Ergenekon Savcısı Zekerya Öz'e bir ihbar mektubu gönderen bir kişi, Malatya'daki Zirve Yayınevi katliamını bizzat dönemin Jandarma Kurmay Albay Mehmet Ülger'in azmettirdiğini savundu.
Malatya İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde çalışan bir personel olduğunu ileri süren söz konusu kişi, "bildiklerimin tamamını söylersem kendimi deşifre etmiş olurum" dedi.
"Ülger Abat'le komutanlıkta görüşüyordu"
Albay Mehmet Ülger'in Kayseri Jandarma Bölge Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı Denetleme Başkanı'na brifing vermesinden bir buçuk ay sonra işlendiğini anımsatan bu kişi, Ülger'in üstlerinde katliamda öldürülen üç kişiye ilişkin bilgi ve faaliyetleriyle ilgili raporlar sunduğuna yer verdi.
Malatya Cumhuriyet Savcısı Şeref Gürkan'a bir örneği gönderilen ihbar mektubunda, Ülger gibi katliam davasında tanık olarak dinlenen İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi araştırma görevlisi Ruhi Abat'ın cinayetler öncesi ve sonrası İl Jandarma Komutanlığı'na geldiğini ve Ülger'in makam odasında saatlerce görüşme yaptığı, bu ziyaretlerin hiç birinin kayıt altına alınmadığı da ileri sürüldü.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, cinayetten önceki altı aylık süre içerisinde cep telefonundan çok sayıda jandarma istihbarat görevlisiyle bin 415 kez konuştuğu tespit edilen Abat'ı tanık olarak dinlemiş, Abat, üniversitede Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı'nda altı kişilik bir ekiple misyoner faaliyetlerine ilişkin çalışmalar yürüttüğünü ve istihbaratçıların kendisinden misyoner faaliyetleri konusundaki çalışmalarıyla ilgili bilgi istediklerini beyan etmişti.
"Cinayetler üstlerce biliniyordu"
"Olay henüz işlenmiştir. Polis ekipleri dahi olay yerine gitmeden Mehmet Ülger'e üstleri tarafından olay bildirilmiştir. Bu da göstermektedir ki, bu olayın olacağı Mehmet Ülger ve bazı üst komutanlar tarafından bilinmektedir."
İddiaya göre, Ülger ve İstihbarat Şube Müdürü Jandarma Binbaşı Haydar Yeşil'in, Jandarma Genel Komutanlığı'na verdikleri raporda, medyada haklarında çıkan suçlayıcı haberlerin İl Komutanlığı'nda Fethullah Gülen grubuna bağlı personelce basına verildiğini belirtiklerini savundu.
Şüpheli veya sanık olabilirler
İhbar mektubunun gerçek olup olmadığı bilinmiyor. Ancak "yaptığı bazı işlerden pişmanlık duyduğu için" bu kişinin kaleme aldığı ihbar mektubu mahkemece itibar görürse, savcılık Ülger ve Abat'ı yeniden dinleyebilir ve bu iki kişi şüpheli veya sanık durumuna gelebilirler.
18 Nisan 2007 tarihinde Zirve Yayınevi'ne baskın düzenleyerek Almanya uyruklu Tilman Ekkehart Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel'i öldürdükleri gerekçesiyle beşi tutuklu yedi sanığın yargılanması sürüyor.
Cinayetlerden Emre Günaydın, Cuma Özdemir, Abuzer Yıldırım, Salih Gürler ve Hamit Çeker Malatya E Tipi Cezaevi'nde bulunuyorlar. (EÖ)