlerinin ve panellerin yapıldığı mekânlardan konuklarımızı misafir ettiğimiz otellere kadar. Bu sene festival merkezimiz Küçük Han. Yeni restore edildi, çok güzel bir bina. İçindeki Navu’da güzel tatlılar yiyebilir ya da Yuri’de vakit geçirebilirsiniz. Melin Kahve/Cafe festival mekânlarımızdan olan ASKEV Sera’nın bulunduğu binada, şahane bir bahçesi var. Kürşat Zeytin Evi’nde hem güzel yemekler yiyebilir aynı zamanda Zeytinyağı Endüstri Müzesi’ni gezebilirsiniz.

Çamlık Gazinosu Aile Çay Bahçesi çok güzel manzarası olan yerlerden biri, hem de “Kırık Bir Aşk Hikâyesi”nin mekânlarından. Cunda’da Ayna’ya gidebilirsiniz. Akşamları Kraft’ta eğlenebilirsiniz. Ayvalık Belediyesi Paşa Limanı Tesisleri’nde denize nazır yemek yiyebilirsiniz. Balıkçı istiyorsanız Deniz Yıldızı, orijinal İtalyan Lokantası istiyorsanız Cleto’s. Macaron Muhallebicisi’nde bademli muhallebi yiyebilir, karşıdaki dükkândan Macaron kolonyası alabilirsiniz. Çikolata, kahve, dondurma için Ayvalıkzade. Çöpmadam atık materyaller ile harika ürünler ortaya çıkaran kadınların çalıştırdığı bir dükkân. Hatıralık alışverişinizi buradan yapabilir, hemen yanındaki Şeytanın Kahvesi’nde koruk suyu içebilirsiniz.

Esnaf lokantası arıyorsanız Paşa, ev yemekleri için Mor Salkım ve Feraye Ev Yemekleri. Hayat Ağacı ve Ayvalıkgücü’nde çayınızı içebilir, tost yiyebilirsiniz. AIMA’nın kafesi de deniz manzaralı. Ayazma’yı ve Ayvalık Anadolu Uygarlıkları Müzesi’ni de gezebilirsiniz. Daha çok mekân var, sürekli yenileri açılıyor. Ayvalık’ta keşfedilecek çok şey var.

(AÖ)