İstanbul Film festivalinde de gösterilen "Bir Başkaldırı Destanı: Bêrîvan" belgeseline Kültür ve Turizm Bakanlığı, "Sansür Kurulu'ndan geçmediği" gerekçesiyle bandrol vermedi.
Filmin yönetmeni Aydın Orak, bianet'e, karara itiraz edeceklerini, sonuç alamazlarsa filmi "bir şekilde", "şiddete başvurmadan", "sivil itaatsizlikle" göstereceklerini ya da yaygınlaşması için korsan film satıcılarına vereceklerini söyledi.
Belgesel, 17 kişinin yaşamını yitirdiği, onlarca kişinin silahlarla yaralandığı ve yüzlercesinin gözaltına alınıp tutuklandığı 1992'de Cizre'de kutlanan Newroz'u "Berivan"ın hikayesinden anlatıyor. O gün Sabah gazetesi yazarı İzzet Keser de güvenlik güçleri tarafından öldürüldü.
"Yasağın nedeni gerçek görüntüler"
Orak, filme izin çıkmamasının senaryo ile değil o dönem çekilmiş gerçek görüntülerle ilişkili olabileceğini düşünüyor.
"Film, 92'de devletin yaptığı katliamı gerçek görüntülerle belgeliyor. Halkn üzerine ateş açmalar, panzerlerin insanları ezmesi vs. O dönem bu görüntüler Türkiye'de pek yayınlanmadı.Biz de iki Alman televizyonunun arşiv görüntülerini kullandık."
O dönem 12 yaşında olani Orak ise o atmosferi Nusaybin'de yaşadığını söylüyor.
"Nusaybin Cizre arası 40 dakika. Orada yaşanan katliamın ardından ertesi gün Nusaybin'de bunu protesto etmek için oturma eylemi yapıldı. Ve asıl katliamın büyüğü Nusaybin'de yaşandı"
"Direnişin sembolü Bêrîvan 17 yaşındaydı"
Başındaki beyaz kefiyeyle kutlamayı örgütleyen Berivan, o dönem 17 yaşındaydı. Üç ay Diyarbakır Cezaevi'nde ağır işkencelerden geçmiş, idam cezasına mahkum olmuş ve serbest bırakılmıştı.
Berivan şimdi 36 yaşında, Newroz günü güvenlik güçleri tarafından vurulmuş ve ağır yaralanmıştı; Belçika'da hala tedavi görüyor.
50 dakikalık belgesel ağırlıklı olarak Berivan'ın çatışmadaki görüntülerinden ve kendisiyle yapılan röportajdan oluşuyor.(NV/BB)
