Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Batı Trakya'daki Müslüman Türk azınlığın adında "Türk" kelimesi geçtiği için dernek kurmasını engelleyen Yunanistan'ı mahkum etti.
AİHM Büyük Dairesi, bugün açıkladığı kararda, konu üzerine yapılan iki başvuru üzerine Yunanistan'ın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) "örgütlenme özgürlüğü"nü içeren 11. ve "makul bir süre içinde adil yargılanma hakkı"nı içeren 6/1. maddesini ihlal ettiğini söyledi.
Kurulmamış dernek tehdit kabul edildi
İlk başvuru, Hülya Emin ve yedi kadın tarafından 2001'de yapılmıştı.
Yunanistan vatandaşı olan kadınlar, Mart 2001'de "Rodopi Bölgesi Türk Kadınlar Kültür Derneği"ni kurmak için başvurdu.
Derneğin amacı bölgedeki kadınlar için bir buluşma noktası oluşturmak; üyeleri arasında ilişki kurulmasını sağlamak ve üyelerinin sosyal, ahlaki ve ruhsal gelişimine katkıda bulunmaktı.
Haziran 2001'de Yunanistan mahkemesi dernek başvurusunu reddetti. Mahkeme gerekçesinde, Lozan Antlaşması'na göre Batı Trakya'da sadece Müslüman bir azınlığın tanındığını, derneğin adında geçen "Türk" kelimesinin "kamuoyunu üyelerin kökeni konusunda yanıltabileceğini" söyleyerek reddetti. Temyiz mahkemesi de 2005'te bu kararı onadı.
İsmi değişince 60 yıllık dernek kapatıldı
İkinci başvuruysa, mahkeme kararıyla kapatılan İskeçe Türk Birliği ve Batı Trakya Türk Azınlığı Akademi Mezunları Derneği'nce yapıldı.
İskeçe Türk Birliği 1927'de "İskeçe Türk Gençliği Evi" olarak kurulmuştu. 1936'da adını değiştirdi. 1983'de derneğin resmi belgelerinde "Türk" terimini kullanması yasaklandı.
1986'da mahkeme tüzüğünün kamu politikasına aykırı olduğunu söyleyerek derneği kapadı. Temyiz mahkemesi, yine Lozan Antlaşması'nı referans göstererek 2002'de bunu onadı.
Gerekçeler
AİHM, ilk başvuruyla ilgili olarak, dernek daha kurulmadığı için Yunanistan mahkemesinin derneğin niyetleri konusunda bir yargıda bulunmasının mümkün olmadığına dikkat çekti.
"Derneğin amacı Yunanistan'da bir etnik azınlık bulunduğunu söylemek olsa bile, bunun demokratik toplum düzenini tehdit ettiği söylenemez."
"Herkes etnik kimliğini özgürce ifade edebilir"
Aynı görüşü ikinci başvuruyla ilgili olarak da yineleyen AİHM, derneklerin şiddet çağrısında bulunmadığının altını çizdi; tüzüklerinde de demokratik toplum yapısına tehdit oluşturacak bir unsur bulunmadığını ekledi.
"Bir ülkede farklı kültürlerin ve azınlıkların varlığı tarihsel bir gerçektir ve demokratik toplumlar bunu hoşgörüyle karşılamak, hatta uluslararası hukuka uygun olarak korumak ve desteklemek zorundadır."
Herkesin, hukuk çerçevesi içinde, kendi etnik kimliğini ifade etme özgürlüğü olduğunu hatırlatan AİHM, "Ne kadar şok edici veya kabul edilemez görülürse görülsün, yetkililerin, bu görüşlerin dillendirilmesini doğrudan toplum düzenine veya ülkenin toprak bütünlüğüne tehdit olarak algılamaması gerekir" diye ekledi.
Mahkeme ilk başvuru için tazminata hükmetmezken, ikinci başvuru için Yunanistan'ın derneğe 8 bin avro (yaklaşık 16 bin YTL) ödemesini istedi.(EÜ)