Fotoğraf: bianet
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, Sincan Yüksek Güvenlikli 2 Nolu Cezaevi koşulları nedeniyle 117 gündür açlık grevinde olan Nedim Öztürk’ün durumunu Meclis’e taşıdı.
Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanlığı’na başvuru yapan Eren, ayrıca konuyla ilgili önerge de verdi.
TIKLAYIN - Sadece “normal” bir hapishaneye geçmek istiyor
Nedim Öztürk, tahliyesine 10 gün kala götürüldüğü Sincan Yüksek Güvenlikli 2 Nolu Cezaevi koşulları nedeniyle 24 Nisan’dan beri açlık grevinde. Talebi, koşulları daha normal olan bir hapishaneye geçmek.
Kardeşi Meral Halisdemir bianet’e yaptığı açıklamada, 62 yaşındaki Nedim Öztürk’ün uzun yıllardır hapishanede olması nedeniyle bozulan sağlık koşullarının bu süreçte daha da kötüleştiğini, 64 kilodan 45 kiloya düştüğünü, vücudunda uyuşmalar başladığını anlattı:
“Abim 4 Haziran’da tahliye olacaktı ancak tahliyesine 10 gün kala, tahliyesinin ertelendiğini ve Ankara, Sincan’a gönderildiğini öğrendik. Daha önce Tekirdağ ve Burhaniye cezaevlerindeydi. Sincan’da ise 23 saat tek kişilik hücrede tek başına tutuluyor, sadece bir saat havalandırmaya çıkıyor.”
2006’dan beri cezaevinde olan abisinin tek talebinin, süreli bir hükümlü olarak, yüksek güvenlikli bir hapishanede ağırlaştırılmış müebbet koşulları yerine normal bir hapishanede kalan cezasının tamamlanması olduğunu ekledi, “F tipi cezaevi bile olur…” dedi.
Bu sürede hem kendilerinin hem de Öztürk’ün Adalet Bakanlığı ve savcılık da olmak üzere birçok resmi merciye başvurduklarını ancak sonuç alamadıklarını ekledi.
Meral Halisdemir, “Zamanımız daralıyor, sağlığı kötü durumda. Abim insana, havaya, güneşe hasret. Bu sıcak havalarda 23 saat hücrede tutuluyor. Lütfen sesimizi duyun” diye konuştu.
Serhat Eren de başvurularında Öztürk’ün hapishane koşullarını anlattı:
“Nedim Öztürk Sincan 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishanesine sürgün edilmeden önce Burhaniye T Tipi Hapishanesinde koğuşta ve başka kişilerle birlikte tutulmaktayken Sincan 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishanesine sürgün edildikten sonra tek başına, havalandırmasız bir hücrede tutulmaya başlandı.
Süreli hapis cezası hükmü çekiyor olmasına ve cezasının infazının tamamlanmasına çok az bir zaman kalmış olmasına rağmen sanki ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası infaz ediliyormuş gibi tek başına, havalandırması olmayan bir hücrede tutuluyor.
Diğer tutuklu- hükümlülerden tecrit ediliyor, aile görüşüne, telefon görüşüne tek başına çıkarılıyor, tamamen insansızlaştırılıp yalnızlaştırılıyor.
Sincan 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishanesinde mahpusların tutulduğu hücreler güneş almıyor, hücrelerin pencerelerinde hem demir parmaklıklar hem de güneşin ve temiz havanın içeri girmesini engelleyen sık örülmüş teller var.
Nedim Öztürk bu hapishaneye gönderildiği ilk günden itibaren insani koşullarda tutulacağı bir hapishaneye sevk edilmeyi talep etti ancak talepleri karşılanmadı.”
Eren, Komisyondan taleplerini şöyle sıraladı:
(AS)