Uluslararası Af Örgütü, Suudi Arabistan’ın mültecilere yönelik muamelesini eleştirdiği için internette tacize uğrayan, bir belge sunulmadan hakkında Kırmız Bülten çıkarttırılan ve Türkiye’de tutuklandığı için iade riski altında olan Suriyeli mülteci Muhammed Alkayali için dünya çapında acil eylem başlattı.
On yıldır yasal olarak Türkiye'de yaşayan ve Suudi Arabistan’a iade edilirse ciddi insan hakları ihlalleriyle karşı karşıya kalabilecek olan Alkayali için Göç İdaresi Başkanlığı’na hitaben yazılmış bir dilekçe tüm dünyada imzaya açıldı.
27 Aralık 2024’te Türkiye yetkilileri, Suudi Arabistan tarafından 2016’da talep edilen INTERPOL Kırmızı Bülteni’ne dayanarak Suriyeli mülteci Muhammed Alkayali'yi tutukladı.
Alkayali, Suudi Arabistan hükümetinin Suriyeli mültecilere yönelik muamelesini eleştirdiği için tacize uğradığı Suudi Arabistan'dan ayrılmasından üç yıl sonra “mühürde sahtecilik” suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Suudi Arabistan bugüne kadar Alkayali hakkında, bu iddiayı destekleyecek hiçbir resmî belge veya mahkeme belgesi sunmadı. Suudi vatandaşı olmayan Alkayali, o zamandan bu yana Kırmızı Bülten’e hukuki gerekçelerle itiraz ediyor. INTERPOL nezdindekinde itiraz talebi, Mayıs 2024'te kabul edilebilir bulundu ancak henüz nihai bir karar verilmedi.
Uluslararası Af Örgütü, Türkiye yetkililerine, Kırklareli'ndeki Pehlivanköy Geri Gönderme Merkezi'nde tutulan Alkayali’nin iadesini derhal durdurma ve gözaltından serbest bırakma çağrısında bulunduğu bir acil eylem başlattı. Göç İdaresi Başkanlığı’na hitaben yazılmış dilekçede, özetle şu ifadelere yer verildi:
“Suudi Arabistan'ın muhalifleri susturmak için siyasi güdümlü suçlamalar, adil olmayan yargılamalar ve uzun hapis cezaları kullanma konusunda iyi belgelenmiş bir geçmişi vardır. Uluslararası Af Örgütü, bu davanın Muhammed Alkayali'yi Suudi Arabistan yetkililerini eleştirdiği için cezalandırmaya yönelik hedefli bir girişim olabileceğinden derin endişe duymaktadır.
Muhammed Alkayali, ameliyat gerektiren ciddi bir boyun fıtığı ve kronik ağrıdan muzdariptir. Suudi Arabistan'a iadesi, kendisini keyfi gözaltı, adil olmayan yargılama ve işkence veya diğer türde kötü muamele de dahil olmak üzere ciddi insan hakları ihlalleri riskine maruz bırakacaktır.
Sizi, Muhammed Alkayali'nin iadesini durdurmak için derhal harekete geçmeye ve ailesiyle yeniden bir araya gelebilmesi için Türkiye yetkilerinin kendisini serbest bırakmasını sağlamaya çağırıyorum. Ayrıca sizi, Türkiye'nin uluslararası insan hakları yükümlülüklerini yerine getirmesini ve Muhammed Alkayali'yi geri göndermeye karşı korumasını sağlamaya çağırıyorum. Son olarak sizden, kendisini ziyaret edebilmesi için eşine acilen seyahat izni verilmesini talep ediyorum.”
Suudi yetkililer tarafından herhangi bir belge sunulmadı
Muhammed Alkayali, Suudi Arabistan yetkililerinin Suriyeli mültecilere yönelik politikalarını alenen eleştirdiği için internette tacize uğradıktan sonra 2013’ün başlarında Suudi Arabistan'dan ayrıldı.
On yılı aşkın bir süredir geçici koruma altında bir mülteci olarak yasal şekilde Türkiye’de ikamet ediyor. 2015’te Türkiye'de yaşarken, Suudi Arabistan'ın insan hakları uygulamalarına yönelik eleştirileri nedeniyle kendisi ve ailesi, eşinin tanımıyla bir “çevrimiçi taciz kampanyası” ile karşı karşıya kalmaya devam etti.
