Ankara Barosu, TCK Tasarısını Eleştirdi

"Herkesin avukata ihtiyacı olabilir"

Baro Başkanı Semih Güner, kamuoyunda "ölüm oruçları yasası" olarak bilinen yasa tasarısını "çok aşağılayıcı" bulduklarını belirtti.

"Gerçekten çok aşağılayıcı ve avukatlık mesleğini yapılamaz hale getiriyor" diye konuşan Güner, yasanın çıkması halinde cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülerin güvende olmayacaklarını belirtti.

Güner, şöyle konuştu:

"Suçlu olarak içeriye giren vatandaşımız bu yasa çıkarsa kendisini güvende hissetmesin. Bizim avukat olarak yapacağımız fazla bir şey kalmıyor. Hemen ilave etmek istiyorum, herkese bir gün bir avukat lazım olabilir. Bu uçak kazası gibi, kime ne zaman lazım olacağı belli olmaz. O açıdan, herkesin ayağını yere sağlam basması gerekir. Bunun güvencesi de, bu tür tasarıların yasalaşmamasıdır."

Savunma hakkı yok ediliyor

Baro Başkan Yardımcısı Basri Bilecen, yasa tasarısıyla avukatın "yargılama ile bilgi ve belgeleri vermeme yükümlülüğü ve sır saklama yükümlülüğünü" ortadan kaldırıldığını belirtti.

Basri Bilecen, "Ceza Muhakemeleri Usul Kanunu'nun 144. maddesindeki 'sanık ile müdafi arasındaki yazışmalar hiçbir şekilde denetime tabi tutulamaz' hükmü açıkça çiğnenmektedir. Gardiyanlara ihbar yükümlülüğü getirilmektedir. Avukatı baskı altında tutmak amaçlanmaktadır. Kaldı ki, savunmaya ait bir evrakın avukatın elinde incelenmesiyle sanığın elinde incelenmesi sadece teknik ayrıntı gibi görünüyor ama sonuç aynı olmaktadır." diye konuştu.

Ankara Barosu Başkan Yardımcısı Basri Bilecen, tasarının yasalaşması halinde, "savunma hakkının ortadan kalkacağına" işaret etti. (BB)