Baro adına davayı açan Avukat Kemal Vuraldoğan yönetmeliğin yürürlüğünün durdurulmaması halinde, insan hakları ihlallerinin, özellikle işkencenin önünün açılacağını, sanıkların/şüphelilerin temel insan hakkı olan avukat yardımından yararlanamayacağını ve avukatlarla savcılar, hakimler arasında çatışma yaşanabileceğini bianet'e söyledi.
Vuraldoğan, yönetmelik nedeniyle, birkaçı hariç Türkiye'deki bütün baroların zorunlu müdafilik hizmeti vermeyi durdurduğunu da anımsattı.
Vuraldoğan: Barolar devreden çıkarılıyor, insan hakları ihlalleri örtbas edilebilir
Vuraldoğan, temel savlarını açıklamaya eski sistemle, tam adı "Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik" olan düzenlemenin getirdiği değişiklikleri karşılaştırarak başladı.
"Bu yönetmelikle barolar CMK sisteminden dışlanmaya çalışılıyor. Eski sistemde, bir avukat zorunlu müdafilik görevini yaptıktan sonra, bu görevle ilgili belgeleri baroya sunardı. Baro da hem görevin yapılıp yapılmadığını hem de bu süreçte bir insan hakları ihlalinin olup olmadığını kontrol ederdi. Diyelim, 18 yaşından küçük bir şüphelinin ifadesini polis almış. Oysa bunu savcını yapması gerek. Veya, bir işkence iddiası var. Baro, bir hak ihlali tespitinde gerekli suç duyurularını yapabiliyor."
Ama, yönetmelikle bu durumun değiştiğine dikkat çeken Vuraldoğan, "Yeni sistemde zorunlu müdafilik görevini yapan avukata ödemeyi artık baro değil, savcı veya hakim yapıyor. Baro da devreden çıkarılmış oluyor" dedi.
Bunun iki önemli sakıncası var Vuraldoğan'a göre:
1. "İnsan hakları ihlalleri örtbas edilebilir."
2. "Zorunlu müdafilik hizmetinin iyi işleyip işlemediğine yönelik denetleme yapılamaz: Savcı için avukatın ifadeye katılması yeterli. Oysa bizim için, avukatın ifadeden önce sanıkla/şüpheliyle ayrı bir odada öngörüşme yapması şarttır. Bunun tutanağını isteriz."
Vuraldoğan diğer savlarını da şöyle açıklıyor:
Ücretin mahkum olan sanıktan alınması: "Yönetmelik, mahkum olursa zorunlu müdafilik giderini sanığın ödeyeceğini söylüyor. Bu sanıkların avukat istememesine yol açabilir.
"Ayrıca, çocuklara, kendini idare edemeyecek olanlara ve cezası 5 yıldan fazla suçların sanıklarına avukat isteme bağlı değil, zorunlu. Bu bir pozitif haktır. Ama çocuk veya kendini idare edemeyecek olanlar mahkum olursa, yine onlardan para alınıyor. Bu ahlaki değil, ayrıca insanları yeniden suça itmek gibi bir faktörü de doğurur."
Baroların CMK hizmetlerinin maliyetine dair düzenleme yok: "Ankara Barosu'nun CMK hizmetleri için aylık gideri, yaklaşık 40 milyar TL. 24 saat açık, günün her saatinde aranabilir bir ofis bu. Bunun için en az üç personel gerek. Ayrıca, telefon, kırtasiye giderleri var. Hizmette eşitliği sağlayabilmek için kullanılan bilgisayar programları var. Bütün bu maliyetin karşılanmasıyla ilgili bir düzenleme yok." (TK)