2018’de Alkayali, Türkiye vatandaşlığı için başvuruda bulunduğu sırada Türkiye yetkilileri tarafından hakkında INTERPOL Kırmızı Bülteni çıkarıldığı konusunda bilgilendirildi. INTERPOL bu ihbarı 2023’te teyit etti. Suudi Arabistan tarafından 18 Mart 2016’da çıkarılan Kırmızı Bülten, Suudi Arabistan Soruşturma ve Savcılık Bürosu tarafından 3 Ocak 2016’da verilen ve Alkayali'nin reddettiği ve hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığı “mühürde sahtecilik” suçlamasını içeren bir tutuklama emrine dayanıyor.
Suudi Arabistan yetkilileri, iddiaları kanıtlayacak herhangi bir resmi belge ya da mahkeme belgesi sunmadı. Alkayali, Kırmızı Bülten'e INTERPOL nezdinde hukuki gerekçelerle itiraz etti. Talebi, Mayıs 2024'te kabul edilebilir bulundu ancak henüz nihai bir karar verilmedi.
Kırmızı Bülten 2016’da çıkarılmış olmasa da Türkiye yetkilileri, yaklaşık dokuz yıl boyunca harekete geçmedi. 27 Aralık 2024’te Muhammed Alkayali Kırmızı Bülten'e dayanılarak tutuklandı. Alkayali'nın eşi, Türkiye'de mültecilere uygulanan seyahat kısıtlamaları nedeniyle kendisini ziyaret edemiyor. İstanbul'da ikamet eden Alkayali'nin eşinin şehirden ayrılmak için özel bir seyahat iznine ihtiyacı var ve bu talebi üç kez reddedildi.
Kırmızı Bültenler hükümetler tarafından kötüye kullanılabiliyor
Uluslararası Af Örgütü, Suudi Arabistan yetkililerinin hükümeti eleştirdikleri için bireylerin yargılanması da dahil olmak üzere ifade özgürlüğüne yönelik artan baskılarını belgeledi.
Birçok kişi ifade, örgütlenme ve toplanma özgürlüğü haklarını barışçıl bir şekilde kullandıkları için uzun süreli hapis cezalarına çarptırıldı. Bu davalardaki hukuki süreçler uluslararası adil yargılanma standartlarının çok gerisinde kalmaktadır. Bireyler genellikle suçlama olmaksızın, hücre hapsinde tutulmakta ve tutukluluklarının yasallığına itiraz etmek için avukatlara veya mahkemelere erişimleri engellenmektedir.
Uluslararası Af Örgütü 2013’ten bu yana, aralarında insan hakları savunucuları, barışçıl siyasi aktivistler, gazeteciler, şairler ve din görevlilerinin de bulunduğu 86 kişinin yalnızca ifade, örgütlenme ve barışçıl toplanma özgürlüğü haklarını kullandıkları için yargılandığını belgeledi. Bunlardan 40'ı görüşlerini sosyal medyada ifade ettikleri için kovuşturmaya uğradı. Uluslararası Af Örgütü, bu tür kovuşturmaların gerçek sayısının muhtemelen çok daha yüksek olduğu görüşündedir.
Kırmızı Bültenler hükümetler tarafından yurtdışında yaşayan kişileri hedef almak için kötüye kullanılmaktadır. Suudi Arabistan'ın belgelenmiş sınır ötesi baskı uygulamaları göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye yetkilileri ve INTERPOL, bu Kırmızı Bülten ve sınır ötesi baskı geçmişi olan devletler tarafından talep edilen tüm Kırmızı Bültenler üzerinde daha fazla inceleme yapmalıdır.
Öte yandan Uluslararası Af Örgütü’nün, görme engelli ve haftada üç kez diyalize girmesi gereken kronik diyabet hastası, 29 yaşındaki Afgan sığınmacı Tabriz Saifi için başlattığı acil eylem de hâlâ imzaya açık.
(EMK)