Fotoğraf: Yeşil Sol Parti
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Eş Sözcüsü İbrahim Akın ve beraberindeki heyet, dün depremin etkilediği illerden Malatya’yı ziyaret etti.
Demirci pazarı, konteyner kent, İHD ve KESK’e yapılan ziyaretlerin ardından Malatya il binasında açıklama yapan Akın, şunları söyledi:
“Biraz çadır ve konteyner”
“Adıyaman ve Malatya’da gördüğümüz manzara vicdanları sızlatan ve acılarla dolu insanlarımızı çaresizlik içinde bırakan bir manzara. Depremin üzerinden 7 ay geçmesine ve iktidarın vaatlerine rağmen şu anda deprem bölgesinde insanları tatmin edecek en ufak bir şey yapılmadığına tanık olduk.
Burada sadece deprem sonrası insanların barınmasına dönük bir çalışma değil, aynı zamanda insanların hayatlarını ekonomik, sosyal ve toplumsal olarak sürdürmesi için bir çalışma yapılması gerekiyor. Ancak maalesef biraz çadır ve konteyner vererek sorunları çözdüğünü sanan bu iktidar halkın karşısında yalan ve talan siyasetini sürdürüyor.
Asbest tehlikesi
Bugüne kadar deprem için toplanan vergiler, dayanışma paraları nereye gitti? İnsanlarımıza dönmeyen paraların nereye gittiğini sormak istiyoruz.
Malatya’da diğer bölgelere göre yıkılmamış yaklaşık 45 bin konut olduğu söyleniyor. Bu aynı zamanda Malatya halkının yaşamını tehdit edecek, yıkım sürecinde özellikle asbest tehlikesi nedeniyle hayatlarını riske sokacak bir sürecin habercisidir. Buradan uyarıyoruz; bu 45 bin konutun özellikle yıkımı sırasında insanlarımızın sağlığını ve geleceğini karartmaya kimsenin hakkı yoktur.
Bir devlet, insanlarını en sağlıklı barınma koşullarında yaşatmakla sorumludur. Bu, devletin anayasal sorumluluğudur. Yurttaşlarımızın da bu haklarını arama sorumluluğu vardır.
“Kayısı üreticileri çok zor durumda”
Malatya halkının sessizliğinden dolayı bu devleti yönetenler sanki her şey normalmiş gibi davranıyor. Oysa halkımız kendi içinde çaresiz bir şekilde Malatya’yı terk ederek çözüm bulmaya çalışıyor; çadırlarda kalma koşullarını iyileştirmeye ya da konteyner bulmaya çalışıyor.
Malatya kayısı üreten bir merkez. Kayısı üreticileri çok zor durumda. Adıyaman’da tütün üreticileri çok zor durumda, üzüm üreticileri çok zor durumda. Sadece yaşamlarını devam ettirmek istiyorlar ama fırsatçı sermaye grupları ürünlerini ucuza almak istiyor. Çünkü ürünlerini koyabilecekleri bir depoları yok, değerlendirebilecekleri bir ortamları yok. Hem devlet tarafından bu süreç çok kötü yönetiliyor hem de insanlarımız bir avuç sermaye karşısında çaresiz bırakılıyor.
Biz bu 4 günlük çalışmamız sonrasında olağanüstü toplanmayan Meclis’in gündeminde deprem sorunlarını sürekli gündeme getireceğiz. Vekillerimiz, yöneticilerimiz ve halkımızla beraber bunun takipçisi olacağız. Üreticiden tüketiciye herkesin birlikte olmasında fayda var.”
TIKLAYIN - Dosya: 6 Şubat 6 Ay
(AS)