“Bir gözümüz Erzincan’da. Orada olan biten her şey bizim de canımızı yakıyor. Kendi bölgemizde, Artvin’de benzer bir felaket olmasın diye 30 yıldır mücadele ediyoruz. Artvin halkı 30 yıldır maden şirketlerine karşı mücadele ediyor. 30 yıldır da endişe ve panik içinde bekliyoruz. Hep tetikteyiz…”
Artvin Cerattepe’de madencilik faaliyetlerinin hayatlarını ve yaşam alanlarını yok etmemesi için yaklaşık mücadele eden Yeşil Artvin Derneği Başkanı Neşe Karahan, Erzincan İliç’teki Anagold Madencilik'in işlettiği Çöpler Altın Madeni’nde yığın liçi alanındaki çökmeye ilişkin ilk olarak böyle tepki gösteriyor.
İliç altın madenini işleten Anagold'un ortakları SSR Madencilik ile Çalık Holding'e ait Lidya Madencilik, Artvin’de Hod bölgesinde de altın ve bakır üzerine madencilik faaliyetleri yürütüyor. SSR Madencilik, 2023'te Hod Maden’in yüzde 40’ı için Çalık'a 270 milyon dolar ödemişti.
KANADA BÜYÜKELÇİSİ "BİZİM DEĞİL" DİYOR
İliç felaketine yol açan SSR Mining hangi ülkenin?
“Murgul sizin çöplüğünüz değil”
Neşe Karahan, bölgede maden aranması için birçok şirkete ruhsat verildiğini söylüyor:
“Şu an Cerattepe’de 22 hektarlık alanda yer altından tünelle alttaki bakırı çıkarıyorlar. Açık kazıyı da yapmak istiyor şirket ama henüz buna izin çıkmadı. Şirket bu konudaki ÇED dosyasını da sundu. O dönem büyük bir protesto oldu. Ondan sonra tekrar geri çekildiler. Dört tane atık havuzu planlamışlardı açık işletme için. Sonrasında 'Murgul’da bu sistemi kuracağız' dediler. Biz de ‘Murgul sizin çöplüğünüz değil’ dedik.”
“Tüm kamuoyuna mağduriyetimizi gösterdik”
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzaladığı bir kararla Kafkasör Turizmi Geliştirme ve Koruma alanının daraltıldığını söyleyen Karahan, bu konuda dava açtıklarını ve kazandıklarını hatırlatıyor:
“Bu durum bizim için çok tehlikeli. Çünkü o bölge kentin tepesinde. Oradaki en ufak bir hareketlilik tüm kentin yaşam alanlarını etkiliyor. Bizim için büyük bir zarar. Çünkü şehrin üstünde, hemen hemen tepemizde. Oradaki her kirlilik, her damla bize geliyor. Biz çalışmaların yapıldığı yerlere gitmek istedik ancak izin verilmedi. Akademisyenlerin de gidişine izin verilmedi. Biz bilim inanı olmadığımız için anlamıyoruz, onlar baksın istedik en azından. Fakat ona da izin verilmedi. O bölgeden taşan kirli suları kamuoyu ile paylaştık. Yaşadığımız mağduriyeti gösterdik.”
“Şirket sulara el koymaya çalıştı”
İliç’teki felaketi hatırlatan Karahan, madencilik şirketlerinin yöntemlerinin benzer olduğunu söylüyor:
“Örneğin ÇED raporunda 'biz kentin içme suyuna dokunmayacağız' derler ancak sonrasında öyle olmaz. Bakın belki Erzincan'da da aynı şeyleri söylemişlerdir. Şirket suya el koydu. Kayak merkezinin ve kentin bazı suların kullanımını aldı. Buna karşı dava açıldı ve kazanıldı."
“Bilimsel raporlar dikkate alınmadı”
Endişesini de paylaşıyor Karahan:
“Açık kazıya henüz geçemediler ama her an yapabilirler. Büyük ihtimalle bu belediye seçimleri onlar için birazcık daha güç bir durum. Ancak ne yazık ki belediye seçimlerinden sonra büyük ihtimalle açık kazıyı tekrar gündeme getirebilirler diye düşünüyoruz.”
