Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından silahsızken işkence edilerek öldürüldüğü iddia edilen PKK'li Alman Andrea Wolf ve arkadaşlarının bulunduğu Van'daki toplu mezarın açılması ve sorumlularının yargılanması için 14-25 Eylül arasında İsviçre, Almanya ve El Salvador'dan gelen 31 kişilik bir heyet Van'a gidiyor.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde bir araya gelen avukat Eren Keskin, Andrea'nın Arkadaşları grubundan Michael Backmun, Almanya Sol Parti (Die Linke) parlamenteri Andrej Hunko, Wolf ve Arkadaşlarının Ölümünün Araştırılması Komisyonu'ndan (IUK) Oskar Schmid konuyla ilgili basın açıklaması yaptı.
Ekim 1998'de PKK ve TSK arasında çıkan çatışmada Kürt Kadın ordusu Yajk üyesi Alman sosyolog Andrea Wolf ve arkadaşları esir alındı. Görgü tanıklarının ifadelerine göre, silahsız olan Wolf ve en az iki arkadaşı işkence edilerek öldürüldü ve cesetleri parçalandı.
Haziran 2011'de 40 PKK'linin olduğu iddia edilen Van Çatak ilçesindeki toplu mezarda İnsan Hakları Derneği bir inceleme yapmıştı; aileler mezarın açılmasını talep etmişti.
Wolf'un annesi Lilo Wolf tarafından, kızının silahsız olduğu halde infaz edilmesi ve mezarının bulunmamasıyla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) açtığı davada, Türkiye AİHS'in 2. maddesini ihlal etmekten Haziran 2010'da mahkum edilmişti.
bianet'in "Wolf, neden gerilla olmak istemişti?" sorusunu Michael Backmund şöyle yanıt verdi.
"Wolf, 80'li yıllardan beri savaş karşıtı ve feminist bir kadındı. 1992'de Latin Amerika'daki kadın özgürlük mücadelelerini tanıdı. Kadınların kendi başlarına sürdürdükleri silahlı mücadeleleriyle ilgileniyordu. Bu yüzden Kürt kadın mücadelesine katıldı ama daha sonra ülkesine dönmek istiyordu."
"Öldürülmeleri uluslararası savaş hukukuna aykırı"
Basın açıklamasında konuşan Backmund, Wolf öldürüldükten sonra 13 yıl önce Wolf ve diğer arkadaşlarının mezarlarını almak ve ölümlerinden sorumlu olanların yargılanması için bir komisyon kurduklarını söyledi.
"Wolf'un annesiyle birlikte o dönem öldürülen herkesin nasıl öldürüldüğünün aydınlatılması için çalışmalara başladık. Silahsız insanların işkence edilerek öldürülmesi uluslararası savaş hukukuna aykırıdır. Biz mezarın açılmasını ardından öldürülenlerin işkence tespiti için adli tıpta incelenmesini, TSK'nın da yargılanmasını istiyoruz."
"Amacımız öç almak değil"
Oskar Schmid, amaçlarının öç almak değil, savaş suçlarını önlemek olduğunu söyledi.
"13 yıldır konuyla ilgili tüm belgelerini topladık ancak şikayetlerimizi Türk hükümeti kabul etmedi. Amacımız öç almak değil, kamuoyu yaratarak şu anda hala sürmekte olan savaşta savaş suçu yapılmasını önlemek"
"Konuyu Avrupa Parlamentosu'na taşıyacağım"
Andrej Hunko, Türkiye düşmanı olmadıklarını aksine Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) girmesini onayladığını söyledi.
"Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde AB'ye yakınlaşması için buradayım. Kürt sorunun çözümü için bu gibi olayların aydınlatılması gerek, kaybolanların bulunması adına konuyu Avrupa Parlamentosu'nda da gündeme getireceğim."