Derneğin İzmir Şubesi de, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun hükümet ve işveren üyeleriyle ilgili suç duyurusunda bulundu.
"Asgari ücret kararı uluslararası sözleşmeleri ihlal ediyor"
ÇHD İzmir Şubesi, Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Konseyi (AK) ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmelerindeki insanca ve adil koşullarda yaşama hakkını, bu hakla bağlantılı emek haklarını anımsatarak, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun bu sözleşmeleri dikkate almadığını açıkladı.
Şube, çeşitli işçi sendikalarının ve Komisyon'un "geçim koşullarının hesaplanması için" bizzat görev verdiği Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TUİK) saptadığı açlık ve yoksulluk sınırlarına değindi:
"TUİK'in, asgari ücretin belirlenmesi çalışmalarına ilişkin yaptığı hesaplamada, bir işçinin yapması gereken toplam harcama tutarı Aralık 2004 itibarıyla 422 YTL olarak belirtilmiştir. Bu tutar 427 YTL olarak belirleme yapan TÜRK-İŞ araştırmaları ile de paraleldir. Komisyon, bütün bu belirlemelerin hiçbirini dikkate almamıştır."
Komisyon, 23 Aralık 2005'te Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren kararında, asgari ücreti 16 yaşından büyükler için brüt 531 YTL, net 380,46 YTL, 16 yaşından küçükler için de brüt 450 YTL, net 332,43 YTL olarak belirlemişti.
Dernek, Komisyon'un yeni Ceza Kanunu'na (TCK) göre şu suçları işlediğini savundu:
"Asgari Ücret Tespit Komisyonu, bu şekildeki bir sömürü ve orantısız ücretlendirme ve işçilerin olağan ekonomik etkinliklerini yapmalarına engel olacak şekilde işverenleri teşvik etmiş, imkan tanımış, destek olmuştur.
"Komisyonun kamu görevlisi üyeleri açıkça işçilerin mağduriyetine neden olacak bir işlem tesis etmiştir. Bu işlem ayrıca kişilere ( işverenlere) haksız bir kazanç sağladığı gibi gelir vergisi açısından bakıldığı zamanda -dar anlamda bile- kamunun zarara uğratılmasına neden olmuştur."
Dernek, TCK'nin 117, 122 ve 257. maddelerine atıfta bulundu. Söz konusu maddeler şöyle:
"Çaresizliğini, kimsesizliğini ve bağlılığını sömürmek suretiyle kişi veya kişileri ücretsiz olarak veya sağladığı hizmet ile açık bir şekilde orantısız düşük bir ücretle çalıştıran veya bu durumda bulunan kişiyi, insan onuru ile bağdaşmayacak çalışma ve konaklama koşullarına tabi kılan kimseye altı aydan üç yıla kadar hapis veya yüz günden az olmamak üzere adli para cezası verilir."
"Kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engelleyen, kimse hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir."
"Kanunda açıkça tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan yada kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."
"Yönetmelik hukuka aykırı; iptal edilmeli"
ÇHD Genel Merkezi'yse Danıştay'da açtığı davada, Asgari Ücret Yönetmeliği'nin eşitlik ilkesine, uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu belirtti; yönetmeliğin iptalini istedi.
Dernek, yönetmeliğin maddelerinin "gerçeklikten ve açılımdan yoksun, keyfiliğe açık" olduğuna dikkat çekti.
ÇHD, yönetmeliğin demokratik ilkelere ve mevzuata da aykırı olduğunu bildirdi:
"Komisyonun tüm ülkeyi kapsayıcı bir asgari ücret belirlemesi söz konusu olduğuna göre, üniversitelerle işbirliği yapılması ve konunun önemi gereğince, işçi ve işveren kuruluşlarının tümünün görüşünün alınması, uzman kişilerin bilgisine başvurulması zorunluluğu olması gerekirken, Yönetmeliğin 9. maddesiyle 'işbirliği yapılabilir' gibi esneklikler getirilmesi, demokratik ilkelere ve mevzuata aykırılığını göstermektedir.
"Nitekim bu yönetmelik gereğince, Komisyon çalışmaları sırasında üniversiteler ile işbirliği yapılmamış, herhangi bir hukuk kurumundan, Barolar ve Barolar Birliği'nden, sağlık kuruluşlarından, Tabip Odaları'ndan, görüşme ve toplantı dışında bırakılan işçi ve kamu çalışanı sendikalarından öneri ve görüş alınmamış, hiçbir uzmanın bilgisine başvurulmamıştır."
Dernek, yönetmelikte yer alan gizlilik maddesininse, "tüm toplumu etkileyen bilimsel ve hukuksal değerlendirmeleri engellemesi" nedeniyle hukuka aykırı olduğunu da belirtti. (TK)