Yüzün Ak Olsun Diyanet, Bir Tabak Arpa Unuyla

Diyanet İşleri Başkanlığı bir ilki gerçekleştirdi. İlk defa camilerde Hz. Ali'yi öven konuşmalar yapılması, resmi bir kanal yoluyla söylendi. Bu söylemlerin, Hz. Ali'nin ölüm yıldönümü nedeniyle yapıldığı açıklandı. Bu kısımda muammalı, farklı tarihler belirtenler var.

Alevi kesim hemen kendine pay çıkartıp "aa..yaşasın, devlet artık bizi tanıyor" diye sevindiyse de, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz'ın açıklaması, durumun böyle olmadığını apaçık gösteriyor.

Mehmet Nuri Yılmaz kısaca: "İslam büyüklerini vatandaşa tanıtmayı hep düşünmüşümdür, hep gündemimde vardı," diyor. Yani bu Alevilere kıyak değil, Sünni inancında zaten 4 halifenin içinde olan Hz. Alinin anlatılması ve tanıtılması.

Hz. Ali'yi severek Alevileşmek

Her grup olayı işine geldiği gibi, farklı yönlere çekti. Ehli Beyt Vakfı Başkanı Fermani Altun, Diyanet işlerine ve Mehmet Nuri Yılmaz'a teşekkür etti. Hz. Alinin anlatılmasını tanıtılmasını incelik yada nezaket gibi algıladı.

Diyanetin tavrında bir tuhaflık yok. Tuhaflık; Sünni kesimin, zaten 4 halife içinde tanıdığı Hz. Ali'ye şimdiye kadar ambargo uygulamış olması. Evet bu gerçekten çok tuhaf ve Hz. Ali'ye yapılmış büyük bir haksızlık.

Bu haksızlığın temelinde de, alevi kesimin Hz. Ali'ye duyduğu yoğun sevgi yatıyor. Alevi ve Sünni kesimin ortak sevgilisi olan Hz. Ali'yi Sünni kesim, "aleviler seviyor" diyerek bir kenara bıraktı. Hz. Aliyi severek Alevileşmekten korktu.

İnce bir hainlik

Herkesin gözünden kaçan bir nokta daha var. Diyanet "hayır efenim ne alakası var, Hz. Ali bir din büyüğüdür, İslamiyet'e büyük hizmetleri olmuştur, biz bunun için gündeme getirdik, Alevilerle ilgisi yok" demek yürekliliğini gösteremiyor. Hatta bu bir fırsat olarak değerlendirilip, Alevileri öven konuşmalar yapmaktan geri kalmıyor.

Kaş yaparken, göz çıkartmak pahasına bunu yapıyor.

26 Kasım akşamı, CNNTÜRK televizyonu BeşNbirK programında bu konu işlendi. Diyanetten de bir yetkili vardı. Yetkili "Diyanet işleri, Alevileri de Müslüman olarak değerlendirmektedir" demek gibi büyük bir gaflette bulundu. Bu açıklama 10 dakika kadar yazılı olarak ekranda kaldı.

Bu sözde, ince bir hainlik yok mu? Sen Kuran'a inanacaksın, peygambere inanacaksın, Allah'ın birliğine inanacaksın, sonra birileri lütfedip "seni de Müslüman" saydığını söyleyecek. Sen de "nihayet Hz. Ali'yi tanıdılar" diye buna göz yumup, alkış tutacaksın.

"Aaaa sen Alevi miydin?"

Alevi kesimin imanını yoklayıp, sonrada lütfederek onları "Müslüman" diye değerlendirmek Diyanet'in harcı değil. Kimsenin harcı değil. "Hz. Ali anılıyor" diye alkış tutanların, bu aşağılayıcı lütufa da hiç itiraz etmemesi beni şaşırtıyor.

Yıllardır alevi kesimi yok sayan Diyanet, şimdi kazara yakaladığı şansı değerlendiriyor. Günah çıkartıyor. Diyanet'in şimdiki zihniyeti, günlük hayatta karşımıza çıkan, "aa...sen alevi miydin, olsun canım benim için hiç fark etmez" diyen, ebleh, budala zihniyet.

Uzun lafın kısası dostlar, Diyanet yine aynı Diyanet. (RS/NM)