* Fotoğraf: WWF - Türkiye.
Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) ve Londra Zooloji Derneği'nin (ZSL) iki yılda bir hazırladığı Yaşayan Gezegen serisinin 2022 Yaşayan Gezegen Raporu yayımlandı.
WWF - Türkiye Yaşayan Gezegen Raporu 2022'ye göre, yaban hayatında omurgalı popülasyonu 1970'ten bu yana ortalama yüzde 69 oranında azaldı.
Latin Amerika, yüzde 94 ile popülasyon oranının en fazla düştüğü bölge olurken, tatlı su türleri popülasyonları da yüzde 83'le küresel ölçekte en büyük genel düşüşü yaşadı.
Habitat kaybı, avcılık, istilacı türler, kirlilik, iklim krizi ve hastalıkları; biyoçeşitliliğin azalmasındaki önemli etkenler olarak tanımlayan rapor, politika üreticilerini doğal kaynakların gerektiği gibi değerlendirilmesi için ekonomilerini dönüştürmeye çağırdı.
Ulaşılamayan hedefler ve kayıplar
Yaşayan Gezegen Raporu 2022'de öne çıkan bulgular ise şöyle:
- Okyanuslardaki 31 köpekbalığı ve vatoz türünden 18'inin küresel bolluğu son 50 yılda yüzde 71 azaldı.
- Sıcak su mercanlarının yaklaşık yüzde 50'si çeşitli sebeplerden ötürü yok oldu.
- Avustralya'da 2014 yılında tek bir sıcak günde 45.000'den fazla uçan tilki yarasası öldü.
- Kosta Rika'daki bulut ormanlarında normal olarak görülen sisli günlerin giderek azalmasıyla altın kurbağanın nesli 1989 yılında tükendi.
- Avustralya ve Papua Yeni Gine arasındaki küçük bir adada yaşayan küçük Bramble Cay melomys kemirgeninin nesli, yükselen deniz seviyesi ve bir dizi şiddetli fırtınayla yaşam alanının sular altında kalması ve beslendiği bitki örtüsü ile yuvalama alanlarının yok olmasının ardından 2016 yılında tükendi.
- Tatlı suda göç eden balık popülasyonlarında (kısmen ya da sadece tatlı su habitatlarında yaşayan balıklar) 1970 ile 2016 yılları arasında ortalama yüzde 76'lık bir düşüş görüldü.
- 1,5 derecelik bir ısınma sıcak su mercanlarının yüzde 70-90'ının, 2 derecelik bir ısınma ise yüzde 99'dan fazlasının kaybına neden olacak.
- 2020 için belirlenen 20 Aichi biyoçeşitlilik hedefinden hiçbirine tam olarak ulaşılamadı.
- Paris Anlaşması'nın, sıcaklık artışını 2 derecenin altında tutma hedefine ulaşmayı başaramıyoruz. Mevcut taahhütlerle, sıcaklık artışı 2 -3 derece, hatta daha bile yüksek olabilir. 1,5 derece hedefine giden yolda ilerlemek için küresel emisyonları 2030 yılına kadar mevcut seviyenin yarısına indirmemiz ve yüzyılın ortasına kadar net sıfıra ulaşmamız gerekiyor.
- 1,5 derece sınırını 2040'tan önce aşmamız muhtemel görünüyor.
"Korkunç sonuçlar doğurabilir"
WWF ABD Direktörü Carter Roberts, "Dünya, geleceğimizin iklim değişikliğini ele almaya olduğu kadar doğal yaşam kaybını tersine çevirmeye de bağlı olduğu gerçeğiyle yüzleşiyor. Birini çözmeden diğerini çözemezsiniz," dedi.
WWF için çalışan bilim insanlarından Rebecca Shaw ise "Yaban hayatı popülasyonlarındaki bu düşüşler sağlığımız ve ekonomimiz için korkunç sonuçlar doğurabilir. Doğal sistemlerin çökmesini derinden önemsemeliyiz çünkü aynı kaynaklar insan yaşamını sürdürür," dedi.
Raporda, yerli halkların ve yerel toplulukların haklarını, yönetimini ve liderliğini tanımanın ve bunlara saygı duymanın, doğaya pozitif bir gelecek sağlamak için zorunlu olduğu vurgulandı.
WWF hakkında WWF'in misyonu biyolojik çeşitliliğin korunması, yenilenebilir doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımının sağlanması ve aşırı tüketim ile kirliliğin azaltılması suretiyle doğal çevredeki bozulmanın durdurulması ve insanın doğa ile uyum içinde yaşadığı bir geleceğin kurulması. ZSL hakkında ZLS misyonunu, dünya çapında yürüttüğü bilimsel çalışmalar ve koruma girişimleri aracılığıyla ve Londra ve Whipsnade hayvanat bahçelerini ziyaret eden milyonlarca kişinin desteğini alarak gerçekleştirir. |
* Raporun tamamını okumak için tıklayın.
(TY)