Mersin 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Mahir Mahmutoğlu, İbrahim Polat, Ramazan Tunç, Ozan Gür ve Şenol Yalçınkaya ile tutuksuz yargılanan Okay Kınık, İlknur Çiçek, Ufuk Kurtulmaz ve Serkan Sağır katıldı.
Mahmutoğlu: Dikkatini çekmek için 4 yumurta attım.
24 avukatın savunduğu sanıklardan Mahir Mahmutoğlu mahkemeye verdiği ifadede, parasız eğitim ve parasız sağlık talebiyle imza kampanyası başlattıklarını anlattı.
Mahmutoğlu "Bu kampanyamıza Başbakan Erdoğan yanıt vermeyince, taleplerimizi Mersin mitingi sırasında kendisine anlatmaya karar verdik. Erdoğan alanda bizim yanımızdan geçerken dikkatini çekmek için dört adet yumurta attım. Yumurtalar sadece bende vardı. Başbakana hakaret kastım yoktu. Zaten kalabalıkta onu görmüyordum rast gele attım. Polis memurlarına mukavemet etmedim" diye konuştu.
Çiçek: Hakaret suçu işleyen Başbakan'dır
Sanıklar İbrahim Polat, Ramazan Tunç, Şenol Yalçınkaya da parasız eğitim taleplerini dile getirmek için protesto gösterisinde bulunduklarını belirtirken İlknur Çiçek işe şöyle konuştu:
"Başbakan gittiği her yerde 'Ben bu ülkeyi pazarlıyorum' diyor. Bunu protesto etmek için 'Bu ülke satılık değil' sloganını attım. Başbakana hakaret etmedim. Asıl hakaret suçunu işleyen Başbakanın kendisidir. Gittiği her yerde işçisini, köylüsünü azarlamaktadır."
Kınık: Çiftçiye hakaret eden başbakan soruşturulmadı
Sanıklardan Okay Kınık da Başbakanın Mersin ziyaretinde bir çiftçiye hakaret ettiğini, ancak bunların soruşturma konusu olmadığını söyledi. Bu ifadeler mahkeme başkanı Hamit Sarah tarafından tutanaklara geçirildi.
Duruşmada olay günü Cumhuriyet Alanı'nda görevli 5 Terörle Mücadele Şubesi görevlisinin ifadeleri ise Başbakan'ı protesto edenlerin sadece Halkevi üyeleri olmadığını ortaya çıkardı.
Yemin ederek ifade veren polis memurları olay günü alanda bulunan çeşitli çiftçi ve işçi gruplarının Başbakan aleyhine slogan attıklarını ancak bu sloganların yasal sınırlar içinde olması nedeniyle müdahale etmediklerini, Halkevi üyelerine ise 'yumurta attıkları' için müdahale ettiklerini beyan ettiler.
Büyükçulha: Bu basit bir savunma değil
Sanıkların ve tanıkların dinlenmesinden sonra söz alan Avukat Ender Büyükçulha, "Burada basit bir savunma için değil, Türkiye'nin demokratik, hukuk devleti olduğunu göstermek için bulunuyoruz" dedi.
Büyükçulha, 2911 sayılı yasanın ihlal edilmesiyle ilgili maddi şartların oluşmadığını, görevli memura mukavemet suçunun işlenmediğini vurguladı:
"Biz tebaa değiliz, Başbakan da padişah değil. Bu ülkede her yönetici eleştirilebilir. Yöneticilere gerektiğinde çiçek, gerektiğinde yumurta atılır. Müvekkillerimin beraatını ve tahliyesini talep ediyorum."
Duruşma 24 Nisan'a ertelendi
Mahkeme Başkanı Hamit Sarah ise, Savcılık makamının da isteği doğrultusunda delillerin toplanmış olması, sanıkların kaçma şüphesinin oluşmadığı ve bazılarının öğrenci olması nedeniyle tutuklu sanıkların tahliyesine karar verdi.
24 Nisan'a ertelenen duruşmanın ardından Halkevleri üyeleri, arkadaşlarının tahliye edilmesini Adliye önünde sloganlar atarak kutladılar. Daha sonra İstiklal Caddesi'ni takiben dernek binasına yürümek isteyen grupla polis arasında arbede yaşandı.
Gerginliğin ardından sloganlar eşliğinde dernek binasına kadar yürüyen Halkevleri üyeleri "Parasız eğitim, parasız sağlık", "Yumurta attık yine atarız", "Bu ülke bu halk satılık değil" şeklinde sloganlar attı.(MA/AD)