Yüksek Askeri Şura'da hükümet askerlerin sorgulanamayan "iç işleyişi"ni sarsmış görünürken vatandaşlar için her şey bir sis perdesinin ardında kalmaya devam ediyor.
Medya, geçen iki yıl içinde ortaya çıkan darbe planı iddialarının içinde yer alan generallerin terfi ettirilmemesiyle sonuçlanan dört günlük toplantıyı "kriz" olarak niteledi.
Bilgi Üniversitesi öğretim görevlisi Hale Akay bunun "abartılı bir tanımlama" olduğunu fakat asker-sivil ilişkilerinde bir normalleşmeden bahsetmenin de mümkün olmadığını söyledi.
Güvenlik sektörünün demokratik reformu üzerine çalışmaları bulunan Akay'a göre, yaşananların salt "atamalarda bir sorun" olarak görülmemesi ve bir "kriz" algısının hakim olması dahi sorunun devam ettiğini gösteriyor. Sürecin şeffaflaşması için bir reform ihtiyacı var.
Gizlilik perdesi
Yeni Genelkurmay başkanının yanı sıra önümüzdeki dönem silahlı kuvvetlerin yönetimini belirleyecek toplantı, "Balyoz" davası sanığı 11 generalin ve "teamüller gereği" Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na geçmesi beklenen Hasan Iğsız terfileri nedeniyle tartışma konusu oldu.
Iğsız, "irticayla mücadele eylem planı"nda imzası bulunduğu gerekçesiyle soruşturuluyor.
Öte yandan, 28 Şubat döneminde Sincan'da tankları sokağa çıkaran Erdal Ceylanoğlu 1. Ordu komutanlığına atandı. Onun boşalttığı Eğitim ve Doktrin Komutanlığı'naysa Ergenekon davası sanıklarından 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk getirildi.
Genelkurmay başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı atamalarıysa henüz gerçekleşmedi.
Şeffaflaşma ihtiyacı
2009 sonunda yayınlanan "Güvenlik Sektörü Siyasa Raporu"nda Akay şu saptamada bulunuyordu:
"Aslında TSK'ye ilişkin mevzuat ve TSK içindeki birimlerin yapılanması incelendiğinde, sistemin tamamının özerk kılındığı ve izole edildiği rahatça görülmektedir."
Akay, atamalarla ilgili itirazları ve karşı argümanların da bilinmediğini; "bütün hikayenin bir gizlilik perdesi" arkasında yaşandığını ekledi. 12 Mart darbesinin ardından 1972'de oluşturulan YAŞ toplantıları gizli ve alınan kararların açıklanması yasak; kararlar yargı denetimi dışında.
Orduda reform ihtiyacının son dönemdeki gelişmelerle yakıcı hale geldiğini belirten Akay "Heronların görüntülediği Hantepe saldırısına Genelkurmay'ın kayıtsız kalması, Balyoz, ordunun propaganda amaçlı internet siteleri kurması" gibi iddiaları hatırlattı.
"Şu ana kadar ne ordu ne de hükümet bu iddialara cevap vermedi."
Şeffaflaşma için toplumdan gelecek talebin yükselmesi gerektiğini belirten Akay, "Bence bütün bu süreçte olumlu görebileceğimiz tek şey var" dedi:
"Şehit ailelerinin ilk kez Genelkurmay'ın önüne giderek çocuklarının ölümüyle ilgili açıklama istemesi." (EÜ)