"50 gündür babamdan haber alamıyoruz"

Fotoğraf (Soldan sağa): İbrahim Iğnak, Selim Ekmekçioğlu ve Lütfi Erman Atamer 

Haberin İngilizcesi için tıklayın

"Artık dayanacak halimiz kalmadı" diyor Ceren Karalı ve ekliyor: 25 Nisan'dan beri ne bir görüntü ne bir ses... İki çocuğum var, onlar için ayakta kalmaya çalışıyorum..." Ceren Karalı, 25 Nisan'dan beri babası İbrahim Iğnak'tan haber alamıyor. 

İbrahim Iğnak, Selim Ekmekçioğlu ve Lütfi Erman Atamer… Türkiyeli üç denizci. Dünya turuna çıktıkları tekneyle Süveyş Kanalı’ndan Hint Okyanusu'na açılacakları sırada fırtınaya yakalandılar. 25 Nisan’da Eritre'nin Massara Limanı'na demirlemek isterlerken Eritreli askerler telefonlarına el koydu ve 29 mil uzaklıktaki Penisula di Buri adasına götürdü.

Bu tarihten beri de burada tutuluyorlar. Denizcilerin Türkiye’deki aileleri ise endişeli…

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Eritre Dışişleri Bakanına mektup yazdığını ama bir sonuç alamadıkları anlatıyor Karali. Kendileriyle son iletişimi de Selim Ekmekçioğlu’nun oğlu Murat Ekmekçioğlu’na yazdığı şu mesaj olduğunu söylüyor: "Annene söyle telefonlarımızı topluyorlar, 29 mil uzaklıktaki adaya götürecekler."

Karalı yaşananları şöyle anlatıyor:

"Selim Bey 2017’den beri dünya turundaydı. Babam ve Erman ağabey Şubat ayının sonunda Sri Lanka’dan ona katıldı. Sri Lanka’dan Maldivler’e oradan da Cibuti’ye geçtiler. Cibuti’de ihtiyaçlarını giderip bir iki gün dinlendikten sonra Süveyş Kanalı’ndan Akdeniz’e açılacaklardı. Pandemi nedeniyle kanal kapatılınca Mısır limanları babamları kabul etmedi. Onlar da Cibuti’ye dönmek istediler. Fakat yolda fırtınaya yakalanmışlar. Motorlarında sorun çıkmış, yelkenlerden bir tanesi yırtılmış. Böyle olunca Eritre’ye izinli olarak girmek istiyorlar. Selim eğabeyin eşi Eritre Büyükelçisi Aykut Kumbaroğlu’yla görüşüyor.

"Aykut Bey yetkililerle görüştükten sonra bir problem olmayacağını fakat gündüz yanaşmaları gerektiğini söylüyor. Limana yanaştıktan sonra gemiye iki asker çıkıyor. Telefonları topluyor ve başka bir adaya götürüyorlar.

"Adada Deniz Kuvvetleri Komutanlığında tutulduklarını biliyoruz. Ama neden tutuluyorlar, nerede ne şartlarda kalıyorlar hiçbir bilgimiz yok. Anladığımız kadarıyla Eritre’de askeri ve sivil olmak üzere iki farklı yönetim varmış. Bu durumda babalarımızın büyükelçiyle görüşmelerine de izin vermiyorlar.

"Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Eritre Dışişleri Bakanına bir mektup yazdı ama henüz sorularımıza bir yanıt alamadık. Geçen hafta bırakacağız demişler ama herhangi bir adım yok. Dışişleri ‘İyiler, sağlıkları iyi ama ülkede bürokrasi ağır işliyor. Sabırla bekleyin’ dedi.

"Biz de sabırla beklemeye çalışıyoruz ama artık dayanacak gücümüz kalmadı. Benim iki çocuğum var, onlar için ayakta kalmaya çalışıyorum. O da çalışabildiğim kadar.

"Tüm yolları tükettik. Artık sürecin hızlanmasını istiyoruz. Canlı kanıt istiyoruz. İyilerse, sağlıkları yerindeyse en azından bir ses, bir görüntü versinler, bi bizi rahatlatacak. Sadece gece huzurla uyumamızı sağlayacak bir şey istiyoruz. Üç aile tükenmiş durumdayız." (HA)