Atina'da gazetecilik yapan Niki Çilingiroğlu, Yunanistan'da halen gündemde olan anayasa değişikliklerinin tüm partilerden milletvekillerinin katıldığı bir komisyonca sosyal kesimlerin görüşleri alınarak yapıldığını söyledi.
Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) yeni anayasa hazırlık çalışmaları sosyal kesimlerin sürece katılımı sağlanmadığı için eleştirilirken, Çilingiroğlu, Yunanistan'da askeri cunta sonrası anayasanın nasıl oluşturulduğunu ve sonraki gelişmeleri bianet'e aktardı.
Anayasa değişti, monarşi kalktı
Türkiye'nin tersine, Yunanistan'da yedi yıl süren Albaylar Cuntası'nın sona ermesinin hemen ardından 1975'te yeni bir anayasa oluşturuldu.
Çilingiroğlu, yeni anayasanın bir yıl içinde milletvekillerinden oluşan bir komisyonun hazırladığı taslağın Mecliste madde madde tartışılarak kabul edildiğini söyledi.
"Bu dönemde toplumsal kesimlerin, sendikaların sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınmadı."
Muhafazakar-liberal Konstantin Karamanlis 1963'te gittiği Paris'ten geri döndü ve kurduğu Yeni Demokrasi (YD) partisi suntanın devrilmesinin ardından yapılan seçimleri büyük çoğunlukla kazandı.
Yeni anayasanın hazırlandığı yıl yapılan referandumda monarşiyi de kaldırarak kral II. Konstantin ve ailesinin ülkeye girişini yasakladı. Ülkeye geri dönen Andreas Papandreau da Panhelenik Sosyalist Parti'yi (PASOK) kurdu.
Özgürlükler genişledi
Yunanistan 1 Ocak 1981'de Avrupa Birliği (AB) üyesi oldu. 1986'da yapılan Anayasa değişikliğiyle cumhurbaşkanının yetkileri büyük ölçüde kısıtlandı.
Çilingiroğlu, esas büyük değişikliğin 2001'de yapıldığını; Anayasanın 48 maddesinde 75 değişiklik gerçekleştirildiğini ve anayasaya dört yeni madde eklendiğini söyledi.
"Bu değişiklikler de aynı şekilde yapıldı ama bu defa herkesin görüşü alındı. Milletvekilleri, uzmanlar gazetelerde yazılar yazdı, komisyona her kesim tarafından değişiklik önerileri verildi."
2001'deki değişiklikler esas olarak sosyal hakların ve özgürlüklerin güvence altına alınmasıyla ilgiliydi.
Yeni değişiklikler gündemde
Yunanistan'da 16 Eylül'de yapılan seçimleri YD lideri Kostas Karamanlis tekrar kazandı ve 300 kişilik parlamentoda 154 milletvekiliyle çoğunluğu sağladı.
Çilingiroğlu, anayasa değişikliklerinin tekrar gündemde olduğunu belirtti.
"Özellikle özel üniversitelerin açılmasına olanak verecek ve parasız eğitimi devletin görevi olmaktan çıkaracak 16. maddeyle ormanları yapılaşmaya açacak 24. madde değişiklikleri büyük tartışma yaratıyor. Yazın yaşanan orman yangınlarından sonra iktidarın değişiklik taleplerine karşı tepkiler çoğaldı."
Hükümetin dediği...
Sonuç olarak Yunanistan'da askeri cunta sosyal tepki sayesinden devrildi ve hemen bir yeni anayasa hazırlandı. Özgürlükleri genişleten değişikliklerse bu anayasa üzerinde yapıldı.
Türkiye ise 1982'den bu yana askeri yönetim döneminde hazırlanan anayasayla yönetiliyor fakat bu anayasa özellikle 2001'de AB'ye uyum sürecinde önemli değişikliklere uğradı. Şimdiyse anayasanın tamamen yenilenmesi gündemde.
Süreç ters işlemiş olsa da, Çilingiroğlu bir benzerliğe ve tehlikeye dikkat çekti:
"Hükümet çoğunluğa sahip olduğunda, ne kadar tartışma da yaşansa sonuçta kendi istediğini yapıyor."(EÜ)