30 Mart Yerel Seçimleri’nin ardından İŞKUR’un geçici olarak verdiği işlerinden atılan Vanlı depremzede işçileri üç gündür Ankara Abdi İpekçi Parkı’nda kalıyor. Taleplerini dile getirmek için Ankara'ya gelen işçiler, haklarını kazanana kadar Ankara’da mücadelelerini sürdüreceklerini söylüyor.
Parktaki oturma eylemlerini sürdüren işçiler bir yandan da Meclis ve siyasi partilerle görüşme yapıyor. Van’dan 10 Eylül günü yola çıktıklarında 1.500 kişilermiş. Fakat Edremit’te polis engeline takılmışlar: “Gözaltına alınan ve yaralananlar oldu, geriye kalan 150 arkadaşımız ile beş gün beş gecede Ankara’ya ulaştık. Geride kalan işçilerin ve ailelerinin sesi olmaya geldik.”
“İŞKUR değil depremzede işçileriyiz”
Abdi İpekçi parkında eylemlerini sürdüren işçilerin kimi depremden önce esnaf, kimi operatör kimi ise satış danışmanlığı yaptığını söylüyor. Hepsinin ortak noktası depremden sonra işsiz kalmaları ve İŞKUR’un onlara sağladığı iş imkanını geri alması. İş haklarını kazanmak için yola çıkan işçiler, Van’da ailelerinin kendilerinden haber beklediklerini, okul çağındaki çocukların yokluktan okula başlayamadıklarını söylüyor.
Kendilerine “İŞKUR işçileri” değil “depremzede işçileri” denilmesini istiyorlar. Basının yanlarında olmadığını söyleyen işçiler soruyor: “Bizi görmeleri sesimizi duymaları için Soma’da olduğu gibi facia mı olması gerekiyor?”
“Onurlu bir yaşam için yola düştük”
İşçilerden Ahmet Ahi, iş haklarını geri alana kadar mücadele edeceklerini söylüyor: “Bizler 2011’de Van’da yaşanan talihsiz iki deprem sonrasında o zaman yönetmelikte olan iş gücü uyum hizmetleri yönetmeliği gereği, işsizliğin yoğun olduğu doğal afetlerin yaşandığı bölgelerde geçici olarak uygulanan toplum yararına çalışma programı kapsamında işe alındık.
“Bizler altı aylığına işe alındığımızı biliyorduk. Ancak bölgedeki nüfus yoğunluğu, işsizliğin hat safhada olduğu bölgede bize verilen iş alanının dışında başka bir imkanın olmayışı sanayinin, hayvancılığın, tarımın gelişmemiş olması hatta hiç olmaması insanları daha da yoksullaştırdı.
“Geçmişte doğal afetlerin yaşandığı illerde, bölgelerde insanlar geçici olarak işe alınmıştı. Onlara kalıcı bir statü hakkı tanınmıştı bu da bizim için bir umuttu, bütün bunları değerlendirdiğimizde bizler de işimizin altı ayla sınırlandırılmaması gerektiğini, onurlu bir yaşam için ailemizin geçimini sağlamak için bu işin kalıcı ve süreklilik arz edecek bir statüye kavuşturulmasını istiyoruz. Makul çerçevede taleplerimizi meşru yollarla bu işin muhatabı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne vekiller vasıtasıyla iletmek için yollara düştük.”
“4.200 öğrenci okula başlayamadı”
Ahi, Ankara’dan çıkacak müjdeli bir haberi sadece 7 bin 286 kişi değil Van’ın tamamı beklediğini söyledi. “ 4 bin 200 öğrenci okula başlayamadı maddi imkansızlıktan dolayı. 90 günlük bekleyişimizden sonra bir daha iş hakkımızın olmadığını öğrendikten sonra İŞKUR’da alımlar olsa bile sadece 1.500 kişinin o da kura ile alınacağını öğrendikten sonra bu ne insanidir ne vicdanidir, bizler üç yıl boyunca aynı kamu kurumunda devletin uygulamış olduğu kanunlara, yönetmeliklere göre çalıştırıldık. Bin bir umutla bekledik işte geldiğimiz nokta işsizlik”. (ASA/HK)