Yeni Örgüt ''Horasan' Nedir, Neden Şimdi?

ABD’nin Suriye’deki İslam Devleti’ne (IŞİD) yönelik hava bombardımanının başlıca hedefleri arasında Horasan isim bir örgüt de yer alıyor. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) yöneticisi Orgeneral Lloyd Austin, Halep çevresindeki saldırılarda Horasan militanlarının da vurulduğunu açıkladı.

Austin, Horasan grubunun, yakın zamanda Amerikan hedeflerine yönelik saldırı hazırlığında olduklarının anlaşılması üzerine operasyonda öncelikli hedefler arasında alındığını söyledi.

ABD’ye ve Batı’ya yönelik eylem hazırlığında olan ve uzun süre adı basından gizlenen grup, ABD yetkilileri tarafından ilk kez iki hafta önce duyurulmuştu.

IŞİD’e yönelik 14 saldırıya katılan Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Ürdün ve Bahreyn ise sekiz kez vurulan Horasan saldırısına katılmadı.

CENTCOM, Horasan Grubu’na ait Batı Halep’teki eğitim kampları, patlayıcı ve cephanelik üretim tesisleri, bir iletişim binası ve komuta merkezine yönelik sekiz saldırı düzenlendiğini duyurdu.

IŞİD’den büyük tehdit

ABD, IŞİD’e karşı operasyon yapılacağını açıkladığında, istihbarat yetkilileri, ABD’nin dikkatini başka bir radikal İslamcı gruba, Horasan’a çekti.

New York Times’a göre Usame bin Ladin’in yakında çevresinden olan bir “gölge figür” tarafından yönetilen Horasan örgütünün, Avrupa ve ABD için daha direkt tehdit oluşturduğu ifade edildi.

Mark Mazzetti, Michael S. Schmidt ve Ben Hubbard’ın haberine göre, ABD’li istihbarat yetkilileri, “son yıllarda Suriye’nin kuzeyinde bir hücre oluşturan grubun, ABD ve müttefiklerine terör saldırısı düzenlemede diğerlerinden daha istekli olduğunu” açıkladı.

Ulusal İstihbarat Direktörü James R. Clapper Jr., “Horasan, anavatanımız için İslam Devleti’nden daha büyük tehdit” dedi.

Bazı ABD’li güvenlik uzmanlarına göre, IŞİD’in öne çıkması, El Kaide’nin dizayn ettiği El Nusra ve Horasan gibi gruplardan gelecek tehdidi arka plana atıyor.

11 Eylül bağlantılı

ABD Dışişleri Bakanlığı’na göre, örgüt, El Kaide’nin öldürülen lideri Usame bin Ladin’in yakın çevresinden Muhsin el Fadli’nin liderliğinde Suriye’de faaliyet gösteriyor.

ABD’nin yaklaşık 10 yıldır takip listesinde bulunan 33 yaşındaki Kuveytli El Fadli, 11 Eylül 2001’de New York’a yapılan saldırılar sonrasında Afganistan’dan İran’a kaçarak buradaki El Kaide militanlarıyla kaldı. Bakanlık, El Fadli’nin 11 Eylül’de de rol oynadığını düşünüyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı’na göre Fadli El Kaide’nin İran lideriydi. Kuveyt’teki “bağışçılardan” örgüt için para toplayıp parayı Suriye’deki Kaide savaşçılarına aktarıyordu.

7 milyon dolar ödül

ABD, El Fadli’nin yakalanmasına yarayacak bilgiyi verene yedi milyon dolar ödül vaat etti.

Horasan üyeleri, detektörlerle tespit edilemeyen yeni nesil bomba üretimiyle ilgili çalışıyor.

Militanlarının büyük bölümü, Ortadoğu, Güney Asya ve Kuzey Afrika ülkelerinden gelen cihadistler.

İdlip ve Lazkiye kırsalında hücreler şeklinde örgütlenen grubun Özbekistan ve Doğu Türkistan ağırlıklı iki bini aşkın savaşçısı olduğu iddia ediliyor.

El Nusra’nın kolu

IŞİD’in Irak ve Suriye’nin petrol zengini bölgelerini ele geçirmesi, Nusra Cephesi’nin kaynaklarını baltaladı, bazı savaşçıları da IŞİD’e biat etti.

Son birkaç yılda Nusra ve IŞİD, ABD’li savaşçılarını Batı’ya yollamak yerine Suriye’deki saldırılarında kullandı.

El Kaide lideri Eymen El Zevahiri, Nusra’yı örgütün “resmi Suriye şubesi” olarak ilan etmiş ve sadece Irak’ta savaşmaları emrine uymadığı için IŞİD’le bağlarını koparmıştı.

ABD’li yetkililere göre, Horasan da El Nusra’nın bir kolu.

Savaş Çalışmaları Enstitüsü analisti Jennifer Cafarella, ABD’nin IŞİD’e yaptığı saldırıların, Nusra’yı güçlendirebileceği, boşluğu Nusra’nın doldurabileceği tahmininde bulunuyor.

Nusra’nın aşiretlerle ilişkisi de IŞİD’den daha iyi.

Tehdit mi, mazeret mi, strateji mi?

CodePink’in kurucularından Medea Benjamin, Democracy Now’a yaptığı açıklamada, Horasan ile ilgili açıklanan istihbari bilgilerin, “saldırı için mazeret” olduğunu söyledi.

“İlk önce Irak’taki ABD personelini korumak içindi, sonra insani yardım için oldu, şimdi de Horasan’ın yakın tehdidi oldu. Böyle bir tehdit varsa da hükümetin görevi insanları evlerindeyken korumaktır. Denizaşırı ülkeleri bombalayarak bizi radikal grupların daha fazla hedefi haline getiriyorlar.” 

“Horasan’ın bombalanmasının, diğer radikal grupları güçlendireceği şeklinde de raporlar var.” (AS)