Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (EĞİTİM SEN) çatışmalı sürecin eğitim öğretim ve öğretmenler üzerindeki etkisini tespit etmek amacıyla Ağrı, Bingöl, Dersim, Diyarbakır, Hakkâri, Kars, Mardin, Urfa, Şırnak ve Van illerini kapsayan bir anket çalışması yaptı.
Şehir merkezleri ve ilçeleri de kapsayan ve 1087 kişiye ulaşılan araştırma ile bir süredir yaşanan çatışmaların eğitime ve eğitim emekçilerine etkilerinin belirlenmesini amaçlayan EĞİTİM SEN’in araştırmasına katılanların yüzde 61’i erkek, yüzde 39’u kadın.
Yüzde 89 çatışma ortamında sağlıklı eğitim olamayacağı görüşünde
Çatışma ortamında eğitim öğretimin sağlıklı yapılabileceğini düşünenlerin oranı yüzde 11’ken, yüzde 89 bu koşullarda eğitim öğretimin sağlıklı şekilde yapılamayacağı görüşünde.
Çatışmaların yoğun şekilde yaşandığı Hakkâri ve Şırnak’tan gelen veriler katılımcıların yüzde 97’sinin mevcut koşullarda eğitim öğretimin sağlıklı bir şekilde yapılmasının mümkün olmadığını düşündüğünü, eğitim-öğretim yapılabilir diyenlerin ise sadece yüzde 3 ile sınırlı kaldığı görülmektedir.
Tayin isteyenler yüzde 41
Çalışmakta olduğu ilin dışında başka bir ilde çalışmak isteyenlerin oranı yüzde 41. Katılımcıların yüzde 59’u tayin istemediklerini belirttiler.
Bu soruya evet yanıtını verenler, bu yanıtı vermelerinin temel nedeni olarak ağırlıklı olarak “güvenlik ve can güvenliği”, “çatışma ortamı nedeniyle”, “aile ve eş durumu”, “ülkenin içinde bulunduğu durumdan duyulan endişe”, “okul ortamının ve fiziki şartların zorluğu”, “daha iyi ve güvenli koşullarda çalışmak isteği” gibi yanıtlar vermişlerdir.
Mesleği bırakmayı düşünenler yüzde 32
Ülkede yaşanan çatışma ortamı nedeniyle mesleği bırakmayı düşünenlerin oranı yüzde 32 iken yüzde 68 mesleği bırakmayı düşünmediğini ifade etti.
Öğretmenlere mesleği bıraktıracak kadar belirleyici olan faktör, diğer sorularda da görülen “can güvenliği” konusunda yaşanan büyük tedirginliktir. Çatışmalı süreç sadece öğretmenleri değil, öğrenci ve velileri de tedirgin etmekte, herkes bir an önce silahların susmasını, günlük yaşamın ve eğitim-öğretim koşullarının normalleşmesini istemektedir.
Okullarda eğitim öğretimi engelleyen ilk üç sorun
Katılımcıların yüzde 38’i can güvenliğinin olmamasını, yüzde 24 okulların fiziki koşullarının uygun olmamasını, yüzde 16’sı öğretmen açıklarını okullarda eğitim öğretimi engelleyen en temel sorunlar olarak sıraladı.
Katılımcılar ayrıca şu sıkıntıları dile getirdi:
Çatışmalı ortamın öğretmenler ve öğrenciler üzerindeki olumsuz etkileri; anadilinde eğitimin olmaması; eğitimin bilimsel olmaması; siyasi kadrolaşma ve baskılar; sınıfların kalabalık olması; kaynak ve bütçe yetersizliği; MEB’in eğitim değil, siyaset yapması; idarecilerin taraflı yönetimi ve hukuksuz atamaları; eğitim sisteminin sürekli değişmesi; verilen eğitimin içeriğinin öğrencilere uygun olmaması; velilerin sosyo-ekonomik durumu; tekçi, milliyetçi, anti-demokratik eğitim sistemi; öğretmene değer verilmemesi ve mesleğin itibarsızlaştırılması; öğretmen sirkülasyonunun fazla olması; yöneticilerin siyaseten atanmış olması; bölgeler arası eşitsizlik. (EKN)