Konferansın konuşmacısı, YDÜ Öğretim Görevlisi, Türkolog Erdoğan Saracoğlu idi.
Erdoğan Saracoğlu, konferansının başında, dilbilimde ağız terimini, Tarihsel gelişim ve bölge etkisiyle, bir ana dilin lehçesi içinde ses ve yapı bakımından görülen yöresel küçük ayrılıklar olarak tanımladı.
"Kıbrıs ağzı Anadolu'dan taşındı"
"Ağız özelliklerinin yazı dilinde değil, sadece konuşma dilinde görüldüğünü" belirten Saracoğlu şu bilgileri verdi:
* Ağız terimi ile lehçe ve şive terimleri birine karıştırılmaktadır. Kıbrıs Ağzı, Anadolu Lehçesi'ne (Türkiye Türkçesi) bağlıdır. Ağızlar, genellikle bir dildeki eski sözcüklerin ses, biçim ve anlam özelliklerini korumakta ve yabancı dillerin etkisine daha az maruz kalmaktadır.
* Kıbrıs Ağzı'nda da Anadolu Lehçesindeki birçok ağızlardan çeşitli özellikler görülür. Bu durum 1571'de Kıbrıs'ın Türkler tarafından alınışıyla Anadolu'nun çeşitli yörelerinden Kıbrıs'a gönderilenlerin bu özellikleri yaşatmalarından doğar.
* Kıbrıs Türklerinin kökeni, önceleri Konya çevresinden, daha sonra da İçel, Antalya, Yozgat ve Alanya gibi yerlerle, Toros dağlarında yaşayan yörük aşiretlerine dayanıyor.
* Ağzımızın sesbilimsel açıdan en belirgin özelliği ağzımızda uzun ünlülerle, soru ekinin kullanılmamasıdır. Sert ünsüzlerin yumuşaması da ünsüz değişmelerinde önemli bir özelliktir.
* Kıbrıs Ağzı'nda dibelik, gındırık, başıbütün, ayakça, büküm ve kesman gibi Türkçe sözcükler yaşadıkça, Kıbrıs Ağzı'ndan hiçbir zaman utanmamalı ona sahip çıkmalıyız.(NK/BB)