bianet'in dayısı Tahir Okşak'tan aldığı bilgiye göre Fırat Okşak'ın durumu daha iyi ancak sırtındaki ve boynundaki ağrıları sürüyor.
"Fırat'ın patlamada kopan parmağının dikildiğini" söyleyen dayısı doktorların akciğerlerindeki şarapnel parçalarını risk taşıdığı için henüz almadıklarını da bildirdi.
14 yaşındaki Fırat'ın babası Ömer Okşak da olay yerinin yakınında bulunan ve olayda ihmali olduğunu söylediği Yayla Jandarma Karakol Komutanı hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi. Baba Okşak yarın (14 Ocak) İnsan Hakları Derneği (İHD) Bingöl Şubesi'ne giderek konuyla ilgili görüşecek.
Fırat'ın tedavisine Elazığ'daki Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde devam ediliyor.
"Bulduğu havan mermisini oyuncak sandı"
Yedi çocuk sahibi Ömer Okşak oğlunun yaralandığı olayı bianet'e anlattı:
"10 Ocak Pazar günü Fırat ve 12 yaşındaki kardeşi hayvanları otlamaya gittiler. Fırat anlattığına göre yerde gördüğü mühimmatı merak edip eline alıyor ve oynuyor. 50 metre uzağındaki kardeşi bir patlama sesi duyduğunu, dönüp baktığında her yerinde toz duman olduğunu, ağabeyinin de yerde kanlar içinde yattığını söylüyor."
Fırat patlamanın ardından yanına gelen kardeşine cebindeki cep telefonuyla babasını aramasını ve olayı anlatmasını istemiş.
"Küçük oğlum bizi aradı, ben kahvedeydim. Karakola haber verdim. Onlar da bana gürültü duyduklarını söylediler. Biz köylülerden birinin arabasıyla tepeye çıktık ve Fırat'ı sırtlayarak hastaneye doğru yola çıktık. Karakol Komutanı'nın çağırdığı ambulans bize yolda rastlad. Fırat'ı ambulansla Bingöl Devlet Hastanesi'ne götürdük. Bizden önce Fırat'ın yanına gelen bir köylü yerde bulunan askeri mühimmatların ve oğlumun fotoğraflarını çekmiş, olayı belgelemek için."
"Çünkü" diyor Ömer Oktaş, "olay yerinde 56-57 tane havan mermisi vardı. Asker olayın ardından bölgeyi temizledi."
Oktaş ailesi ve köylülerin hastaneye götürdüğü Fırat'a ilk müdahale burada yapıldı ve filmleri çekildi. Ancak doktorlar durumunun ağır olduğunu söyleyerek Elazığ'a sevk ettiler.
"Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi doktorları Fırat'ın filmlerini çektiler, parmağını diktiler. Doktor daha sonra dikilen parmağı kontrol etti. Durumu iyi. Ancak ciğerlerinde bulunan dört şarapnel parçası ile boynunda bulunan parçayı iç kanama nedeniyle almadılar."
"Karakolun ihmali oğlumu öldürebilirdi"
Ameliyatın riskli olduğunu söyleyen doktorların bir iki gün Fırat'ı kontrol altında tuttuktan sonra operasyona karar vereceklerini aktaran Ömer Oktaş ifadesini alan savcıya Karakol Komutanı hakkında şikâyetçi olacağını söylemiş.
"O bölge yatılı bölge okuluna 200 metre mesafede. Çocukların hepsi hafta sonları orada hayvan otlatıyorlar. Ancak ne bir tehlike tabelası ne de teller var. Oraya hava mermisi atmasını bilenler bu riskleri düşünmeli ve onları toplamalılar. Çocukların hayatlarını böyle tehlikeye atmamalılar. Benim çocuğum ölebilirdi de."
Karakoldan kimsenin olayın ardından kendirliyle görüşmediğini de aktaran Ömer Aktaş, patlamanın yaşandığı yerin Ceylan Önkol'un hayatını kaybettiği yerle aynı olmadığını belirtiyor.(BÇ)
* Fotoğraf: Dicle Haber Ajansı