Avukat Hülya Üçpınar, Türkiye İnsan Hakları Vakfı'ndan (TİHV) Coşkun Üsterci ve vicdani retçiler Ercan Aktaş ile Şendoğan Yazıcı bugün TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda vicdani retle ilgili taleplerini dile getirdiler.
Vicdani reddin komisyon düzeyinde ilk kez ele alındığı toplantı yaklaşık 40 dakika sürerken Avukat Üçpınar, komisyonda yeni anayasada vicdani reddin hak olarak tanınması gerektiğini savunduklarını söyledi.
Toplantıya Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Ankara Milletvekili Ahmet İyimaya, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Cumhuriyet Halk Partisi Konya Milletvekili Atilla Kart ve İzmir Milletvekili Rıza Türmen ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk katıldı.
"Gelecek güvenlik değil, haklar üzerinden kurulmalı"
Avukat Üçpınar, Anayasa Komisyonu'na yaptıkları sunumda vicdani reddi "Savaşın ve savaş hazırlıklarının, dolayısıyla da zorunlu askerliğin dini, siyasal, felsefi ve vicdani gerekçelerle reddedilmesi" olarak tanımladıklarını ifade etti.
Üçpınar, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin 26 Ocak 1967'de alınan 337 sayılı kararına atıfta bulunarak "Askerlik hizmeti yapmakla yükümlü kişilerin vicdani ya da dini, etik, ahlaki, insani, felsefi ya da benzer gerekçelere dayanan güçlü kanaatleri nedeniyle silahlı hizmet vermeyi reddeden kişiler bu hizmeti yapmaktan muaf tutulma hakkına sahiptir" dedi.
Komisyon üyeleri ile herhangi bir tartışma yaşanmadığını, kendilerini ilgiyle dinlediklerini söyleyen Üçpınar, AKP'li İyimaya'nın "Kimse askerlik yapmak istemezse sınırları kim koruyacak?" sorusuna "Geleceğin güvenlik konsepti üzerinden değil haklar üzerinden kurulması gerektiğini" söylediklerini ifade etti.
"Vicdani ret Anaysal güvence altına alınsın"
Komisyon toplantısının ardından vicdani retçiler ve antimilitaristler adına bir basın açıklaması okundu. Basın açıklamasına BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da katıldı.
CHP'li Rıza Türmen tarafından okunan basın açıklamasında özetle şu ifadelere yer verildi:
"Mevcut Anayasa, 12 Eylül askeri darbesinin ürünü militarist vesayetin anayasasıdır. Bugüne kadar yapılan çok sayıda değişikliğe rağmen antidemokratik niteliklerini halen korumaktadır ve ülkenin karşı karşıya olduğu siyasal ve sosyal sorunlara yanıt vermemektedir."
"Sadece Anayasa'nın değil toplumun tümüyle 12 Eylül askeri darbesinin olumsuz izlerinden arınabilmesi, dolayısıyla da Türkiye'de özgürlükçü bir demokrasinin ve barışın tesis edilebilmesi için A' dan Z 'ye yeni bir anayasanın yapılması vazgeçilemez ve ertelenemez ilk adımdır."
"Bugün Türkiyeli vicdani retçiler ve anti militaristler olarak Anayasa Uzlaşma Komisyonu ile görüşüp temel bir insan hakkı olan vicdani reddin anayasal güvence altına alınmasını gerektiğini anlattık. Bu görüşler aynı zamanda birkaç ay önce vicdani reddin anayasal güvence altına alınması talebiyle imza veren 4 bin civarında yurttaşın da görüşleridir."
"Bize göre oluşturacak yeni anayasa 12 Eylül Rejiminin güvenlik zihniyetinden ve militarist niteliklerinden tümüyle arınmış olmalıdır. Temel hak ve özgürlükleri sonuna kadar geliştirmeli ve kullanımlarını hiçbir şekilde sınırlandırmamalıdır." (EKN)