Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı'nın (TESEV) düzenlediği uluslararası "Türkiye'de ve Dünyada Yerinden Edilme" sempozyumunda İçişleri Bakanlığı adına konuşan Şarbak, Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Nüfus Araştırmaları Enstitüsü'nün gerçekleştirdiği çalışmanın sonuçları hakkında bilgisi olmadığını ama bu araştırmanın önemli bir başvuru kaynağı olacağını söyledi.
Yaklaşık iki yıldır sonuçlar bekleniyor
HÜ Nüfus Araştırmaları Enstitüsü'nün çalışmasının, ülke içinde yerinden edilmişlerle ilgili en kapsamlı bulguları içeren bir araştırma olması bekleniyor. Ancak 2004'te başlanan bu çalışmanın sonuçları, belirlenen tarih Şubat 2006 olmasına karşın, bugün kadar açıklanmış değil.
Bu konuda çalışan sivil toplum örgütleri ve hak savunucularıysa, bu raporun zaman geçirmeden kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini söylüyorlar.
TESEV Ülke İçinde Yerinden Edilme Araştırma ve İzleme Grubu'nun üyeleri Dilek Kurban, daha önce bianet'e bu çalışmayla ilgili şöyle demişti:
"Hem niteliksel, hem niceliksel bir çalışma. Nerede, kaç kişi, ne koşullarda sorularının yanıtlarını arıyor."
Bu çalışma, Birleşmiş Milletler'in yerinden edilme sorunuyla ilgili eski temsilcisi Francis Deng'in Türkiye'ye tavsiyelerinden biri üzerine gündeme gelmişti. Deng, ülke içinde yerinden edilmişlerin sayısını, bulundukları yerleri, içinde oldukları koşulları, ihtiyaçlarını, geri dönüşleri ve yeni yerlere yerleşmeleri net olarak ortaya koyacak bir araştırmanın yapılmasını tavsiye etmişti.
Bunun üzerine Devlet Planlama Teşkilatı HÜ'ye görev vermiş, çalışma 2004'te başlatılmış, saha çalışmasıysa Kasım 2005'te tamamlanmıştı.
Kurban: Araştırmacıların akademik özgürlükleri baskı altında
Sempozyumda bu konu üzerine söz alan Dilek Kurban'sa, ülke içinde yerinden edilmeyle ilgili çalışanların akademik özgürlüklerinin baskı altında olduğuna dikkat çekti. HÜ'nün araştırma ekibinde yer alan Turgay Ünalan'ın TESEV'in "Zorunlu Göçle Yüzleşmek" kitabıyla ilgili de çalıştığı için görevden alınması ve hakkında idari soruşturma açılmasını anımsatan Kurban, "İdari soruşturma bir yıldan fazladır sürüyor. Bu akademik özgürlüğe müdahaledir" dedi.
Kurban, TESEV'in "Türkiye: Güvenlik Sektörü ve Demokratik Gözetim" almanağında yazıları yer alan Polis Akademisi öğretim üyeleri, Doç Dr. Zühtü Arslan, Dr. Önder Aytaç, Dr. Ertan Beşe, Doç. Dr. İbrahim Cerrah ve Doç. Dr. Mesut Bedri Eryılmaz'a da inceleme ve soruşturma açıldığını anımsattı ve başta hükümet olmak üzere bütün tarafları akademik özgürlükleri korumaya davet etti.
Şarbak: Dönüş için güvenlik sorunu yok
Zekeriya Şarbak, ülke içinde yerinden edilmişlerden söz ederken, "terör", "terörle mücadele", "yerinden edilme" ve "boşaltılan köyler" kavramlarını bir arada kullandığı konuşmasında, "Terör insanları evinden barkından etti" dedi.
Boşaltılan köylerle ilgili Meclis Araştırma Komisyonu'nda da çalıştığını ifade eden Şarbak, "Araştırma raporu durumu gayet iyi özetliyordu. O zaman mevzuat eksikti. Siyasi irade sağlanamamıştı. Kriz durumunu iyi yönetemedik" dedi.
Mevzuatta ilerleme olduğunu söyleyen Şarbak, 2002-2006 arasında 345 bin kişiye 57 milyon YTL destek verildiğini, tazminin tek başına yetmeyeceğini ama "devlete güvensizliği" gidermek için önemli bir adım olduğunu da kaydetti.
Yerinden edilmişlerin geri dönüşleri için "güvenlik sorunu olmadığını" söyleyen Şarbak, sivil toplum örgütlerinin sık sık dikkat çektiği operasyonlara, patlamamış mühimmat ve kara mayınlarına ve korucu sorununa değinmedi.
"Politikalar yerinden edilmişlerin geri dönmeme tercihi üzerine kurulmalı"
Şarbak, yerinden edilmişlerin arasında geri dönmeyenlerin de olduğunu, bunların bulundukları yerlerde entegrasyon, yoksulluk ve eğitim sorunları yaşadığını belirtti; "Kamu politikaları yerinden edilmişlerin çoğunun geri dönmeyeceği hesabı üzerine kurulmalı" dedi.
"Kentlerdeki güvenlik eksikliğiyle yerinden edilmişler arasında doğrudan ilişki kurmak yanlış" diyen Şarbak, "Ama suç örgütleri için potansiyel oluşturduklarını da görmek gerek" dedi.
Köye Dönüş ve Rehabilitasyon Programı'yla ilgili tamamlayıcı nitelikte olan KÖYDES programıyla küçük köylerde altyapı sorunlarının neredeyse giderildiğini, BELDES programının da küçük belediyelerin altyapı sorunlarını 2007'de gidermesini planladıklarını söyleyen Şarbak, hak örgütlerinin sorunlu olduğunu sık sık gündeme getirdiği tazminat konusuna da değindi.
Şarbak, "Terör ve Terörden Doğan Zararların Karşılanması hakkında Yasa"nın yeterli olmadığını, ama önemli olduğunu, illerdeki tazminat komisyonları için Başbakan ve bakanların valilerle "sık sık görüştüğünü" söyledi. (TK)