"Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar raporunun canlı yayında yırtılmasıyla, ulusal şahlanış tablosu tamamlanıyor. Hükümetinden köşe yazarına, askerinden sokaktaki insanına kadar en geniş ulusal hassasiyet cephesi, bir kez daha sahnede."
Türkleştirme politikasının yol açtığı ikilem
"Aslında durumun iyi bir yanı var. Bulanık resim netleşiyor" diyen Günaysu, "İttihat Terakki'nin başlattığı, Cumhuriyetin devraldığı Türkleştirme politikalarının yarattığı ikileme" değindi:
"İttihat Terakki'nin başlattığı, Cumhuriyetin devraldığı Türkleştirme politikalarının bugünün koşullarında nasıl bir ikileme yol açtığı bütün açıklığıyla ortaya konuyor. Türkiye kendi açmazıyla yüzleşiyor."
Günaysu, yaşananları da "çağdaşlaşma, modern bir devlet olma isteğiyle, Cumhuriyetin kurucu ideolojisi olan tek dilli, tek kültürlü, tek dinli, tek milletli bir memleket olma emelinin kaçınılmaz çatışması" olarak nitelendirdi.
"Raporu yırtanlar, bu ülkenin çok iyi tanıdığı, durumdan vazife çıkaran bildik zinde güçler. Yani, gazetelere 'Ermeniye bak' diye başlık atanlar, yani Agos gazetesinin önünde gösteri yapanlar, yani polisin Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) binasını basıp içinden çıkardıklarını linç etsinler diye ellerine teslim ettiği kalabalıklar, yani Fener Rum Patrikhanesi'nin önünde tozu dumana katanlar ve daha niceleri... Mesela 'Kıbrıs Türk'tür' naralarıyla 6-7 Eylül 1955'de ev, dükkan yağmalayıp kadınlara tecavüz edenler. Mesela Kardak kayalıklarına bayrak diken medya mensupları" diyen Günaysu, tüm yaşananlara rağmen iyimser olduğunu söyledi.
Günaysu, sözlerini şöyle sona erdirdi:
"Bir yandan uluslararası pazarın bir parçası olmak için çırpınan ama o pazarı yaratan, yaşatan, geliştiren toplumsal yapının sosyal, kültürel, düşünsel çerçevesini reddeden Türkiye, içinde barındırdığı bu çatışmayı er ya da geç, şöyle ya da böyle çözecek.
Yırtılan raporun temel kavramlarına için için sahip çıkanlar sesini de çıkarırsa yolumuz kısalır; yok, terörize olup sesini çıkaranları yalnız bırakırlarsa işimiz daha uzun demektir." (NS/BB)