İtalyalı gazeteci Marta Ottaviani, Vanity Fair dergisinin İtalya’da yayınlanan edisyonu için Halkların Demokratik Partisi'in (HDP) tutuklu eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ile röportaj yaptı.
Kandıra Cezaevi'nde tutulan Yüksekdağ, avukatları aracılığıyla Türkiye toplumunun nasıl değiştiğini ve bu kültürel-demokratik gerileyişin tüm kadınları nasıl etkilediğini anlattı.
Yaklaşan seçimler için Yüksekdağ “Türkiye’nin büyük sınavı” yorumunu yapıyor ve ekliyor “Türkiye hiçbir zaman tam olarak demokratikleşmedi. Ancak en azından temel haklar güvence altına alınmıştıysa da seçimden sonra bu da kaybedilebilir."
Marta Ottaviani’nin ilk sorusu hayata dair; şöyle soruyor “Cezaevinden çıkarsanız ilk olarak ne yaparsınız”?
Yüksekdağ “Gökyüzünün sınırsız, doğanın cömert olduğu bir yere tatile gitmek, demek isterdim ama bizim şartlarımızda bu isteğin pratikleşmesi zaman alıyor. Ya da biz koştukça uzaklaşan bir hayal olarak kalıyor. Zor olan gerçekleşir ve buradan çıkarsam, çok iş birikmiş olacağından ve bu işleri halletmek için beni dört gözle bekleyenler olduğundan sanırım hemen çalışmaya başlamak zorunda kalırım. Şikâyet ediyor gibi olmasın, aslında benim için iyi ve mutlu bir kavuşma olur bu. Hapishanedeki tecrit durumundan sonra kalabalığa karışmak da ilk yapacaklarımdan olur” diye yanıt veriyor.
TIKLAYIN - Figen Yüksekdağ Kimdir?
Ottaviani, Yüksekdağ ile söyleşisini şöyle aktarıyor:
“Sadece ülke değişmiyor, toplumun tamamı da değişiyor. Türkiye'de milliyetçi ve dini görüşler her zaman vardı, ancak şimdi tehlikeli bir ittifak oluşturdular ve halk arasında yeni bir meşruiyet buldular. Birileri onları durdurmaya çalışmazsa, bu sefer sonuçları çok ciddi olacak”.
"En temel haklar ihlal edildi"
“Türkiye'de kadınların durumunun da giderek kötüleştiğine tanık oluyoruz. En temel haklar zaten ihlal edilmiş durumda. 2016 darbesi ve olağanüstü halin başlatılması, fiziksel ve psikolojik şiddet mağdurlarına yardım eden yüzlerce derneğin faaliyetlerini olumsuz etkiledi. Kürt kadınları özellikle büyük bir bedel ödedi. Şu anda dokuz milletvekilimiz, 35 belediye başkanımız ve binlerce partilimiz cezaevinde.
"Zorunlu eğitim yaşı düşürüldü, okulu bırakan 13 ve 14 yaşındaki kız çocuğu sayısı artmaya devam ediyor. Öte yandan, kadınların ülkenin ekonomik hayatına katılımı azaldı.”
"Toplum milliyetçi, gerici kuşatma altında"
“Osmanlı İmparatorluğu’ndan sonra modern cumhuriyet rejimine geçişin neredeyse 100. yılı olacak ama Türkiye’nin formel bir parlamenter model ve kısa ömürlü, parçalı denemeler dışında demokratik bir yönetim ve yaşam deneyimi olmadı. Türkiye toplumu çok ciddi bir milliyetçi, dini gerici kuşatma altında ve bu basınç, toplumsal yenilenme dinamiklerini felç etmiş durumda.”
“Seçim sonuçları Erdoğan için risk taşıyor”
“Erdoğan’ın bu kadar saldırmasının nedeni belli, seçim sonuçları onun için risk taşıyor. Seçimler, ülkeyi radikal bir şekilde değiştirme riskiyle karşı karşıya.” (HK)