Cumaretsi günü saat 14:00'te ODTÜ Mezunları Derneği Vişnelik Tesisi'nde düzenlenecek etkinlikte "Komer Davası Sanıklarına"da plaket veriliyor.
68'liler ve antiemperyalist geleneğin oluşması
68'liler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Vargel ABD'nin Komer'i geri çekmesinin ardından gelişen süreci şöyle yorumluyor:
"Takip eden süreç içinde kitle çizgisi izleyerek halkıyla buluşan 68 Hareketi; 'Tam Bağımsız Türkiye' ve 'Yankee Go Home' diyerek ABD emperyalizmine karşı mücadele geleneğinin oluşması ve referanslarının inşa edilmesine önemli katkılarda bulundu."
Anti-emperyalist Mücadelede Dönüm Noktası: Komer Olayı
Komer olayı ve döneme etkileri "Sosyalizm ve Toplumsal Mücadeleler Ansiklopedisi"nde şöyle anlatılıyor:
1968 sonbaharında Vietnam'da "pasifikasyon" ya da savaşın Vietnamlılaştırılması ile görevlendirilmiş olan CIA uzmanı Robert Komer'in Türkiye'ye büyükelçi olarak atanması haberi anti-emperyalist çevrelerin dikkatini çekti ve büyük tepki topladı.
ABD Ankara büyükelçisi Robert Komer, dönemin rektörü Kemal Kurdaş tarafından yetkili kurullardan herhangi birine haber verilmeksizin 6 Ocak 1969'da ODTÜ'ye çağrıldı. Elçinin resmî makam arabasının forsunu açarak rektörlük önünde park ettiği haberi, daha birkaç hafta önce kendisini protesto etmek üzere havalimanını doldurmuş olan binlerce ODTÜ öğrencisi tarafından önce hayret sonra öfkeyle karşılandı ve öğrenciler giderek büyüyen bir kitle halinde ABD elçisinin arabasının park edildiği rektörlük binası önünde toplanarak ABD ve rektör Kurdaş'a karşı gösterilere başladılar; tepkiler büyüdükçe öğrenciler kitle halinde ABD büyükelçisinin arabasını devirdiler ve ters çevirdiler; ardından, arabanın deposundan aldıkları benzinle, Sinan Cemgil, Taylan Özgür, Ulaş Bardakçı ve İbrahim Seven arabayı ateşe verdiler.
Arabayı söndürmesi için çağrılan kent itfaiyesinin arabayı söndürmesine de izin vermeyen öğrenciler, sonuna kadar yanmasını bekledikten sonra arabanın enkazı üzerinde hatıra fotoğrafı çektirmeye başladılar.
Olay, siyasal ve diplomatik çevrelerde bir şok etkisi yarattı. ABD çıkarlarının savunucusu bir hükümetin büyük oy desteğine sahip olduğu bir dönemde, ABD tarafından finanse edilen ve İngilizce eğitim yapılan bir eğitim kuruluşunda böylesine bir anti-ABD patlamanın ortaya çıkması çok da beklenmedik bir durumdu.
Öte yandan ODTÜ rektörü Kurdaş ve ABD elçisi Komer öğrencilerin tepkisini hiçe saydıkları ve hatta bu eylemi bilerek kışkırttıkları suçlamalarına herhangi bir karşılık getiremezken yaptıkları açıklamalarla tepkilerin daha da şiddetlenmesine yol açtılar ve önceleri "babacan" bir rektör imgesinin ardında gizlenen Kurdaş devrimci öğrencileri "tepelemek"ten söz etmeye başlayınca ODTÜ öğrencilerinin nefretini kazandı ve sürekli protestolar ile ertesi yıl rektörlüğü Erdal İnönü'ye bırakmak zorunda kaldı.
ODTÜ yönetiminin Rektör Kemal Kurdaş'ın isteği üzerine üniversiteyi Ocak sonundan itibaren tatil etmesi kararına karşı, ODTÜ öğrencileri üniversiteyi ve kampus içindeki yurtları terk etmemeye ve direnmeye karar verdiler, bir "direniş komitesi" oluşturuldu ve "Direniş" adıyla bir dergi yayınlanmaya başladı. ODTÜ öğrencilerinden eski öğrenci birliği başkanı Cengiz Haksever ve Ahmet Kardam okulun tatili kararının iptali için Danıştay'a açtıkları davayı kazandılar.
Bu girişkenlik ve öğrenci kitlesinin onayının sağlanmasıyla birlikte ODTÜ bir anda anti-emperyalist ve demokratik mücadelenin merkezi haline geldi. Komer'in arabasının yakılması dolayısıyla aranan öğrencilerden yedisi üniversitenin yeniden açılmasından sonra binlerce öğrencinin sevgi gösterisi ve desteğiyle teslim oldular ve kısa zaman sonra da tahliye edildiler. (EZÖ/TK)