İktidarın şu anda isteyip de yapamadığı ne var, neden yeni Anayasa tartışması başlattı?
Bu soruyu ekonomist ve gazeteci Ali Bilge’ye sorduk. Dünyadaki örneklerinden de bahseden Bilge, siyasi iktidarın amacının, iktidardaki süresini uzatmak olduğunu ifade etti.
Ali Bilge, iktidar değişikliği durumunda kendi döneminde yaşananların karşısına çıkmasının önünü almak isteyen otokrat yönetimlerin, iktidarı bırakmamak için çok çeşitli yollara başvurduğunu anlattı.
Mevcut durumda da bir yönetememezlik sorunu olduğu belirten Bilge, şu anki tartışmadan amaçlananın da öncelikli olarak iktidarda kalma süresiyle ilgili olduğu görüşünde.
Yeni Anayasa tartışmasını başlatan, AKP Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şu sözleri olmuştu: “Her kim 'bu ülkede yeni reforma ihtiyaç yoktur' derse o kişi Türkiye'den de dünyadan da toplumdan da bihaberdir. Belki de şimdi Türkiye'nin tekrar yeni bir anayasayı tartışmasının vakti gelmiştir.”
Bu sözlerin ardından, amacın yaklaşan erken seçime hazırlığı olduğu ya da iktidarca sık sık hedef alınan Anayasa Mahkemesi olduğu yorumları yapıldı.
“Başarısızlık içeride ve dışarıda gözlemleniyor”
Ali Bilge ise başka bir amaca dikkat çekiyor:
“Her istediğini yapan, uluslararası mahkeme kararlarına uymayan, kendi ülkesinin Anayasa Mahkemesi kararlarına uymayan, yargıyı istediği gibi kontrol eden, istediği yargıcı istediği yere atayabilen bir tek adam rejimin kurulmasının üzerinden dört sene bile geçmedi. Bu rejim iktidara neden yetmiyor?
“Bu cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi denilen, dünyada eşi benzeri olmayan kerameti kendinden menkul sistemle yönetim performansına bakıldığında lokomotifin ilerleyemediğini, savrulduğunu görüyoruz. Ekonomik sistemler, sağlık, eğitim… Hepsi sağa sola savruluyor. Merkez Bankası rezervleri erimiş durumda, iktidar COVID-19 aşısı sağlamakta bile yetersiz kaldı. Ülkenin yargısı da bu lokomotife bağlı. Rejim başarısız, bu içeride ve dışarıda da gözlemleniyor.”
“Yeni Anayasa yeni bir dönem başlatıyor”
Bilge, iktidarın içinde bulunduğu durumun, onu dünyadaki benzerlerinin de başvurduğu manevraya yönelttiğini ifade ediyor:
“Yüksek mahkeme veya uluslararası mahkeme kararlarına uyulmaması iktidar aleyhine suç üretiyor. Güçlü bir performans sergilemeyen iktidar siyasi ve iktisadi mağduriyetlere yol açıyor. Öte yandan kendi çoğulculuğu da azalma sürecine girdi. 2017’de bu iktidarı desteklemiş olanların artık destek vermeyeceğine yönelik beyanları var.”
Bilge “Böyle bir iktidar ne yapar?” diyor:
“Baskı rejimini daha da artırıyor… Örneğin her muhalife ‘terörist’ diyor. Dolayısıyla yarın iktidardan gitmek zorunda kalırsam tüm bunlarla karşı karşıya kalmamak için süremi daha da uzatayım, planı yapıyor. Yeni bir dönem başlatıyor, sürenizi uzatıyor. Bunun Çin’de, Rusya’da örneklerini gördük. Böyle iktidarlar, yönetim süresini uzatmak için elinden geleni yapıyor.”
Başkanlık süresi nasıl uzatılır?
Ali Bilge, ABD’de bir üniversitede bu konuda yapılan araştırmayla ilgili de şu bilgileri verdi:
“Virginia Üniversitesi Hukuk Fakültesinde yapılan araştırmada*, otokratlaırn başkanlıklarını sürdürmek için ne gibi yollara başvurduğunu incelenmiş. 2000 yılına kadarki 106 ülkeden örnekler inceleniyor, bu sürede bu amaçla 234 vaka gerçekleşmiş.
“Araştırmada, bu iktidarların yönetim sürelerini uzatmak için nasıl manevralarda bulunduğu, hangi alanlarda değişikliğe gittiği inceleniyor.
“Genelde yaptıkları mevcut anayasa maddesini değiştirmek. Daha sonra tümden yeni Anayasa geliyor. Hatta bunu eski AB Başkanı Donald Trump da dile getirmişti. “
“Üçüncü araç da yüksek mahkemelere, kanunu yeni yorumlatarak süreyi uzatmak.
“Diğer yöntem, ‘gölge başkan’. Bunu örneğini Rusya’da gördük. Putin, bir süreliğine geri çekildi, Medvedev aracılığıyla ülkeyi yönetti. Sonra süresinin sıfırlandığını iddia ederek yeniden 2-3 dönemlik daha hak kazandığını söyleyip başkanlık koltuğuna oturdu. Bu şekilde süreyi yıllarca uzatmak mümkün. Çin devlet başkanı da benzer yöntemlerle süresini yıllarca uzattı.
“Başka bir yöntem de ‘memlekette kaos var, ayaklanma var, bu ortamda seçim yapılamaz’ denilerek seçimi ertelemek.”
“Halihazırda güçlendirilmiş otokrasi uygulanıyor”
Ancak Ali Bilge, şu anki Meclis aritmetiğinin böyle bir değişikliğe yetmeyeceğini de hatırlatıyor:
“MHP ve AKP’ye dışarıdan destek geldiği durumda ancak referanduma gidilebiliyor. Zaten Devlet Bahçeli’nin sözlerinden anladığımız kadarıyla ilk amaç, güçlendirilmiş otokrasi. Ancak iktidar halihazırda bunu uyguluyor. Geriye, iktidardaki süreyi uzatma amacı kalıyor. Çünkü korku var…
“Yeni Anayasa ile sorumluluğun sıfırlanması da amaçlanıyor. Sürekli keyfi adaletsizlik örnekleriyle karşı karşıya kalıyoruz, süre bitince bu adaletsizlikleri karşısına çıkmasından çekinen iktidar, çareyi süreyi uzatmakta bulabilir. Yeni Anayasa’yla esas hedeflenen de süre uzatımı.”
Ali Bilge hakkında
Ekonomist ve gazeteci. 30 yıl boyunca yayımlanan İktisat İşletme ve Finans dergisi genel yayın yönetmenliğini yaptı. Bunun yanı sıra pek çok basın medya kuruluşunda çalıştı. Açık Radyo'da "Ekonomi politik" isimli programı sunuyor.
* Virginia Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde yapılan “Başkanlık Süresi Sınırlamasından Kaçınmanın Hukuk ve Siyaseti” adlı araştırma, akademisyenler Mila Versteeg, Timothy Horley, Anne Meng, Mauricio Guim, Marilyn Guirguis’in imzasını taşıyor. 50 sayfalık makalede, dönem limitlerinin neden konulduğu, otokratların bunu aşmak için ne gibi yöntemlere başvurduğu ve bu yöntemlerin sonuçları irdeleniyor. Makalenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
(AS)