Barış İçin Kadın Girişimi üyeleri yarın (10 Kasım) Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) görüşecekleri üç kadın milletvekiline taleplerini anlatacaklar. Kadınlar demokratik açılımla ilgili tartışmalarda kadınların toplumun yarısını oluşturduğunu unutulmamasını istiyorlar.
Girişim üyeleri yarın sırasıyla Demokratik Toplum Partisi'nden (DTP) Gülten Kışanak'la, Adalet ve Kalkınma Partisi'nden (AKP) Fatma Şahin'le ve Cumhuriyet Halk Partisi'nden (CHP) Gaye Erbatur'la görüşecekler. Ardından saat 12.30'da da TBMM'nin Dikmen Kapısı'nda görüşmelerle ilgili basın açıklaması yapacaklar.
Kadınlar bu ziyaretle ilgili bugün gerçekleştirdikleri basın toplantısında milletvekillerine iletecekleri taleplerini kamuoyuyla paylaştılar.
"Savaşın sadece Kürtleri değil, tüm toplumun zarar gördüğünü, olumsuz etkilenen kadınların yalnızca anneler olmadığını" söyleyen Barış İçin Kadın Girişimi'nin gündeminde savaşın neden olduğu toplumsal ve aile içi şiddet, artan erkek egemen baskı, kadınların kamusal alandan koparılmaları ve eşit yurttaşlık haklarından yoksun bırakılmaları var.
Sosyalist Feminist Kolektif'in (SFK) bürosunda gerçekleşen toplantıya yazar Gülnur Acar Savran, sanatçı Deniz Türkali katıldı. Talepleri oyuncu Jülide Kural okudu.
* Kural'ın açıklamasının videosunu izlemek için tıklayınız.
"Savaşın kadınlara etkisinin konuşulmasını istiyoruz"
Konuşmacılar toplantının ardından bianet'in "hükümetin başlattığı açılım sürecine Barış İçin Kadın Girişimi'nin yaptığı eylem ve etkinliklerin katkısı ne oldu" ve "kadınlar barış sürecinde ne yapmalı" sorularına şu yanıtları verdiler:
Deniz Türkali: Barış varolmamızın önkoşulu. Barışın vücut bulacağı bir toplumun yaratılması için kadınlar seslerini duyurmalı ve taleplerini dillendirmeli. Bunun için de mahallelerde, işyerlerinde ve evlerde bu taleplerini mümkün olduğunda dolaşıma sokmalılar. Yaptığımız eylemlerin sürece katkısıyla ilgili bir yorum yapamam.
Jülide Kural: Barışı getirmek için bir aradayız ve bu talebimizi dillendirmek için Meclis'e gidiyoruz. Kadınların ve herkesin varolabilmesi için barışın oluşması şart. Yaşananları ideolojik olarak sorgulamayan kadınlar için bile savaş kötü bir şey. Çünkü kadınlar savaşın ölüm ve acı içerdiğini biliyorlar. Bizim amacımız kadın olmaktan kaynaklı sorunlarımızı konuşarak ve tartışarak gündeme getirmek. Sürece katkısı olacağı muhakkak.
Gülnur Acar Savran: Açılım denen süreci gerçek kılmak için mücadele ediyoruz. Kapalı bir şekilde devam eden tartışmaların daha görünür olmasını istiyoruz. Barışın bu ülkede gerçekten var olabilmesi için uzun bir süreç var önümüzde. Biz kadınlar bunu gerçek kılabilmek için mücadele edeceğiz.
Barış İçin Kadın Girişimi daha önce Diyarbakır, Ankara, Hakkari Berçelan ile İstanbul Taksim ve Maçka'da buluşmalar gerçekleştirdi. 17-18 Ekim'de Barış İçin Kadın Forumu düzenledi. Forumun sonunda hazırlanan bildirgeyi okumak için tıklayınız.(BÇ)