Mahkeme, hakim değişikliği nedeniyle davaya 18 Nisan'da devam edilmesine karar verdi. 17 Kasım 2005'te yargılanmaya başlayan yayıncı her iki iddiadan suçlu bulunacak olursa 6,5 yıla kadar hapisle cezalandırılabilir.
Yazar Türkiye'de yaşamadığı için yayıncı yargılanıyor
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dün (Çarşamba) görülen duruşmaya yayıncı Taş ile avukatı Özcan Kılıç katıldılar. Duruşmayı, yayıncıya destek veren Uluslararası PEN, Norveç Hukukçular Birliği temsilcileri de izledi.
Mahkemeye savunmalarını sunan Av. Kılıç, 5187 Sayılı Basın Kanunu' nun 11. maddesinin 2. fıkrasındaki düzenlemenin eşitliğe aykırı olduğunu belirterek, yazarı belli bir eserle ilgili yayıncının sırf yazar yurt dışında olduğu için yargılanıyor olmasına itiraz etti. Kılıç, yayıncı Taş'ın beraat etmesi yönünde karar verilmesini talep etti.
Kılıç ve Av. İnan Akmeşe'nin kaleme aldıkları savunmada, kitabın toplumun haber alma ve topluma bilgi verme hakları kapsamında yayımlandığını savunularak, davanın Anayasa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Yargıtay içtihatlarına da aykırı olduğu belirtildi.
301. madde uyarınca "Askeri kuvvetleri alenen aşağılama" ile suçlanan Taş'ın, kitapta Atatürk ulusçuluğu "faşizmin bir versiyonu" olarak tanımlandığı gerekçesiyle de 5816 sayılı "Atatürk Aleyhinde İşlenen Suçlara Dair Kanun" uyarınca da yargılanıyor.
Kitap, ihlalleri ve silah ithalatını eleştiriyor
Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Ortadoğu'ya ilişkin dış politikasını eleştiren John Tirman, "Savaş Ganimetleri" kitabında, bölgedeki müttefik ülkelere milyonlarca dolarlık silah satarak bu ülkelerdeki militarizasyon sürecini desteklediği, böylelikle sözü edilen ülkelerin demokratik reformlar yapmasını engellediği için ABD politikasına karşı çıkıyor.
Kitaptaki, 1990'larda Türk güvenlik güçlerince işlenen ağır insan hakları ihlallerini aktaran bölümler dava nedeni oldu. Kitapta, müttefik ABD'nin 1984'ten sonra Türkiye'ye silah ihracatının sorunun askeri yöntemle çözülme girişimlerini artırdığı savunuluyor.
Kitapta yer alan insan hakları ihlalleri çoğunlukla yazarın bizzat mağdurlarla yaptığı röportajlardan ve insan hakları kuruluşlarının raporlarından oluşuyor. Genelkurmay Başkanlığı'nın da, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'ne kitap hakkında suç duyurusunda bulunduğu bildirildi. (EÖ/KÖ)