Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı en son verilere göre mayısta Türkiye genelinde işsiz sayısı 3 milyon 382 bindi. Önceki yılla karşılaştırıldığında istihdam oranı yüzde 41.6'ya düşerken, işsizlik oranı 13.6'ya yükseldi.
Genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 24.9'a yükseldi. Buna göre her dört gençten biri işsiz. Kentte işsizlik kırsalın iki katı. Çalıştığı halde sosyal güvenceden yoksun olanlar, 0,6 puan artışla yüzde 44.6'ya yükseldi.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ise gerçek işsiz sayısı 5 milyon 375 bin olduğunu açıklamıştı.
İktisatçı Mustafa Sönmez'in bianet'te yayınlanan analizine göre, TÜİK'in aktif olarak iş aramayanları dahil etmemesi nedeniyle, gerçek işsizlik oranı açıklananların üzerinde. Bu sayının da eklenmesiyle gerçek işsiz sayısının 4 milyon 979 bin'e yaklaştığı tahmin ediliyor.
İşten çıkarmada İstanbul başı çekiyor
Birleşik Metal İşçileri Sendikası (Birleşik Metal İş) tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu Kasım ayı verileri ve İŞKUR Eylül 2008-Şubat 2009 istatistik bültenleri üzerinden projeksiyon yöntemi ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre, kriz sürecinde işten atılmaların en yoğun olarak yaşandığı il oransal olarak Bilecik olurken, işten atılan işçi sayısında İstanbul birinci sırada.
İşsizlik ödeneği için İŞKUR'a müracaat edenlerin sayısı geçen 6 ayda 317 bin, işten ayrılmak zorunda kaldığı için iş müracaatı yapanların sayısı da yaklaşık 185 bin. Buna göre işten atılanların resmi rakamlara yansıması 500 binin üzerine çıktı. İşten atılmaların en çok gerçekleştiği il yaklaşık 165 bin kişi ile İstanbul olurken, İstanbul'u Bursa 46 bin, İzmir 38 bin, Ankara 28 bin, Tekirdağ 20 bin kişi ile izledi. Manisa, Adana, Antalya ve Denizli'de işten atılanların sayısı 10 binin üzerinde gerçekleşti.
Sendika araştırmanın sonuçlarını şöyle değerlendirmişti:
"Çoğu işveren kriz bahanesi ile işçilerin sendikal örgütlülüklerini kırmaya çalışmakta, yüksek ücretlileri işten çıkartıp yerine düşük ücretle işçi almaktadır. Hükümet derhal sermayeyi değil emekçileri kollayan düzenlemeleri gündeme getirmelidir. Yoksa, krizin uzun vadeye yayılması, söz konusu kentlerde yaşanan trajedinin artmasına neden olacaktır." (EZÖ)