“Artvin halkı tedirgin ve tetikte her yağmurda tedirginliğimiz artıyor. Maden çalışmalarının yapıldığı yerlerde her an patlatmalar oluyor. Yer altı sularının yerleri değişiyor. Yıllar önce devletin kendi kurumunun Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün raporunda bile ‘Artvin’in yapısı gereği heyelan nedeniyle maden araması yapılmaması gerektiği’ vurgulanmış. Fakat bu raporlar dinlenmediği dikkate alınmadığı için bizler bugün endişe içinde yaşıyoruz."
“Artvin doğa müzesi olabilirdi, katlettiler”
“Şimdilerde çalışmanın yapıldığı köyün ortasından bir dere geçiyor” diyen Karahan, o derenin de tehlike altında olduğuna işaret ediyor:
“Diğer sular da yok olacaktır ve aynı tehlike oradaki yaptıkları o ilişki tehlike aynı tehlike o vadiyle bekliyor. Hod Vadisi yırtıcı kuşların gööç yoludur. Orası bir sürü tür ve çeşit açısından çok zengin bir bölge. Bunun sadece insan yaşamı olarak da görmemek lazım. Kendilerini savunamayan bütün canlıların sonunu da hazırlıyoruz ne yazık ki. Biz Artvin doğa müzesi olsun istiyoruz ancak Artvin’in doğasını katlediyorlar.”
“525 maden ruhsatı var”
“Artvin’de 325 maden ruhsatı var diye biliyorduk fakat TEMA’nın çalışmasıyla 525 maden ruhsatı verildiğini öğrendik” diyerek sözlerini sürdüren Karahan, son olarak şunları söylüyor:
“Gerçekten oradaki o insanları da endişeyle izliyoruz. Hod (Artvin’de bir köy) madende 100 sene önce de Ruslar madencilik yapmış. 100 senedir ot bitmiyor. Başka bir köy var orada da madencilik yapmış Ruslar. Orada da dere halen daha kirli akıyor. Biz pandemide insanlar kurumlar biraz daha düzelir, bunları tekrar yaşamayız dedik fakat öyle olmadı. Aksine pandemiyi fırsat bilip çalışmalarını daha çok hızlandırdılar doğaya daha çok saldırdılar."
"Bu vahşi madenciliği durdurmak zorundayız"
Son olarak Artvin’de hukuk ve sokak mücadelesinin devam edeceğini belirten Karahan, şunları söylüyor:
“Artvin'de mücadele devam ediyor. Asla bitmedi, bitmesi de imkansız. Biz sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Durdurmak zorundayız. Hem Artvin için hem ülkemiz için hem dünya ölçeğinde gelecek kuşaklara aktarmak için bunu durdurmak zorundayız.”
“Bu vahşi madenciliği bu hem ülke yararına hiçbir katkısı olmayan hem insanlığı ve bütün canlıları yok eden bu madenciliği durdurmak zorundayız. Bunun için de herkesin cesaretini toplayıp mücadeleye dâhil olması hepimizin sesine ses vermesi gerekiyor.”
Anagold Madencilik hakkında
Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, "Çukurdere Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi" adıyla 2000 yılında Ankara’da kuruldu. Şirket ilk olarak merkezi ABD’nin Denver şehrinde bulunan ve Kanada borsasında işlem gören Anatolia Minerals Development Limited’in Türkiye’de faaliyet gösteren bir alt şirketi olarak madencilik alanında çalışmaya başladı. Anatolia Minerals, Avustralya’nın en büyük üçüncü altın üreticisi olan Avoca Resources Limited’le birleşerek Alacer Gold Corporation’ı kurdu.
2009 yılında Berat Albayrak’ın CEO’luğunu yaptığı Çalık Holding’e bağlı Lidya Madencilik ile Anatolia Minerals’ın sahibi olduğu Alacer Gold ortaklığında Anagold Madencilik şirketi kuruldu.
Alacer Gold, 2020 yılında Kanada merkezli madencilik şirketi SSR Mining'le birleştiğini duyurdu. Birleşme sonucu ortaya çıkan yeni oluşumun faaliyetlerine "SSR Mining" adı altında devam edeceği açıklandı.
2010’dan bu yana Erzincan, İliç’teki Çöpler Altın Madeni’ni işleten Anagold’un yüzde 80’i SSR Mining’e, yüzde 20’si ise Lidya Madencilik’e ait.
Cerattepe eyleminde kol kıran polislere yedi yıl sonra dava açıldı
"Cerattepe Direnişi O Kadar Zamanımı Alıyor ki Pastaneyi Kapattım"
İliç'teki maden şirketinden işçilere "konuşmayın" mesajı
(EMK)