Verem hastalığı, dünyanın birçok ülkesinde öldürücülüğünü korurken, hastalığa karşı savaşım açısından da önemli adımlar atılıyor.
Etkin tedavisi olmasına karşın, etkin ilaçlara ulaşamadıkları ya da bunu uygulayacak organizasyonlardan yoksun oldukları için verem yüzünden gereksiz yere her yıl 1,7 milyon insan ölüyor .
Son yıllarda Amerika, Avrupa ve Latin Amerika başta olmak üzere hastaneler,hapishaneler ve evsizlere sağlanan sosyal barınaklarla birlikte sokakta yaşayan kimsesiz yoksullar arasında verem vakaları giderek artıyor ve birçok ölüme neden oluyor. Dünyanın gelişmiş ülkeleri ve bu ülkelerin yöneticileri bu yeni verem salgınına karşı "küresel" bir savaşımın gerekli olduğunu belirterek konuyla daha yakından ilgileniyorlar.
Dirençli mikropların ilacı pahalıydı
Birçok ülkenin sağlık bakanlığı; "birinci jenerasyon" adı verilen eskiden bulunmuş ve uygulamaya girmiş olan temel verem ilaçlarını ücretsiz olarak karşıladığı halde, özellikle dirençli mikropların neden olduğu verem hastalığının tedavisi için gerekli olan yeni bulunan "ikinci jenerasyon" denilen verem ilaçlarını karşılamıyordu . Hem pahalı hem de bir çok ülkede bulunmayan bu ilaçları hastaların çoğu eğer olanakları varsa kendileri bulup satın alıyorlardı. Dirençli tipte bir verem hastasını bu ilaçlarla tedavi ederek iyileştirmek bugün yaklaşık 19.000 dolara mal oluyor.
Şimdi farklı...
Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü'nün de katılımıyla; Dünya Sağlık Örgütü ve Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin birlikte gerçekleştirdikleri bazı çalışmalar sonucu, "ikinci jenerasyon" ilaçların şimdi düşük fiyatlarla sağlanabileceği açıklandı.
Buna göre bu tip verem hastalığını tedavi etmek için ihtiyaç duyulan ilaçlara yapılan harcamalarının %94'ünden tasarruf edilebilecek.
Böylelikle; son Dünya Sağlık Örgütü Asamblesi'nde alınan kararlardan birisi daha yaşama geçirilmiş oldu. Bu kuruluşların yardımıyla birçok ülke verem ile savaşta daha uygun koşullara sahip olacak. Bir yandan tedavi maliyetlerinin azalması, bir yandan da ilaç için ayrılan kaynakların hastalıkla savaşımda başka konularda kullanılabilecek. Uygulama gerçekleşirse hastaların tedavi olanakları açısından önemli bir destek sağlanmış olacak.
Uluslararası yaklaşımlar
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Gro Harlem Bruntland konuyla ilgili olarak "Verem ilaçlarının fiyatlarının azaltılması için uluslararası yaklaşımlar, uluslararası verem ortaklığının çok çeşitli ilaçlara dirençli verem hastalarında önemli bir değişiklik sağlayabileceğini göstermektedir" dedi.
Örgütün Veremle Savaş Bölümü Direktörü olan Dr. J.W.Lee de "Dünya Sağlık Örgütü ve ortaklarımız daha fazla ilaç direncinin oluşmaması için bu çabayla uygun olarak ve kolayca sağlanan pahalı ama gerekli verem karşıtı ilaçların kullanımında ülkelere uzman desteği sağlayacaktır." şeklinde konuştu.
Dr. Lee "Dünya Sağlık Örgütü bilimsel standartların yerleştirilmesine ve etkili verem ilaç tedavisinin sağlanmasına önderlik edecektir" diyor.
Dünya Sağlık Örgütü, veremle başa çıkmada yeni ilaçlar ve araçların hala öncelikli bir konu olduğunu ve donörlerin desteğinin arttırılmasına ihtiyaç duyulduğunu ifade ediyor.
Anlamı ne?
DSÖ'nün konuyla ilgili açıklamasının bir yerinde; "İlaç fiyatlarındaki düşüşler hastalara hızlı tedavi sağlamaya yardım edecektir ve verem hastalığının tedavisinde küresel bir politikanın hızlı gelişimine katkıda bulunacaktır" denildi.
Bu küresel bir soruna küresel bir müdahale anlamına alınabilir. Verem hastalığı ile ilgili bu son örneğin bir benzeri daha önce de AIDS konusunda yaşanmıştı. Bu yıl DSÖ'nün genel kurulunda AIDS için önerilen "küresel düşünce, küresel eylem" yaklaşımı bu kez de verem için yaşama geçiriliyor.
AIDS için Küba ve G. Afrika Önderliği
Ancak AIDS örneğinin bir de perde arkası var: Bu örnekte "küresel" ilaç firmaları ilaç fiyatlarını düşürmeden önce, Küba ve Güney Afrika Cumhuriyeti çok pahalı olan bazı AIDS ilaçlarını patent haklarını göz ardı ederek çok düşük maliyete üretmiş ve sorun yaşayan ülkelere vermişlerdi.
Bir yandan gelişmiş ülkelerde AIDS'in artış hızının durması, bir yandan da AIDS'in giderek yoksul ülkelerde çoğalması ve bu ülkelerin gelişmiş AIDS ilaçlarını satın alamamaları "küresel" ilaç firmalarının kârlarının azalmasına yol açmıştı. Fiyatların yapılan anlaşmayla düşürülmesiyle birlikte AIDS'in çok olduğu yoksul ülkelerin sağlık bakanlıkları ilaç firmalarının elindeki ilaçları toptan ve kendi ulasal kaynaklarından satın almaya yönelmişlerdi.
(NU)