Gıda fiyatları artarken ve milyonlarca insan açlıkla karşı karşıyayken, Uluslararası Tarım Bilimi ve Kalkınma için Teknoloji Değerlendirmesi (IAASTD) konferansı için bu hafta boyunca Güney Afrika, Johannesburg'da buluşacak 60'dan fazla ülke temsilcisi gıda güvenliği konusunda yeni bir yaklaşım belirlemeye çalışacak.
Geçen yıl mısır fiyatı yüzde 31, soya fasülyesi yüzde 87 ve buğday fiyatı da yüzde 130 arttı. Küresel ölçekte un stokları hiç olmadığı kadar düşük seviyede ve sadece 40 günlük stok kalmış durumda. Öte yandan, 2050'ye kadar üç milyar daha fazlalaşması beklenen fünya nüfusunu beslemek için gıda üretiminin 25 ila 50 yıl içinde ikiye katlanması gerekiyor.
IAASTD yöneticisi Robert Watson "Dünyayı nasıl besleyeceğimiz hiç olmadığı kadar acil bir sorun" dedi. "Tarım meselesi bütün büyük çevre sorunlarıyla ilişkili. Küresel iklim değişikliği, biyo çeşitlilik, su kalitesi vs..."
Örgütün biraraya getirdiği 400 kadar bilim insanı yoksulları bu durumdan kurtararak gıda üretimini ikiye katlamak için yerel ve geleneksel üretim yöntemlerini bilimsel yaklaşımlarla harmanlamak gerektiğini söyledi.
IAASTD'nin üç yıldır sürdürdüğü çalışmalar, çevresel bir yıkıma yol açmadan gıda ihtiyacını karşılamak için varolan endüstriyel üretim yaklaşımının ciddi biçimde değişmesi gerektiğini ortaya çıkardı.
Çalışma sonucunda beş bölgesel değerlendirme ve hepsini birleştiren bir rapor ortaya çıktı. Kalkınmış ve kalkınmakta olan 30 kadar ülkeden temsilcilerin yanı sıra biyo teknoloji ve tarım ilacı endüstrisinden ve Greenpeace, Oxfam gibi sivil toplum örgütlerinden de temsilciler bu çalışmaya katıldı.
Fakat geçen yıl iki büyük şirket Syngenta ve BASF, değerlendirmelerin genetiğiyle oynanmış gıdalar hakkında taraflı olarak olumsuz bir yaklaşım içerdiğini belirterek çalışmadan çekildi.
Şirketleri eleştiren Greenpeace'den Josh Brandon, biyo teknolojinin tarım alanına girmesinin ve "Yeşil Devrim"in tohumların patentlenmesi, genetik kirlenme, su ve toprağın kimyasallarla kirlenmesi gibi yıkıcı sonuçlarına dikkat çekiyor.
"Yeşil Devrim" terimi 1968'de Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Uluslararası Kalkınma Ajansı yöneticisi William Gaud tarafından ortaya atılmıştı. Gaud, Asya ve Latin Amerika'da fazla gübre kullanarak farklı ürünler elde edilmesi deneyimine referansta bulunuyordu.
Öte yandan Harvard Üniversitesi'nden Robert Paarlberg, bio teknolojinin tamamen dışarıda bırakılmasını eleştiriyor. Paarlberg, Afrika'da "Yeşil Devrim"in dışarıda bırakılması yüzünden milyonlarca insanın aç kaldığını söylüyor.
Bu hafta yapılacak çalışmanın sonunda ortaya çıkacak değerlendirme hükümetler için tarım politikalarını belirlemekte kullanılacak.(SL/EÜ)
* Stephen Leahy'nin IPS'te yayınlanan makalesini kısaltarak Türkçeleştirdik.