Musa Anter/JİTEM davasının bugünkü duruşması sonra müdahiller ve avukatları Ankara’daki İnsan Hakları Derneği binasında basın toplantısı düzenledi.
TIKLAYIN - "Biz artık gerçeğin açığa çıkmasını istiyoruz"
Dosyada Musa Anter cinayeti yönünden zamanaşımı 20 Eylül 2022’de yani beş gün sonra doluyor. Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi ise bir sonraki duruşma tarihi olarak 21 Eylül’ü belirledi.
Anter ailesinin avukatları mahkemenin bu tavrına karşı, yargılanan suçun insanlığa karşı suç kapsamında olduğunu ve zamanaşımının işletilmemesini istedi. Karar 21 Eylül’de verilecek.
Abdülkadir Aygan'ın ifadesi nasıl alınamaz?
Basın toplantısında ilk olarak söz alan, Anter ailesinin avukatı, İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan “Bugünkü duruşmada maalesef mahkeme niyetini açığa çıkardı, 21 Eylül'de değerlendirme yapacağını ifade etti. Zamanaşımına karşı insanlığa karşı suç nedeniyle karar veremeyeceğini belirtmemize rağmen...” dedi.
Türkdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Ayrıca bu dava 3 dosyanın birleştirilmesinden ibaret, daha önceleri dosyaların ayrılmasını istemiştik, bugün de zamanaşımı nedeniyle dosyaların artık ayrılmamasını istedik. Karar 21 Eylül’de verilecek.
Abdülkadir Aygan'ın ifadesi nasıl hala alınamaz? İki ülke isterlerse birkaç günde halledebilecek işlemleri yıllardır sürümcemede kalıyor. Cezasızlık politikası zamanaşımı ya da faillerin ölümlerinin beklenmesiyle karşımıza çıkıyor. Bu dosyada da zamanaşımı karşımıza çıkarılacak.
Hakikat hakkı, hakikati bilme hakkı çok önemlidir, ceza yargılamasının amacı da hakikati ortaya çıkarmaktır. Bir ülke bunun gereğini yerine getirmiyorsa o ülke her türlü ihlalin yaşandığı bir ülkedir.
Biz sadece hakikati öğrenmek istiyoruz. Devlet içindeki çetenin işlediği suçların tüm boyutlarıyla açığa çıkmasını, cezalandırılmalarını istiyoruz, adalet istiyoruz.”
“21 Eylül’deki kararı bekliyoruz”
Musa Anter’in oğlu Dicle Anter de şunları söyledi:
“Her şey ortada. Devletin içerisindeki yapılanmanın kendisine karşı fikirdeki insanların ortadan kaldırmaya bir yapı olduğu biliniyor. Bugün de bununla ilgili yıllardır değişmeyen taleplerimizi yineledik. 21 Eylül'de verilecek kararı bekliyoruz.”
Hafıza Merkezi'nden Özlem Zıngıl:
“Zamanaşımına 2015'ten beri sürükleniyoruz. Duruşmada bugün bir kez daha gördük ki 2015 yılından beri Adalet Bakanlığı tarafından İsveç'e eksik belge gönderiliyor, çeviriler hatalı gönderiliyor ve belgeler geri geliyor. Ve Aygan’ın ifadesi bir türlü alınamıyor. Bugüne de böyle geldik. Musa Anter cinayeti bu türdeki yargıya yansıyan ilk davalardan biri. Bundan sonra da zamanaşımı meselesini çok sık konuşuyor olacağız. Zamanaşımının uygulanmaması diğer dosyalar için de emsal olacak. Hakikat hakkını savunmaya devam edeceğiz.”
Meryem Göktepe de “Musa Anter davasında zamanaşımının işletilmemesi, diğer davalar için de emsal teşkil edecektir” dedi.
“Davayı sonuna dek takip edeceğiz”
Gazeteci Hüseyin Aykol:
“Mahkemede katılımcılardan biri de biziz, özgür basın geleneğinden gelenler olarak. Musa Anter bizim kurucularımızdandı. Bugün mahkeme gördüğüm tavır, zamanaşımı kararının verileceği belli olduğu. Kararı önceden verdikleri anlaşılıyor. Zamanaşımının uygulanmamasına karşı katılım sağlamamızda yarar var ama anlaşılan onlar kararlarını çoktan vermişler.
Bu cinayetlerle özgür basın dağılacak yok olacak sandılar, öyle olmadı. Zamanaşımı olsa da beraatla bitse de bu davayı sonuna dek takip edeceğiz, Ape Musa'yı anacağız. Bizim için dava bitmedi, bitmeyecek."
Cumartesi İnsanları’ndan, avukat Eren Baskın da yarınki faili meçhuller yargılamasının da bugünden nasıl sonuçlanacağını göründüğünü söyledi:
"30 yıldır aynı aklın ürünleriyle uğraşıyoruz. Babam öldürüldüğünde doğan çocuklar 30 yaşına bastı, halen meydanlarda, sokaklarda adalet arıyoruz. Bu ülkenin bize çocukluk, gençlik borcu, bir gelecek borcu var.”
Ankara faili meçhul cinayetler davası yarın saat 14.00'te görülecek. (AS)